- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt

بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Tacikistan Müftüsü, Bir Kez Daha Ramazan Ayında Oruç Tutmamanın Caiz Olduğuna Dair Fetva Verdi!
Haber:
Tacikistan Ulema Konseyi Başkanı Said Mukerrem Abdulkadirzade, resmi Hovar haber ajansına yaptığı açıklamada, Rogun hidroelektrik santralinde çalışan işçilerin Ramazan ayında oruç tutmalarının caiz olmadığını, ancak oruçlarını izinli oldukları günlerde kaza yapmaları gerektiğini açıkladı. Zade şöyle dedi: “Rogun Hidroelektrik Santrali işçileri başta olmak üzere, yer altı ve yer üstündeki tünellerde ve yapılarda çalışan ve inşaat işlerinin yürütülmesinde büyük sorumluluk taşıyan ve açlık veya aşırı susuzluk durumları sağlıkları için tehlike oluşturan aşırı ağır işlerde çalışan kişilerin iş günlerinde oruç tutmaları caiz değildir ve oruçlarını kendileri için uygun olan başka bir zamanda ve eşit sayıda gün oruç tutarak kaza etmelidirler.” Ayrıca Rogun çalışanlarının işlerinin “çok zor” olduğunu ve oruç tutmamalarının onlar için daha iyi olacağını vurguladı.
Yorum:
Tacikistan'da daha önce da benzer çağrılar yapılmıştı; örneğin 2020 yılında İmamali Rahman, tarlalarda çalışan Taciklere Ramazan ayı orucunu başka bir zamana ertelemeleri çağrısında bulunmuştu.Cumhurbaşkanı Rahmon'un basın servisi, o sırada halka hitaben yaptığı konuşmayı yayınlamıştı ve konuşmasında şöyle demişti: “Şimdi değerli vatandaşlarıma bir kez daha hatırlatıyorum ki bu yıl Ramazan ayı, ciddi koronavirüs salgınının yanı sıra ilkbahar tarla çalışmalarının ve erken ürün hasadının yapıldığı bir döneme denk gelmiştir.”
Rahman rejimine hizmet eden müftüler, âlimler konseyi ve imamlar on yıllardır rejimin halkına karşı uyguladığı politikaları meşrulaştırmakta ve her seferinde diktatörün eylemlerini İslami bir perspektiften haklı çıkarmaktadırlar.
Zade'nin bu durum hakkındaki açıklamalarının İslam şeriatına tamamen aykırı olduğu açıktır.Zira Hanefiler de dâhil olmak üzere tüm İslam mezhepleri, Ramazan ayında oruç tutmanın bâliğ ve akıllı olan her Müslüman'a farz olduğu ve şu ayette geçen grupların oruçtan istisna tutulabileceği konusunda icma etmişlerdir:يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ كُتِبَ عَلَيْكُمُ الصِّيَامُ كَمَا كُتِبَ عَلَى الَّذِينَ مِن قَبْلِكُمْ لَعَلَّكُمْ تَتَّقُونَ * أَيَّاماً مَّعْدُودَاتٍ فَمَن كَانَ مِنكُم مَّرِيضاً أَوْ عَلَى سَفَرٍ فَعِدَّةٌ مِّنْ أَيَّامٍ أُخَرَ وَعَلَى الَّذِينَ يُطِيقُونَهُ فِدْيَةٌ طَعَامُ مِسْكِينٍ فَمَن تَطَوَّعَ خَيْراً فَهُوَ خَيْرٌ لَّهُ وَأَن تَصُومُواْ خَيْرٌ لَّكُمْ إِن كُنتُمْ تَعْلَمُونَ * شَهْرُ رَمَضَانَ الَّذِيَ أُنزِلَ فِيهِ الْقُرْآنُ هُدًى لِّلنَّاسِ وَبَيِّنَاتٍ مِّنَ الْهُدَى وَالْفُرْقَانِ فَمَن شَهِدَ مِنكُمُ الشَّهْرَ فَلْيَصُمْهُ وَمَن كَانَ مَرِيضاً أَوْ عَلَى سَفَرٍ فَعِدَّةٌ مِّنْ أَيَّامٍ أُخَرَ يُرِيدُ اللّهُ بِكُمُ الْيُسْرَ وَلاَ يُرِيدُ بِكُمُ الْعُسْرَ وَلِتُكْمِلُواْ الْعِدَّةَ وَلِتُكَبِّرُواْ اللّهَ عَلَى مَا هَدَاكُمْ وَلَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ “Ey iman edenler! Oruç sizden önce gelip geçmiş ümmetlere farz kılındığı gibi size de farz kılındı. Umulur ki ittika edersiniz.Sizden her kim hasta yahut seferi (yolcu) olursa (tutamadığı günler kadar) diğer günlerde kaza eder. (İhtiyarlık veya şifa umudu kalmamış hastalık gibi devamlı mazereti olup da) oruç tutmaya güçleri yetmeyenlerin bir miskini doyuracak fidye vermesi gerekir. Bir iyiliği mecbur olmadan yapan için bu (yaptığı) iyidir. Ama orucu tutmanız -bilirseniz- sizin için daha hayırlıdır.Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur'an'ın indirildiği aydır. Öyle ise sizden ramazan ayını idrak edenler onda oruç tutsun. Kim o anda hasta veya yolcu olursa (tutamadığı günler sayısınca) başka günlerde kaza etsin. Allah sizin için kolaylık ister, zorluk istemez. Bütün bunlar, sayıyı tamamlamanız ve size doğru yolu göstermesine karşılık, Allah'ı tazim etmeniz, şükretmeniz içindir.” [Bakara 183-185]
Böylece hasta ve yolcular dışında tüm insanların Ramazan ayı oruçlarını tutmaları gerektiği gibi diğer şerî nâsslara göre hamile ve emziren kadınların da oruçlarını yemeleri ve kaza yapmaları caizdir.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Muhammed Mansur