12 Rabiu’l Evvel 1442 / 29 Ekim 2020 Perşembe günü Husilerin kontrolündeki başkent Sana ve diğer büyük illerde Peygamberin doğum günü etkinlikleri düzenlendi. Etkinliğe katılanlar, Ali Salih’in yönetimi altında seçimler ve cumhurbaşkanlığı kutlamaları için El Sebin Meydanında toplananlara benziyorlar. Büyük kalabalıklar, siyaset, ekonomi ve uluslararası ilişkilerde İslam’a göre yönetilmediklerini acaba hiç düşündüler mi? Allah, doğum gününü kutladıkları Muhammed SallAllahu Aleyhi ve Sellem’i İslam ile göndermiştir.

وَمَنْ لَمْ يَحْكُمْ بِمَا أَنْزَلَ اللَّهُ فَأُولَئِكَ هُمُ الْكَافِرُونَ“Allah’ın indirdiği ile hükmetmeyenler kâfirlerin (zalimlerin) (fasıkların) ta kendileridir.” ^{[Maide 44]} Muhammed SallAllahu Aleyhi ve Sellem, Medine’de kurduğu devlet ile İslam’a göre yönetmiştir. Bugün yönetimde egemenlik, Şeriata değil halka aittir. Sivil devlet, dini hayattan ayırıyor. Dünya Bankası ve Uluslararası Para Fonu, bize kredi veriyor. Bize faiz ile nasıl başa çıkacağımızı öğretiyorlar. Uluslararası hukuk dış politikayı yönlendiriyor. Eğitim müfredatını vb. UNESCO belirliyor...

Kutlayanlar, bugün hayatın çeşitli meselelerinde İslam’ın hakemliğinden uzak olduklarının farkında değiller mi? İslam’ı bağlamından kopardılar, sadece kutlamalar ile yetindiler. Allah’ın farzını yerine getirdiklerini sandılar.

Allah, İsa ibn Meryem’in İsrâiloğullarına şöyle dediğini bize bildirdi:

إِنِّي رَسُولُ اللَّهِ إِلَيْكُم مُّصَدِّقاً لِّمَا بَيْنَ يَدَيَّ مِنَ التَّوْرَاةِ وَمُبَشِّراً بِرَسُولٍ يَأْتِي مِن بَعْدِي اسْمُهُ أَحْمَدُ “Doğrusu ben, benden önce gelmiş olan Tevrat’ı doğrulayan, benden sonra gelecek ve adı Ahmet olacak bir peygamberi müjdeleyen, Allah’ın size gönderilmiş bir peygamberiyim”^{[Saff 16]} Onlar da inkar ettiler ve Ona uymadılar, sadece doğum gününü kutladılar, dini hayattan ayırdılar. Allah Subhânehu ve Teâlâ peygamberi Muhammed SallAllahu Aleyhi ve Sellem’e şöyle emretti:

قُلْ إِنْ كُنْتُمْ تُحِبُّونَ اللَّهَ فَاتَّبِعُونِي يُحْبِبْكُمُ اللَّهُ “De ki: “Eğer siz Allah’ı seviyorsanız, o takdirde bana tabi olunuz ki Allah da sizi sevsin ve sizin günahlarınızı mağfiret etsin.”^{[Ali İmran 31]} Bazı Müslümanlar dalalete düştüler ve doğum gününü kutlamayı yeğlediler, yaşamın her alanında Allah’ın indirdiklerine göre yönetmeyi umursamadılar. İki Rasûlün takipçilerinin eylemleri, uyma emrine aykırılıkta benzeşti. Hıristiyanlar inkâr ettiler, Müslümanlar ise akideleri üzerinde kaldı. Ancak Muhammed SallAllahu Aleyhi ve Sellem metoduna uymaktan uzaklaştılar.

Bugün İsa Aleyhisselam’ın doğum gününü kutlamada Hıristiyanlar nerede? İsa’ya indirilenden çok uzaklar. Aynı şekilde Muhammed SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in doğum gününü kutlayan Müslümanlar da İslam ile yönetimden uzaklaştılar, Cumhuriyet sistemini benimsediler. Bu konuda Peygambere hakaret eden Fransa’yı önder edindiler! Allah Subhânehu ve Teâlâ, Muhammed SallAllahu Aleyhi ve Sellem’i gönderdi ve İslam’a göre yönetmesini ve bir devlet kurmasını emretti. Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem de Medine’de devlet kurdu. O hem bir Rasûl hem de devlet başkanıydı. Devletin siyasetine yön veriyor, ekonomik ve dış ilişkilerini güdüyordu. Ondan sonra gelen Halifeler de, bu devlet yıkılana ve ortadan kaybolana kadar onu takip ettiler. Onun için Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafeti yeniden kurmak farzdır. Peygamberimiz SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

ثُمَّ تَكُونُ خِلَافَةٌ عَلَى مِنْهَاجِ النُّبُوَّةِ “Sonra Nübüvvet metodu üzere Hilafet olacaktır.”

Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

قُلْ إِنْ كُنْتُمْ تُحِبُّونَ اللَّهَ فَاتَّبِعُونِي يُحْبِبْكُمُ اللَّهُ “De ki: “Eğer siz Allah’ı seviyorsanız, o taktirde bana tabi olunuz ki Allah da sizi sevsin ve sizin günahlarınızı mağfiret etsin.”^{[Ali İmran 31]}