Geçtiğimiz Pazartesi günü “aljadeed” televizyonunda Rima Karaki sunuculuğundaki “Linneşr”programına konuk olan “karanlık oda” üyesi gazeteci Rıdvan Mürteza, Efendimiz Muhammed SallAllahu Aleyhi ve Sellem’e hakaret etti.

Onun bu hakareti karşısında ne yetkililer ne de Başbakan özellikle de Cumhuriyet Müftüsü harekete geçip sözlerini kınamadılar. Ondan bunun hesabını sormadılar. Yetkililer, müftüler ve güvenlik birimleri, sözde “aljadeed” fitne kanalını kapatıp kanal sahibi Muammer Kaddafi’nin oğlu Tahsin Hayyat’ı tutuklasalardı, kanal yöneticilerinden bunun hesabını sormalardı, özellikle de Rima Karaki ve gazeteci Rıdvan Mürteza’yı program sırasında hemen gözaltına alsalardı, inanın çok etik bir davranış sergilemiş olurlardı.

Ne ilginçtir ki yetkililer, gazetecilik okuyan Tarık Şimali gibi Müslümanların sorunlarını dert edinen, özellikle Şam devrimini destekleyenleri tutuklarken, İslam’a ve bütün Müslümanlara dil uzatanlara göz yummaktadır. Mezhepçilik naraları atılmakta, insanlar arasında fitne çıkarmak için çalışılmaktadır. Muhammed SallAllahu Aleyhi ve Sellem’e dil uzatanlara göz yumulmaktadır. Hâlbuki Müslümanlar nazarında Muhammed SallAllahu Aleyhi ve Sellem’e hakaret etmenin hükmü bellidir. Eğer İslam iktidarda olsaydı, bu küçük serserilere adil bir kısas uygulanırdı. 

İlgililer, işler rayından çıkmadan derhal meseleyi düzeltmelidir.