Dünyanın entrikası altında Şam halkının sıkıntıları günden güne artıyor. Günlük katliamlar işleniyor, sayısız şehitler veriliyor. Onların Allah dışında hiçbir yardımcıları yok. Yardımcı olarak Allah yeter. Şam devrimi, Batı toplumunun ikiyüzlülüğünü, yalancılığını, Şam halkının rejimi devirme ve enkazı üzerine Allah’ın hükmünü uygulama istekleri karşısında sahtekârlık ve deccallığı açığa çıkan kokuşmuş demokrasinin yalanını ifşa etmiştir. Batılı devletler, kapitalizmin zulmünden kurtulup İslam’ın aydınlığına kavuşmak isteyen bir halk karşısında hiç bir şey ifade etmeyen bir savaşta gerçek yüzlerini gösterdiler. Tüm bunlar, İslam ve Müslümanlardan nefret eden, halkları sömüren, kanlarını emen uluslararası sistemin altında hiç de şaşırtıcı değildir. Allah Subhânehu ve Teâlâ, onların gerçek yüzünü bize şöyle haber vermektedir:

وَلَا يَزَالُونَ يُقَاتِلُونَكُمْ حَتَّى يَرُدُّوكُمْ عَنْ دِينِكُمْ إِنِ اسْتَطَاعُوا“Onlar, güç yetirebilseler, sizi dininizden döndürünceye kadar sizinle savaşmaya devam ederler.” ^{[Bakara 217]}

وَلَنْ تَرْضَى عَنْكَ الْيَهُودُ وَلَا النَّصَارَى حَتَّى تَتَّبِع مِلَّتَهُمْ“Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hristiyanlar da asla senden razı olmayacaklardır.”^{[Bakara 120]}

Ey Şam diyarındaki sadık Müslümanlar! Sorun, dünyanın bize karşı kurduğu entrika değildir. Bu, onların her zamanki halidir. Mesele, araç, ekipman ve adam yetersizliği de değildir. Çünkü zafer, bunlara bağlı değildir. Aksine sorun, bu mücrim rejimi devirmek için bazı grup liderlerinin gerçek iradeden yoksun olmalarıdır. Bağımsız karar alamıyorlar, sponsorlarına bağımlılar. Bu da onların karar ve misyonlarına etki ediyor. Sponsorları onlar için kırmızı çizgiler belirlediler. Enerjilerini tüketen, çabalarını zayi eden tali çatışmalarla onları oyaladılar. Sadece bu da değil, aynı zamanda bu sponsorlar, o grupların ayrılık ve birbirleriyle çatışma nedenidir de. Bu nedenle birçok bölge kaybedildi. Esas amaçtan uzaklaşıldı. Kanımız ve canımız ucuzca heder edildi.

Ey İslam’ın Payitahtı Biladu’ş Şam Müslümanları! Doğru teşhis, doğru çözüme götürür. Suriye devrimini desteklediğini iddia eden devletlerle ilişkileri olan liderler, doğru karar vermek ve prangalardan kurtulmak için bu devletlere bağımlılıktan kurtulmalıdır. Ve sonra da Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in şu an yaşadığımız ceberut saltanattan sonra kurulacağını müjdelediği Hilafet projesi etrafında birleştiklerini ilan etmelidirler. İşte Allah düşmanlarının dayattığı tüm kırmızı çizgiler ancak böyle paramparça edilebilir. Şam ve sahilde hüküm süren rejimin başı ancak böyle ezilebilir. O zaman ancak grup liderlerinin Allah’ın yardımını hak edecek doğru yolda yürüdüklerini söyleyebiliriz. Aksi takdirde sıkıntılarımız asla sona ermeyecek ve devrim karanlık müzakereler tünelinde kaybolup gidecektir. Bu yüzden gemi batmadan önce bir an evvel grup liderlerinin ilgili devletlerle ilişkilerini kesmeye çalışın. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

فإن يتركوهم وما أرادوا هلكوا جميعا وإن أخذوا على أيديهم نجوا ونجوا جميعا“Bu durumda, eğer üst kattakiler, onları bu istekleriyle baş başa bırakırlarsa, hepsi birlikte batmaya mahkûmdur. Eğer onlara engel olurlarsa, hem onlar hem de kendileri kurtulur.” ^[Buhari]

هَذَا بَلَاغٌ لِلنَّاسِ وَلِيُنْذَرُوا بِهِ وَلِيَعْلَمُوا أَنَّمَا هُوَ إِلَهٌ وَاحِدٌ وَلِيَذَّكَّرَ أُولُو الْأَلْباب

“İşte bu, kendisiyle uyarılsınlar, Allah’ın ancak bir tek İlah olduğunu bilsinler ve akıl sahipleri iyice düşünüp öğüt alsınlar diye insanlara bir bildiridir.” ^{[İbrahim 52]}