16 Ekim 2014 tarihinde Nijniy Novgorod Mosksvskiy Komsomolets gazetesi, Nizhegorodsk Bölge Mahkemesi'nin Tacikistan uyruklu dört kişinin yargılamasına başladığını duyurdu. Rusça yayınlanan gazete, soruşturma tutanaklarının bir kopyasına ulaştığını bildirdi. Tutanakta"Aşırı dinci örgüt İslami Kurtuluş partisi Hizb-ut Tahrir üyesi olan şüphelilerin, Nijniy Novgorod'ın büyük alışveriş merkezlerine bazı terör eylemleri hazırlığı içinde oldukları" ifadelerinin geçtiğini kaydetti.

Biz, burada şunu hatırlatmak isteriz. 28 Mayıs 2013 tarihinde ITAR-TASS ajansı, Rusya'nın Volga bölgesindeki MIA [İçişleri Bakanlığı] Genel Müdürlüğüne atfen bir haber yayınlamıştı. Haberde, bazı terör eylemleri hazırlığı içinde oldukları gerekçesiyle Hizb-ut Tahrir üyesi olduğu iddia edilen kişilerin tutuklandığı ifade edilmişti. Biz de bu bağlamda 5 Haziran 2013 tarihinde bir basın açıklaması yayınlamıştık. Yapılan açıklamada "Özel güvenlik güçlerinin, Hizb ile hiç bir ilgisi olmayan göçmen işçileri tutukladığını, tutuklandıktan sonra Hizbin üyesi olduklarını söyleyen bu sıradan işçilerin evlerine silah yerleştirdiği." söylemiştik. Biz, bir kez daha Nizhny Novgorod'da terör eylemleri hazırlığı içinde oldukları suçlaması ile gözaltına alınan sanıkların Hizb-ut Tahrir üyesi olmadıklarını kamuoyuna duyururuz.

Ayrıca biz, sıradan göçmen işçilerin evlerine silah yerleştirmek ve onları Hizb-ut Tahrir üyesi olmakla suçlamanın, Rus özel servisinin uydurma ve saçmalığı olduğunu vurgulamak isteriz. Rus özel güvenlik güçleri, bir lokma ekmek için gelen Tacikistan vatandaşlarının kaderlerini dikkate almayarak ve uyduruk yalanlar kullanarak, Hizb-ut Tahrir'in adını kötülemeye ve üyelerine uygulanan baskıları meşru göstermeye çalışıyor. Özel güvenlik güçlerinin, bu tarz suçlar işlediği dünyaca meşhurdur. Çünkü dünya çapında Hizb-ut Tahrir, siyasi parti olarak biliniyor. Üyeleri de hiçbir terörist ve şiddet eylemlerine karışmış değiller. Bu hafta Tataristan'da Hizbin üyelerinin evlerinde yapılan aramalar, bir kez daha bunu doğruladı. Özel güvenlik güçleri ve medya tarafından yayınlanan arama operasyonunun video görüntülerini izleyen bir kimse, ağır silahlı özel kuvvetler tarafından ele geçirilen İslami yayınların, nasıl savunmasız Müslümanlar ile değil de Hizb-ut Tahririle ilişkilendirildiğini görebilir.

Video görüntülerinde çocuğun ABC kitabı olarak bilinen ve Tatar dilinde "Alifba" olarak adlandırılan kitapçığın, diğer dini yayınlar arasında gösterilmesi gerçekten absürt bir şeydir. Bütün provokasyonlara rağmen biz, Muhammed SallAllahu Aleyhi ve Sellem'in metodunu izleyen bir siyasi parti olarak kalmaya devam edeceğiz. Bu nedenle biz, sürekli barışçıl çağrıları tekrarlayarak şiddet eylemlerini reddediyoruz. Hizb-ut Tahrir'in hedefi ve metodu yanı sıra kitaplar ve kitapçıklar hakkında ayrıntılı bilgiye Hizb-ut Tahrir / Rusya'nın resmi Web sitesi www.hizb-russia.info'yu ziyaret ederek erişebilirsiniz.

Rus güvenlik güçleri, bizi terörizm, aşırılık ve dini nefreti körüklemek gibi suçlamalarla itham ediyor. Oysa bu tür suçlamalar, onlara yakışır. Şimdiye kadar Hizb-ut Tahrir, dünya çapında eğitim çalışmaları ile biliniyor. Rus özel güvenlik güçleri ise dünya çapında işledikleri çirkin ve acımasız suç ve cinayetler ile biliniyor. 
Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

إِنَّ اللَّهَ مَعَ الَّذِينَ اتَّقَوا وَّالَّذِينَ هُم مُّحْسِنُونَ

"Çünkü Allah, sakınanlar ve güzel amel edenlerle beraberdir." ^{[Nahl 128]}