- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
YAHUDİ VARLIĞI GAZZE'NİN SUYUNU KESTİ!
RAMAZAN AYI MÜSLÜMANLAR İÇİN NUSRET VE AMELLERİNE GÜÇ KATAN AYDIR.
HABER:
Yahudi varlığına bağlı su şirketi Mekerot, Ramazan ayında sıcaklıkların 35 dereceye yükseldiği zamanda, Gazze Şeridi ve Batı Şeria'ya su vermeyi kesti. Bunun neticesi olarak, binlerce Filistin'li temiz içme suyundan mahrum oldu. Bu olay Cenin şehrinde 40.000 kişiyi etkilemektedir, bunlardan on altı bini ayrıca mülteci kamplarında bulunmaktadır, kamplarda bulunanlar kadın, erkek ve çocuklardır. Filistin Enerji Müdürü Eymen Rabi El cezire kanalına şunları şöyledi: "Bazı bölgelerde insanlar 40 gündür su bulamıyor, insanlar su tankerlerinden su satın almaya güveniyor ayrıca diğer kaynaklar ve komşu bölgelerde alternatif bulmaya çalışıyorlar" dedi.
YORUM:
Yahudi varlığı kötü niyetini ve zalimliğini Ramazan ayında Müslümanların suyunu keserek gösterdi. Bu teşebbüs ayın kutsallığını hiçe saymak ve Müslümanların maneviyatını zayıflatmaktır. Su, hayatın temel ihtiyacıdır. Su, savaşta silah gibidir, her yaşı etkiler. Bu da Yahudi varlığının iğrenç ırkçılığının derinliğini kanıtlıyor. Ayrıca Yahudi varlığı Müslümanlar üzerindeki kontrolünü sağlamak için önlemlerini abartmaktadır. İnsan Hakları Örgütü Amnesty, Yahudi yerleşimcilerin sınırsız suya sahip olduğunu ve bu suyla bahçelerini suladıkları, ayrıca kendilerine ait özel yüzme havuzlarının bulunduğunu söyledi. Aynı zamanda komşuları olan Müslümanlara, günlük 7,5 litreden az su önerilmekte, 200.000 Filistin'li temiz suya sahip olamadıkları gibi suyu elde edebilmek için Yahudi varlığından izin alması gerek. Bu büyük ve dayanılmaz bir yüktür, bu yüke kardeşlerimiz her gün Şam ve Aksa'da maruz kalmaktadır. İftar ziyafetleriyle hayatın zevkini çıkaran ve Müslümanların ordusunu harekete geçirmeyen, zulmü ve adaletsizliği sadece izlemekle yetinen Müslümanların yöneticilerine bu büyük bir utançtır.
Allahu azze celle mübarek Ramazan ayını zafer ayı kıldı. Fakat Müslümanlar barışçıl görüşmeler yoluyla İslam'ın hükümlerine göre adalet ve insanlık kurallarına ulaşamıyor, görüşmeler her zaman hayal kırıklığına uğruyor çünkü Yahudi varlığı Yahudi olmayanı insan olarak görmüyor. Gazze, Hilafet devleti altında Yahudiyi, Hristiyanı ve Müslümanları gördü ve bunlar haklarını aldılar, barış ve güvenlik içinde yaşadılar. İslam özel şirketler tarafından suyun sahiplenilmesini ve dilediği zaman insanlara su vermeyi engellemeyi de haram kılar. Fesadın ortadan kaldırılması Müslümanların genelini ilgilendiren acil bir iştir, özellikle ümmetimize acımasızca eziyet ediliyorsa buna susmak caiz değildir.
Yöneticilerimizin, Filistin'deki ve diğer Müslüman bölgelerdeki başarısızlıklarını muhasebe etmeyi asla bırakmayacağız. Bize vacip olan, insanı yönetmesi gereken tek sistem olan; Peygamber minhacı üzere Hilafet devletini kurmak için daha çok çaba sarfetmek. Allahu tealanın Nur suresinde buyurduğu gibi:
وَعَدَ اللَّهُ الَّذِينَ آمَنُوا مِنكُمْ وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ لَيَسْتَخْلِفَنَّهُم فِي الْأَرْضِ كَمَا اسْتَخْلَفَ الَّذِينَ مِن قَبْلِهِمْ وَلَيُمَكِّنَنَّ لَهُمْ دِينَهُمُ الَّذِي ارْتَضَى لَهُمْ وَلَيُبَدِّلَنَّهُم مِّن بَعْدِ خَوْفِهِمْ أَمْنًا يَعْبُدُونَنِي لَا يُشْرِكُونَ بِي شَيْئًا وَمَن كَفَرَ بَعْدَ ذَلِكَ فَأُوْلَئِكَ هُمُ الْفَاسِقُونَ
"Allah, içinizden, iman edip de salih ameller işleyenlere, kendilerinden önce geçenleri egemen kıldığı gibi onları da yeryüzünde mutlaka egemen kılacağına, onlar için hoşnut ve razı olduğu dinlerini iyice yerleştireceğine, yaşadıkları korkularının ardından kendilerini mutlaka emniyete kavuşturacağına dair vaatte bulunmuştur. Onlar bana kulluk eder ve bana hiçbir şeyi ortak koşmazlar. Artık bundan sonra kimler inkâr ederse, işte onlar fasıkların ta kendileridir."
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Adına
Amran Muhammed