Pazar, 22 Muharrem 1446 | 2024/07/28
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Erdoğan Şam Devrimini Beşar’ın Kucağına İtiyor! Üstad Ahmed Muaz’ın Kaleminden

بسم الله الرحمن الرحيم

El-Raye Gazetesi

Erdoğan Şam Devrimini Beşar’ın Kucağına İtiyor!

Üstad Ahmed Muaz’ın Kaleminden

Recep Tayyip Erdoğan 6/10/2022 Perşembe günü, Beşar Esad ile vakti geldiğinde görüşebileceğini ve bunu ekarte etmeyeceğini vurguladı. Erdoğan, Çekya’nın başkenti Prag’daki basın toplantısında, genişletilmiş Avrupa zirvesine katılımının oturum aralarında şunları ekledi: “Şu an böyle bir şey söz konusu değil. Ama mümkün değildir gibi bir ifade kullanmam da.” Ve şöyle devam etti: “Vakti saati geldiğinde biz Suriye’nin başkanıyla da görüşme yoluna da gidebiliriz.”

Bu kadar kısa bir sürede Türkiye rejiminin temel direklerinden gelen bu kadar yoğun açıklamalar, birçok nedenden dolayı uzun süredir gizli tutulan tutumunun hakikatini yansıtmaktadır. Bazıları bunu bir sonraki aşamayla ilgili Türkiye’nin vizyonu açısından keskin bir devrim olarak görse de herkesin düşündüğünün aksine bu hiç şaşırtıcı değildir. Bilakis mübarek Şam devriminin başlangıcından bu yana özellikle Türkiye’nin rolünü yakından takip eden ve kat ettiği grafiği ve onun hakikatini ve hangi yörüngede döndüğünü bilen kimseler açısından beklenen bir durumdur.

Adalet ve Kalkınma Partisi iktidara geldiğinden beri Amerika’nın yörüngesinde dönen Türkiye rejimi, dışarıda Amerikan çıkarlarına hizmet etmek için her şeyi yapıyor; yani o, Suriye konusunda Amerika’nın Şam devrimine karşı koyma ve ona kürtaj yaptırma planı çerçevesinde hareket ediyor, dahası Suriye’deki müdahaleci güçlerin hiçbirinin tek başına hareket etmesine izin verilmiyor; çünkü bu, sonuçları iyi olmayan sorunlara neden olabilir. Buna göre Türkiye’nin başından beri rolü, Amerikan planını uygulamaktır.

Burada soru şudur: Türkiye’nin rolünün hakikati ortaya çıktıktan sonra devrimci güçlerin rolü ne olmalıdır? Şam kasabının rejiminin devrilmesi de dahil olmak üzere hedeflerine ulaşmak amacıyla devrimi devam ettirmek için özgür Şam halkı için kurulan tuzaklara cevap olarak verebilecekleri plan nedir?

Şam devrimi, Biladu’ş Şam’ın konumunun öneminden dolayı tehlikeli aşamalardan geçti; bu da Amerika’yı, başından beri devrimin gidişatını çarpıtmak ve devrimi bitirmek için birçok ülkeyi ve araçlarını kullanmaya sevk etti; bunun nedeni ise devrim halkının, yönetim sistemlerinin şeklini belirleme konusundaki kararlarını yeniden elde etmeye çalışmalarıdır. Devrim düşmanlarının buna iştirak etmekten geri durmamalarının ve Şam halkının buna ulaşmasını engellemek için tüm yöntem ve araçlarını kullanmalarının aslı işte budur. Çünkü bu tüm dünyaya yayılacak ve hem rejimin hem de uluslararası ilişkilerin şeklinin değişmesine yol açacaktır. Yani Amerika’nın başını çektiği uluslararası sistemi kontrol edenler, “halk rejimi devirmek istiyor” başta olmak üzere devrimin taleplerinin ciddiyetinin farkındadırlar. Bu yüzden bir araya geldiler ve hayati bir savaş olmasından dolayı devrimle nasıl yüzleşeceklerini mütalaa ettiler.

Öte yandan yetim devrimin, kendisi için çıktığı ilk hedefine ulaşması için ona liderlik edecek birine ihtiyacı vardır. Ancak ona kim liderlik ettiyse veya onun için siyasi cephe olarak kim atandıysa, belirlenen olay düzeyinde olmadı veya kendisine verilen rolü yerine getiren yapay bir arayüz oldu. Askeri liderliğe gelince; insanların arzularını alt üst etti, fedakarlıklarının ticaretini yaptı ve uluslararası istihbarat çevrelerinde yapılan siyasi liderliğe meşruiyet kazandırdı. Dolayısıyla askeri liderler, cahilce veya bilerek devrimin ömrünün uzamasına yol açan siyasi adımları uygulamışlar, devrimin hareket alanını kısıtlayan araçlara dönüşmüşler ve bazen de onu saçma sapan bahanelerle karşı karşıya bırakmışlardır. Tüm bunlar, Katar ve Suudi Arabistan ile başlayan ve devrimi destekleme rolüne bürünen Türkiye rejimi ile son bulan mali destek ve dış güçlerle olan bağlantılar nedeniyle olmuştur.

Devrimin hedefleri büyük olup yoğun müdahalelerin ve en basit konulardaki savaşının üzerindeki itiş kakışların ortasında, devrimin hedefleri düzeyinde bir liderliğe ve özel bir bilince ihtiyacı vardır. Hatta basit bir gözlemci bile “kurtarıcı” hükümetlerin ve onları destekleyenlerin davranışlarının, devrimi yıkıma doğru ilerletme yönündeki genel eğilime hizmet ettiğini görecektir. Dolayısıyla basit bir yaşam için devrimin dosyalarını idare eden kimse, şerrin başı Amerika’nın belirlemiş olduğu stratejik hedefe hizmet eden tüm detayları kontrol eden tek bir başmış gibidir. Bütün bunlar herkesin, siyasi çalışmaların öneminin yanı sıra planlar üzerinde samimi ve bilinçli bir siyasi liderliğin bulunmamasından ve aşamaları öngörmenin öneminin farkında olmamasından kaynaklanmaktadır. Sadece bu da değil. Zira her bir aşama için planlar ve çözümler belirlenmeli, böylece insanlara doğru yol gösterilmeli ve ayakları sürçtüğünde düşmeleri engellenmelidir.

İnsanların kurtarılmış bölgelerde ulaştığı gerçek, çok dikkatli bir şekilde planlanmış ve onun türetilmesine tüm askeri ve siyasi güçler katılmıştır. Daha ziyade olaylara tepkisel olarak yaklaşmalarının ve her zaman kötü ile daha kötüsü arasında seçim yapmalarının yanı sıra eylemleri ise, dar görüşlülüklerinin ve siyasi bir vizyonlarının olmamasının bir sonucudur. Böylece durum, yoksulluk, açlık, yoksunluk, yerinden edilme ve evsizlik olarak gördüğümüz şeylere kadar ulaşmıştır.

Ulaştığımız noktadan çıkmamız, devrimin gidişatını takip etmemiz, insanları evlerine, köylerine, şehirlerine ve geçim kaynaklarına geri döndürmemiz ve insanların öldürülmelerine ve yerinden edilmelerine izin veren rejimin tüm sütunlarını, sembollerini ve laik anayasasını yıkmamız için tüm sorumluluğu üstlenmemiz ve davanın istisnasız hepimize ait olduğunu kabul etmemiz gerekir. Bu birincisi. İkinci hususa gelince; önemli olan siyasi eylemlerin askeri eylemlerle karşı karşıya olmadığını, aksine siyasi eylemlerle karşı karşıya olduğunu bilmemizdir. Zira ülkeler, zimmetleri satın alarak, devrim için kukla bir cephe oluşturarak ve askeri güçleri devrime bağlayarak başlayıp şu anda uzlaşma ve rejimin kollarına geri dönüş için planladıkları şeyle son bulan siyasi eylemlerle bizi yendiler ve yerimizden ettiler.

Bu yüzden kaçınılmaz yüzleşmede siyasi eylemlerin önemi ve faydaları kabul edilmelidir. Dahası bu, devrimi gerçekten devam ettirmek ve hedeflerine ulaşmak isteyenler için bir başlangıç noktasıdır. İşte bu eylemlerin tamamlanabilmesi için devrimin maslahatını benimseyen ve ona önderlik etmeye ve onu hedefe doğru taşımaya hazır siyasi bir liderliğe ihtiyaç vardır; dolayısıyla bu liderliğin, açık ve net bir siyasi projeye sahip olmasının yanı sıra muhasebe edilmesi için bir ölçüsü olan siyasi bir cemaat olacak şekilde dikkatle seçilmesi gereken belirli özelliklere sahip olması gerekir.

Şam halkının kararlarını yeniden elde etmeleri, liderliklerini seçmeleri ve hedeflerini ve devrimlerinin sabitelerini gerçekleştirmek için Rablerine güvenmeleri gerekir.

Kaynak: El-Raye Gazetesi -414. Sayı - 26/10/2022

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER