- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
HABER-YORUM
(Tercüme)
Hain Yöneticiler Yüzünden,
Savaş Ve Krizler Yemen Halkını Şiddetli Şekilde Sarsıyor
Haber:
Hükümet, Husi milislerinin Hudeyde limanındaki boşaltımlarını engellediği petrol türevleriyle dolu on gemiye girme onayını açıkladı. (Belkis uydu kanalı 15/10/2019)
Yemen'deki Safir petrol şirketinden resmi bir kaynak; “Şirketin ham petrol ihracatına devam etmek için 2015'te durduğundan bu yana ilk kez teknik düzenlemelerin tamamlanmasına yakın olduğunu” söyledi.
Yorum:
Birincisi, Yemen halkı petrolün, minerallerin ve yeraltı zenginliklerinin kamu malı olduğunu bilmelidir. Zira bu konuda devletin yapması gereken sorumluluğu, sadece bunları denetleyip gelirlerini Müslümanlara dağıtmak ve ihtiyaç duydukları hizmetleri onlara sağlamasıdır. Allah Subhânehu ve TeâlâYemen’i birçok yeraltı servetiyle onurlandırmıştır. Eğer Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın emrettiği İslamı doğru bir şekilde uygularlarsa, bu servetler onları zengin, üretken ve ekonomik olarak kalkınmış bir toplum haline getirir. Gelecek nesiller için de iyi bir yaşam sağlar. Ülkenin yoksulluk, açlık, hizmetlerin kötüleşmesi ve yaşam sıkıntısı, ümmeti ve halkın hakkını dikkate almaksızın kamuya ait olan bu fonların devletleştirilmesinden ve yabancı şirketlere ve sermaye sahiplerine ucuza peşkeş çekilmesinden kaynaklanmaktadır.
İkincisi: Bu tür krizler, petrol, gaz ya da hizmet malzemelerinin yokluğu, aslında Yemen halkını haklarını talep etmekten alıkoyma ve ülkedeki güncel olaylardan uzaklaştırmak için bir dikkat dağıtma politikasıdır. Hem 2007'den 2010'a kadar hem de sonraki yıllarda sözde dozun başlamasından bu yana, petrol türevlerine yönelik sübvansiyonların kaldırılması, bu nedenle IMF, İngiliz ajanı Mücrim Ali Salih’in yönetimi altında, ya da 2011 devriminden sonra cumhurbaşkanlığını üstlenen vekili döneminde borç kredisi karşılığında Yemen’deki hükümetlere dayattı.
2014 yılında benzin sübvansiyonunun kaldırılması ve ardından Husilerin dozun düşürülmesi bahanesiyle Sana’ya girmesiyle birlikte yıllar süren savaş sırasında petrol ve doğal gaz krizleri çatışan her iki taraf için de yaşamı zorlaştırdı. Elbette ki bu çatışma kâfirlerin ajanları sebebiyle oldu. Yaşanan bu krizler, ezilen Yemen halkının üzerine kendi politikalarını uygulamak, çatışma yüzünden oluşabilecek her türlü isyanı önlemek için yapılan planın bir parçasıdır. Bu sayede Yemen halkının Birleşmiş Milletlerin ürünü olan Batılı örgütlerden haklarını talep etmelerini sağlamak ve bunların kapılarında çözüm beklemeleri içindir.
Ey Yemen Halkı! Çatışmanın tarafları, sömürgeci efendileriniz tarafından size dikte edilen ve onların emirlerini, çözümlerini ve planlarını gerçekleştirmenizi isterler. Bilin ki tek etkili çözüm, hakkınızı, sizi kontrol edenlerden ve size hükmedenlerden koparmak ve onların size hükmetmesini reddetmek ve hakkınızı onlardan almaktır. Size düşen ise İslam Devleti gölgesinde Rabbinizin şeriatını istemektir. O Hilafet devleti dünyaya merhamet ve ülkenizin zenginliklerinden yararlanmanız adına da Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın Şeriatını size tatbik eder. Yemen’de bu devleti kurmak için içtenlikle ve samimiyetle çalışan Hizb-ut Tahrir var. O ailesine/Müslümanlara yalan söylemeyen liderdir ve içinizde ve sizinledir.
﴿إِنَّ اللَّهَ بَالِغُ أَمْرِهِ قَدْ جَعَلَ اللَّهُ لِكُلِّ شَيْءٍ قَدْراً﴾“…Şüphesiz Allah, emrini yerine getirendir. Allah, her şeye bir ölçü koymuştur.” (Talak 3)
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Salah El-Yusufi – Yemen