Pazar, 02 Cumade’s Sânî 1447 | 2025/11/23
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Fransa’da Gençler, Şeriat ile Cumhuriyet Kanunları Arasında!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Fransa’da Gençler, Şeriat ile Cumhuriyet Kanunları Arasında!

Haber:

Le Figaro gazetesi, IFOP Enstitüsü tarafından yapılan bir araştırmanın, 15 ila 24 yaş arasındaki Müslümanların, daha önceki nesillerden farklı olarak dinin en uç şekillerine ilgi gösterdiğini ve cumhuriyetin kanunlarına nazaran şeriatı tercih ettiklerini ortaya çıkardığını söylemiştir.Gazete, Jean-Marie Guénois'in özel raporunda, 1989'dan günümüze kadar olan dönemi kapsayan araştırmanın, Fransa'daki genç Müslüman nesil içinde derin bir değişime işaret ettiğini açıklamıştır;bu da katı dini uygulamalarda ve İslamcı akımlara duyulan sempatide, otuz yıl öncesine kıyasla çok daha belirgin bir artış olduğunu ortaya koymaktadır. (El Cezire Ağı)

Yorum:

Fransa'daki Müslüman gençler artık insan yapımı kanunlar yerine İslam şeriatını tercih ettiklerini açıkça beyan etmektedirler.Medya ve siyasi çevrelerde geniş çaplı tartışmalara yol açan bu veri, salt hukuki bir tercihten daha derin bir gerçeği ortaya koymaktadır; zira bu, uzun süredir devam eden bir kimlik çatışmasının ve Müslüman gençlerin, Fransız laik sisteminde bulamadıkları İslam'ın adaletini aradıkları toplumsal bir sahnenin yansımasıdır.

Şeriat, sadece kanunlar sistemi değildir, aksine insanın yaratıcısıyla bağlantı kurduğu ve toplumda adil davranışların tesis edildiği kapsamlı değerler çerçevesidir.Öte yandan Fransa'daki birçok Müslüman genç, laik kanunların kimliklerini marjinalleştirdiğini ve doğdukları ülkelerinde kendilerinin yabancı bir cisim gibi muamele gördüklerini hissederken, ebeveynlerinin ve büyükanne ve büyükbabalarının göç ettiği ülkelerinde sıcaklık ve şefkat hissetmektedirler.

Eşitlik ve özgürlük çağrısında bulunan laik sistem, son yıllarda Fransa'da, dini tezahürlere, özellikle de Müslümanlarla ilgili olanlara karşı daha kısıtlayıcı politikalar benimsemiştir ki bunlar şunlardır:

* Okullarda ve resmi kurumlarda başörtüsünü yasaklayan kanunlar.

* Camileri ve İslami dernekleri izleme.

*Resmi açıklamada, sosyal karışıklıkların sorumlusu olarak Müslümanların gösterilmesi.

Bu ortam, gençler arasında devletin onlara dinlerini ifade etmek için yeterli alan tanımadığına dair genel bir his yaratmış olup bu da gençlerin İslami kimliklerine daha fazla sarılmalarına ve adalet ve güven kaynağı olarak şeriata olan bağlılık gücünü artırmalarına neden olmuştur.

Günümüz Avrupa toplumları, belirsizlik, artan bireycilik, uyuşturucu ve depresyonun yayılması ve ahlaki değerlerin yitirilmesi gibi gerçek değerler kriziyle karşı karşıyadır.

Bu değer boşluğunda, Müslümanlar gençler, İslam şeriatında kaybetmiş oldukları şeyleri buluyorlar ki onlar şunlardır:

* Ahlaki netlik.

* Allah'ın huzurunda sorumlulukla bağlantılı bir adalet vizyonu.

* Aileyi koruyan ve insanları ahlaki ve insani çöküşten koruyan standartlar.

Bu anlamlar onlara, Laik Fransa'nın sağlayamadığı güçlü bir kimlik kazandırmaktadır.

Gençlerin şeriatı tercih etmeleri, izolasyonun bir göstergesi değil, aksine asli kimliklerine, yani İslam'a geri dönme arzularının bir göstergesidir; dolayısıyla Fransa'daki Müslüman gençlerin İslam şeriatını tercih etmeleri, sadece siyasi bir meydan okuma değil, aynı zamanda daha yüksek adalet ve daha derin değerler arayışlarını ifade eden bir mesajdır.Zira onlar, dinlerinden ve medeniyetlerinden vazgeçmeleri talep edilmeden tam haklara sahip tebaalar olarak yaşamak istiyorlar; bu ise ancak tebaasına cinsiyet veya renk ayrımı gözetmeksizin eşit muamelede bulunacak ve onlara ülkelerinde izzet ve güvenlik hissi verecek olan Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafet Devleti'nin kurulmasıyla gerçekleşebilir.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Abdulazim Haşlemon

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER