Pazar, 22 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/24
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Râşidi Hilafet Devletinin Kurulmasını Engellemede Şeyh Hasina, Batının Etkin Bir Ortağıdır

بسم الله الرحمن الرحيم

HABER-YORUM

Râşidi Hilafet Devletinin Kurulmasını Engellemede

Şeyh Hasina, Batının Etkin Bir Ortağıdır

(Tercüme)

HABER:

Bangladeş Başbakanı (Hasina) Arap-Amerikan zirvesine katıldı. 21 Mayıs Pazar günü Suudi Arabistan’ın başkenti Riyadta Uluslararası Kral Abdülaziz konferans merkezinde Başkan Donald Trump ve 50'den fazla İslami belde liderlerinin katıldığı “Terörizm ve aşırılık” ile mücadele etmek adına tarihte bir ilk olan bu zirve yapıldı. Zirvenin temel amacı küresel terörizm ve aşırılık için yeni bir ortaklık kurmak suretiyle hoşgörü, bir arada bulunma, barış ve istikrarı sağlamak için yapılacak gayretlerin güçlendirilmesi olduğu beyan edildi.

YORUM:

İslami ülkelerin bu ittifakı yeni bir şey değildir. Tarihi geçmişte İngiltere ve Fransa eliyle bu devletçikler kurulduğundan günümüze dek bu devletlerin hain ittifakları olmuştur. Fakat şu an Amerika kendi çıkarlarını elde etmek için aynı rolü miras aldı. Müslümanların karşı karşıya kaldığı sorunlara kapsamlı bir çözüm ortaya koyamadıklarından dolayı böylesi ittifaklar başarı sağlayamamışlardır. 

Genel olarak Müslümanların zihninde ortaya çıkan soru şu: Hangi nedenle Suudi Arabistan ve Amerika İslam beldeleri arasında böyle bir ittifak kurdu. Amerika (lider laik kapitalist devlet) kendi egemenliğine karşı tek tehdit olarak İslam'ı görüyor ve “terörle savaş” bahanesi altında İslam’a karşı savaş ilan etti. İslam dünyası, Irak ve Afganistan üzerinde yürütülen savaşlar yoluyla çatışmalarda meşgul olmuştur ve Beşşar Esed’in rejimini korumak ve İslam’ın ideolojik kalkınmasının ilerlemesini önlemek için Suriye kaosa bırakılmıştır. Amerika bugün hiç bitmez bu savaşları devam ettirmek için, fiziksel ve askeri yeteneklerini tüketiyor. Entelektüel liderlik olarakdemokrasi, özgürlük ve eşitlik kavramlarının Müslümanlar için olmadığı gerçeği ile birlikte bu söylemlerin sahteliği de ortaya çıkmış oldu. Artık bu düşünceler ve kavramlar iflas etmiştir. Çünkü bu kavramlar kurtuluş adına insanları sefalete mahkûm etti ve hâlâ insanlar bunun yüzünden acı çekmektedir.

Başkan Trump Amerikan sömürü egemenliğinin çöküşüne tanık olduktan sonra kampanya sloganı olarak “Önce Amerika” sloganını benimsedi. Ancak Amerika aşağıdaki sorunlarla karşı karşıyadır:

Anti Amerikancılığa karşı ve küresel hegemonyasını sürdürmek için etkili bir yol bularak Müslüman ülkelere kendine sadık yöneticiler koymak suretiyle İslam için mücadelede ön hat oluşturmak. Amerika Müslüman ordularının kendi adına mücadele etmesini amaçlıyor. “DEAŞ” mücadelesi bahanesi altında İslami hareketleri silmek için uygulamakta olduğu stratejisinin bir parçası olarak Müslüman orduları savaşa dahil etmek istemektedir. Amerika bu ittifakı düzenlemek için kendisine en sadık ajanı olan Suudi yöneticileri seçti. Dünya çapında Müslümanlar için Mekke ve Medine kutsal yerlerdir. Ama Suudi Arabistan yöneticilerinin yaptıkları pislikleri aşikâr bir şekilde ayyuka çıkmıştır. Müslümanlar Suudi Arabistan’ın; Mescid-i Aksayı, Keşmiri, Afganistan'ı, Myanmar'ı, Irak'ı ve Suriye’deki mazlum Müslümanları kurtarmak için ordularını harekete geçirdiğini görmediler. Müslümanlar artık Suudi yöneticilerin Harem-i Şerife hizmetkârlıklarına itibar etmiyor. Onlar da tıpkı diğer Müslüman yöneticiler gibi Orta Doğu'daki Amerikan çıkarlarının koruyucularıdır.  

Şeyh Hasina bu sömürü zirvesine katılarak, Yüce Allaha karşı sadakatinin olmadığını ayrıca küfür ve ehlinden ayrılmayacağını kanıtladı. İslam Dünyasındaki diğer ikiyüzlü yöneticiler gibi, onun da İslam’a ve Müslümanlara karşı nefretinin olduğunu bu olaylar net bir şekilde ortaya çıkardı. Sömürgeci ustaları ile iş birliği vasıtasıyla Amerika “terörizme”karşı savaşında Bangladeş’i dahil etmek istiyor. İlginç olan husus, Hasinanın kendisi, halkla olan ilişki ve alakalarında İslamî duygu ve hislerle muamele ediyor olmasıdır. Şeyh Hasina hükümetinin Dışişleri Bakanı, basın toplantısının önceki bölümlerinde şöyle dedi: “Gerekirse, Bangladeş Suudi Arabistan'ı korumak için asker gönderecektir.” Ama Bangladeş halkı, bunların sadece içi boş sözler olduğunu biliyor. Çünkü onlar, Hasina’nın Bengal ordusunu ezilen mazlum kadınları, çocukları kurtarmak için komşusu olan Myanmar’a ve Keşmir’e gönderdiğini hiç görmediler. Fakat bütün dünya faşist rejimin Rohingya'lı Müslümanlara işkence ve zulmü her defasında yenilediğine defalarca şahit oldu. Hindu faşist rejimi ile askeri iş birliği yaparak fırsatları değerlendirmekle birlikte Müslüman halka karşı da otoriteye ulaşmasınlar diye zulmü artırmaktadır.

Hasina Peygamber Efendimizin söylediği sözü hiç duymamış gibi hareket etmekte ve bu söze itibar etmemektedir Ama şunu bilmelidir ki Müslümanlar Rasulullah Sallahu Aleyhi Vessellem’in Kabe’yi tavaf ederken söylediği sözleri asla unutmazlar:وهو يطوف بالكعبة المشرفة: «مَا أَطْيَبَكِ وَأَطْيَبَ رِيحَكِ، مَا أَعْظَمَكِ وَأَعْظَمَ حُرْمَتَكِ، وَالَّذِي نَفْسُ مُحَمَّدٍ بِيَدِهِ، لَحُرْمَةُ الْمُؤْمِنِ أَعْظَمُ عِنْدَ اللَّهِ حُرْمَةً مِنْكِ». – “Ne kadar hoş ve güzelsin. Kokun ne kadar hoş ve güzeldir. Ne kadar büyüksün! Senin hürmetin (saygınlığın ve değerin) ne kadar büyüktür! Bununla beraber Muhammed’in canı elinde bulunana yemin ederim ki; malıyla, kanıyla müminin hürmeti, Allah nezdinde senden daha büyüktür. Ve mümin hakkında hayırdan başka bir şey düşünülmeyeceğini sanıyorum.” (İbni Mace, 3922)

Hasinada geçmişteki diğer münafık Müslüman yöneticileri gibi bu ümmetin nabzını okumada hata etmiştir. Müslümanlar “La ilaha illa Allah Muhammedur Rasulullah” tevhid rayesi önderliğinde ve Râşidi Halife komutası altında birleşmek için isteklidir. Müslümanlar kesinlikle, İslam dünyasından milyonlarca masum kadını, erkeği ve çoluk çocuğu öldüren ABD liderliğindeki İttifakla ilgilenmiyorlar. Tek arzu ve beklentileri Allah’ın izniyle yakında kurulacak olan ve Müslümanların kanlarını, mallarını ve namuslarını koruyacak Nübüvvet Metodu üzere ikinci Râşidi Hilafet Devletidir. İşte bu devlet Filistin’i, Mescid-i Aksa’yı ve dünyanın dört bir yanında ezilen Müslümanları kurtarması için Müslüman ordularını seferber edecektir.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Adına

Muhammed Kemal

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER