Salı, 24 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/26
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Suud Rejimi Ahlaksızlığı ve Rezilliği Yayıyor ve Evliliğin Önüne İse Barikatlar ve Engeller Koyuyor!

بسم الله الرحمن الرحيم

Suud Rejimi Ahlaksızlığı ve Rezilliği Yayıyor ve Evliliğin Önüne İse Barikatlar ve Engeller Koyuyor!

Suudi Arabistan İçişleri Bakanlığı’nın web sitesinde, Krallık’ta ikamet eden yabancı kadınlarla evlenmek isteyenlerle ilgili olarak, eşin bölgede veya bölgeye bağlı illerde ikamet etmesi gerektiği belirtiliyor. Evlenmek için başvuranın yaşı 35’ten az ve 70’den fazla olamaz. Suudi veya yabancı bir eşi olan herkes, bir devlet hastanesinden kısırlık, şekil bozukluğu veya kötü huylu hastalıklar gibi hastalığı kanıtlayan bir sağlık raporu getirmesi veya doktorun raporda hamileliğin ciddiyetini belirtmesi gerekiyor. Şayet özel bir çalışan ise Ticaret Odası’ndan kimlik belgesi veya iş olmadığına dair belediye başkanı ve polisten onaylı bir belge gerekiyor. Şayet çalışıyorsa karısının işinin tanımlanması gerekir.

Aynı şekilde Yemen Now web sitesi, Suudi bir kadının Suudi uyruğuna sahip olmayan bir erkekle evlenmesi için bilinmesi gereken bazı şartların olduğunu bildirdi ki bunlardan bir kısmı şunlardır: Eşler arasındaki yaş farkı on beş yıldan fazla olmamalıdır. Kadının yaşı yirmi beş ile elli arasında olmalıdır. Evlenme teklifinde bulunan kişi başka bir kadınla nişanlı ve ilişki içinde olmamalıdır.

İslam, insanın doğasına ve içgüdülerine uygun olan ve bu içgüdüleri meşru bir çerçeveye oturtarak bu içgüdüleri nasıl tatmin edeceği konusunda insana yol gösteren bir fıtrat dinidir. Bu içgüdünün tezahürlerinden biri de erkeğin kadına, kadının da erkeğe ilgi duyduğu nevi içgüdüsüdür. İşte İslam bu içgüdüyle ilgilendi ve onu tatmin etmenin doğal ve en uygun yolu olarak evliliği ortaya koydu. Dolayısıyla toplumu ahlaksızlık ve rezillikten korumanın tek yolu ve kadın ile erkek arasındaki tek meşru ilişki evliliktir.

Bundan dolayı Kur’an-ı Kerim evliliği emretmiştir. Zira Subhanehu şöyle buyurmuştur: وَأَنْكِحُوا الْأَيَامَى مِنْكُمْ وَالصَّالِحِينَ مِنْ عِبَادِكُمْ وَإِمَائِكُمْ إِنْ يَكُونُوا فُقَرَاءَ يُغْنِهِمُ اللَّهُ مِنْ فَضْلِهِ وَاللَّهُ وَاسِعٌ عَلِيمٌAranızdaki bekârları, kölelerinizden ve cariyelerinizden elverişli olanları evlendirin. Eğer bunlar fakir iseler, Allah kendi lütfu ile onları zenginleştirir. Allah, (lütfu) geniş olan ve (her şeyi) bilendir.” [Nur 32] Ayrıca Rasul Sallallahu Aleyhi ve Sellem evliliğe teşvik etmiş ve onu dinin yarısı kılmıştır. Zira şöyle buyurmuştur: إِذَا تَزَوَّجَ العَبْدُ فَقَدِ اسْتَكْمَلَ نِصْفَ الدِّينِ فَلْيَتَّقِ الله فِي النِّصْفِ الباقِيKişi evlendiği zaman dininin yarısını korumuş olur. Geriye kalan yarısı için de Allah’a karşı gelmekten sakınsın.” Dahası İslam, evlilik meselesini karmaşıklaştırıp zorlaştırmamış, aksine herkesin evlenip o ihtiyacını doyurması ve aile kurması için evliliği kolay ve elverişli bir hale getirmiştir. Nitekim Ebu Hureyra’dan şöyle dediği riayet edilmiştir: Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur: إِذَا خَطَبَ إِلَيْكُمْ مَنْ تَرْضَوْنَ دِينَهُ وَخُلُقَهُ فَزَوِّجُوهُ، إِلَّا تَفْعَلُوا تَكُنْ فِتْنَةٌ فِي الأَرْضِ، وَفَسَادٌ عَرِيضٌSize dini ve ahlakı hoşunuza giden kimseler müracaat edecek olursa derhal onları evlendirin. Aksi halde yeryüzünde fitne ve büyük bir fesat olur.” [Albani bunu, Sahih-i Tirmizi’de hasenledi] Aynı şekilde İslam, mihrini azaltarak evlilik masraflarını düşürmeye ve evlilik masraflarından tasarruf etmeye teşvik etmiştir. Zira Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur: إِنَّ مِنْ يُمْنِ الْمَرْأَةِ تَيْسِيرَ خِطْبَتِهَا، وَتَيْسِيرَ صَدَاقِهَا، وَتَيْسِيرَ رَحِمِهَاKadının uğurlu olmasından biri de nişanlılığını, mihrini ve akrabalığını kolaylaştırmasıdır.” [Müsned-I Ahmed]

Ancak ümmetin kalesi olan Hilafet Devleti yıkıldıktan sonra İslam, siyasi, ekonomik, eğitim ve diğer sistemlerin arenasından uzaklaştırıldı. Bilakis mesele, zaruretten olarak bilinen hususları ele alıp kadın erkek ilişkisiyle ilgili hükümleri tahrif etmeye ve değiştirmeye kadar ulaşmıştır. Böylece nikahı zorlaştırdılar ve İslam’la alakası olmayan şartlar ve nikâhı imkânsız kılacak engeller koydular. Ama öte yandan helak eden günahları kolaylaştırdılar, böylece rezillik yayıldı ve karış karış, arşın arşın kafir Batı’nın adımlarını takip ettiler.

16 Ekim 2021’de Fransız Haber Ajansı, Muhammed bin Selman’ın Harameyn topraklarında yolsuzluk ve yozlaşmayı yaydığını ortaya koyan şok edici bir rapor aktardı. Rapor, açıklık politikasının eşi görülmemiş bir şekilde dönüşüme uğradığını ve Kızıldeniz kıyılarında çöküşün yayıldığını ortaya koymaktadır. Zira raporda şöyle geçti: “Şimdi genç kızlar ve erkekler, Kızıldeniz kıyısının beyaz kumlarında, hoparlörlerden gelen yüksek sesli müziğin ritmiyle dans ediyorlar.” Rapora göre Suudi bir Esma artık hafta sonu tatilini erkek arkadaşıyla Cidde’deki Kızıldeniz sahilindeki bir plajda geçirebilecek. Hatta kumsaldaki bir gece partisinde onunla müzik eşliğinde dans ederek ziyaretçiler için keyifli bir vakit geçirme imkânı sağlanacaktır.

Islak plaj kıyafeti üzerine mavi bir gömlek giyen 32 yaşındaki genç bir kız şöyle dedi: “Yakındaki bir plaja gelip farklı oyun ve aktivitelerle eğlenebildiğim için mutluyum.” Saçının bir kısmını sarıya boyayan Esma da, “Deneyim, zevkte son noktayı sağlıyor” eklemesinde bulundu. Dolayısıyla Kral Selman’ın oğlu Muhammed bin Selman’ın veliaht prens olduğu 2017’den bu yana Suudi Arabistan, radikal ekonomik, sosyal ve dini dalgalanmalara sahne oluyor. Zira şarkı söyleme partilerine izin verildiği gibi kadın ve erkekleri bir arada bulundurma yasağına da son verildi. Ayrıca Fazileti Teşvik ve Ahlaksızlığı Önleme Komisyonu’nun yetkileri kısıtlandı ve itaatkâr olanlar da sokaklardan kaybolup gitti.

Geçen Ağustos ayında açılan Kral Abdullah Ekonomik Şehri’nde (ülkenin batısındaki Cidde’nin 125 km kuzeyinde) bulunan Pure Beach, on yıllardır çok muhafazakar olduğu bilinen krallıkta yeni ve benzersiz bir deneyim sunuyor. Zira gündüzleri, yemek yiyenler turkuaz suyu ve beyaz kumlu plajı hiçbir kısıtlama olmaksızın kullanıyor, kadınların bikini giymesine, nargile içmesine ve evcil hayvan getirmesine de izin veriliyor.

Gün batımından sonra, kumların üzerine kurulu bir sahneden Batı müziği yükseliyor. Dahası sahnenin önünde iki sevgili, etraflarındaki dans edenlerle birlikte dans ettikleri gibi aralarında göğüsleri çıplak dans eden bir genç ve kısa mavi bir elbiseyle dans eden bir başkası da bulunuyor. Bu yüzden Esma, “Suudi Arabistan’da hayatın normal hale geldiğini çünkü geçmişte böyle olmadığını” vurguladı. Ayrıca dans eden mavi ve sarı ışıklar, arkasındaki kumsalın karanlığını aydınlatırken plaj kıyafeti üzerine şeffaf bir gömlek giyen genç Suudi iş kadını Dima şöyle dedi: “Artık iyi bir vakit geçirmek için yurt dışına gitmeme gerek kalmadığını düşünüyorum. Çünkü burada her şey var.”

Evet, bu ahlaksız yöneticilerin varlığından dolayı Harameyn toprakları, ahlaksızlık ve fuhşun olduğu diskolara ve plajlara dönüşmüştür, la havle ve la kuvvete illa billah. Dolayısıyla Allah’ın Kitabı ve Rasulü’nün sünnetiyle hükmedecek Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafetin olduğu bir devlet olmadıkça işler asla normale dönmeyecektir.

Rivayetlere göre, Osmanlı Sultanı Kanuni Sultan Süleyman, Fransa Kralı François’ya bir mektup göndererek, toplum içinde kadın ve erkeklerin kucaklaşarak yaptığı bir dansı yasaklamasını emreder! Zira bu müstehcenliğin Müslüman ülkelerde yayılmasından korkulmaktadır. Nitekim mektup şöyle demektedir: “Sefirimden aldığım habere göre, memleketinizde dans namı altında kadın-erkek birbirine sarılmak suretiyle, herkesin gözü önünde faydasız işler işlenmekte olduğunu işitmişimdir. İş bu rezaletin memleketime de sirayeti ihtimali olduğu için mektubumun elinize ulaşmasından itibaren derhal son verilmediği takdirde, bizzat ordumla gelip men ederim.” Kaynaklar, Fransa’nın bu dansı yaklaşık yüz yıl boyunca yasakladığını belirtiyor. Evet, bu Halifelerin benzerleri sayesinde İslam ümmeti, şayet ülkelerinde ahlaksızlığı ilan eden yöneticileri zorlarlarsa, yeniden Müslüman ve gayrimüslim kadınları koruyan iffetli ve faziletli bir ümmet olacaktır.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Abdulhâlik Abdûn Ali - Sudan

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER