Cumartesi, 21 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/23
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Danimarka
Medya Bürosu

No: İS–BA–2015–MB–TR–10 H. 16 Ramazan1436
M. Cuma, 03 Temmuz 2015

Danimarka'daki Müslümanların Düşüncelerini Kontrol Altına Almak İçin Vatandaşlığı İptal Etme Tehdidi Yetkililerin Başvurduğu Yeni Bir Silahtır

1 Temmuz 2015’de Doğu Yüksek Mahkemesi “tarihi” bir karara imza atarakSaid Mansur’un Danimarka vatandaşlığı iptal etti. Böylece Danimarka yasal tarihinin vatandaşlığı iptal edilen ilk kişisi oldu.Ayrıca Mansur, dört yıl hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme “terörizme teşvik etmek” suçundan onu suçlu bulduktan sonra da Fas’a geri gönderdi.

Bölge Mahkemesi, Mansur’un Danimarka vatandaşlığını iptal edecek bir neden bulamadı. Yüksek Mahkeme de benzer bir karara imza attı. Bugerçek, çok ilginçtir. Çünkü parlamenterler, daha dava Bölge Mahkemesi’nde iken mahkemeye yoğun baskı yaptılar.Yargı üzerinde bu siyasi baskı bile belli çevreler tarafından desteklendi.Nitekim savcı, polisten siyasetçilerin usul hukuku ihlali nedeniyle davanın düşürülmesini istedi.

Bu hükmün arkasında yatan gerçekler şudur ki, Mansur internet üzerinden halka açık video, şarkı, resim ve herkesin kolaylıkla ulaşabileceği yayınlanmış kitaplar paylaşıyordu. VerdiğiifadelerdeMüslüman ülkelerdeki işgalci güçlere ve İslam dünyasındaki diktatörlere karşı silahlı mücadeleye davet ettiğini tekrar tekrar dile getirmişti. Hizb-ut Tahrir olarak biz, rejimlere karşı silahlı mücadeleyi toplumu değiştirmenin doğru yolu olarak görmesek desivilleri öldürmek ile terörizm arasındaki bariz farkın ne olduğunu biliyoruz. Bu iki faaliyet birbirinden tamamen farklıdır. Batılı devletler, Müslüman ülkelerde devlet terörü uyguluyorlar. İşkence ve kitlesel cinayetler işleyen rejimleri desteklemekten asla geri durmuyorlar.

Tabii ki bu dava, sonuçlarına bakılarakya da bakılmaksızınsosyal medyada Müslümanları öldürmek ve camileri yakma çığırtkanlığı yapan birçok Gayrimüslim Danimarka vatandaşı ile karşılaştırıldığında, Danimarka’nın mevcut hukuk ve yasalarının Müslümanlara karşı kullanıldığı sonucu ortaya çıkıyor.

Bir kez daha açıkça ortaya çıkmıştır ki anti-terör yasaları,aslında bu ülkede İslam’a karşı mücadelede kullanılan hukuki bir silahtır.Hem de düzenli olarak güncellenen bir hukuki silahtır.Bu davada vatandaşlığın iptal edilmesi bir emsal teşkil ediyor.Kendilerini ifade eden,haberleri, videoları, vb. kamuya açık kitapları paylaşan Müslümanlara bir nevi gözdağı veriliyor.Dolayısıyla bu dava, daha önce aynı hesaplardan dolayı suçlu bulunan Said Mansur’u aşıyor.

Bir kimse burada ifade özgürlüğünün nerede kaldığını soramadan da edemiyor. Şiddetlekaralama kampanyalarını savunanlar,toplum üzerindeki etkisi ve maliyetine bakmaksızın Müslümanlara karşı nefret dolu saldırılara teşvik edenler bizzat onlardır. Daha önce birçok kez açığa çıktığı gibi ifade özgürlüğügizli gündemi gerçekleştirmek için arkasına sığınılan siyasi yalandan başka bir şey değildir.

İslam ile mücadele etmek ve Müslümanlara gözdağı vermek amacıylaBatı ülkeleri kendi ilkelerini, “özgürlük” ideallerini, “hukuk devletini” ve benzeri şeyleri ayaklar altına alıyorlar.Bu, paradoksal bir politikadır. Kendilerini savunmak için kendi değerlerini çiğniyorlar. Aynı zaman da bu, ideolojik bir yenilgidir, geri adımdır. Daha fazla yozlaşmaya yol açabilir.

Biz yetkililere temin ediyoruz ki vatandaşlığı iptal etme tehdidi, bu ülkede İslami kimliklerine sımsıkı sarılan binlerce Müslümanı, laik değerlere boyun eğdirmek için asla yeterli olmayacaktır.

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Danimarka
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
Telefon: (+45) 50 59 90 66
www.hizb-ut-tahrir.dk
E-Mail: info@hizb-ut-tahrir.dk

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER