Cumartesi, 26 Cumade’s Sânî 1446 | 2024/12/28
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
İslami Moda, Müslüman Kadının Kıyafetini Uzun Kollu Cezbedici Bir Kıyafete Dönüştürüyor!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

İslami Moda, Müslüman Kadının Kıyafetini Uzun Kollu Cezbedici Bir Kıyafete Dönüştürüyor!

Haber:

Times Gazetesi’nin İstanbul muhabiri Hannah Lucinda Smith bir raporunda, uluslararası moda evlerinde ilgi uyandıran ve moda tasarımcıları tarafından uzun süredir göz ardı edilen bir kesim kadının satın alma gücünü kendine çekmeye çalışan kar odaklı bir sektör haline gelen mütevazı moda dünyasının yükselişini ele alıyor.

Yazar, Modanisa şirketinin düzenlediği tesettür giyim konusunda uzmanlaşmış ve şampanya ve alkollü içecekler dışında giyim, mücevher, müzik ve podyum dahil bir defilenin tüm yönlerine sahip olan ve mankenlerin ise vücutlarını göstermedikleri bir defile şovuna atıfta bulundu.

“Mütevazi kıyafetler” düzenleyen Modanisa, Müslüman kadınlar için üst düzey giysiler ve en yeni tasarımları sunmaya çalışan gelişmiş sektörlerden biri sayılıyor. Bu ise, özellikle seçkinlerin Laik olarak kalmaya devam ettiği Türkiye olmak üzere İslam ülkelerindeki muhafazakar Müslüman kadınların satın alma gücünden yararlanılan unutulmuş bir pazardır. (El-Kuds el-Arabi)  

Yorum:

“İslami” ve “mütevazı” moda şovlarının ortaya çıkışı, öncelikle uluslararası ajanslar için büyük finansal kazançlar ve kozmetik endüstrisi şirketleri ve daha yakın zamanda da mütevazı moda endüstrisi için açık pazarlar elde etmeyi amaçlamaktadır. Böylece küresel giyim pazarlarını dolduran ve sahipleri için büyük karlar getiren devasa bir pazar haline gelecektir ki bu da rekabeti yoğun ve cazip bir hale getirsin! Dolayısıyla Kapitalist şirketlerin bu ticaretten elde ettikleri bu maddi kâra rağmen, amaçları bunun çok daha ötesindedir! Bu tür şüpheli faaliyetlerin ve bu “mütevazı” modaların benimsenmesi, Müslüman kadını kıyafeti, elbisesi ve cilbabıyla bu role ikna etmek için değildir; bu ise şu iki husustan dolayıdır:

Birincisi: Mütevazı olarak adlandırdıkları bu modanın, tevazu ile hiç alakası yoktur, diğer bir ifadeyle şeri kıyafetle hiç alakası yoktur. Bunun nedeni, süslemeler, renkler ve şeffaf kumaşlar ile Müslüman kadının cazibesini öne çıkarmaktır. Şeri kıyafetlere aykırı bir algı veren aksesuarlar, “makyaj” ve çeşitli süsleme görünümlerinden bahsetmiyorum bile. Bu ise Allah Subhanehu ve Teala’nın Kur’an ve sünnette açık bir şekilde bildirdiği ve bunu, neyi mütevazı olarak görüp görmediklerini belirlemek için bireylerin kişisel hevalarına bırakmadığı İslam’daki şeri kıyafetten kast edilenin tam tersidir. Nitekim Allah Subhanehu ve Teala, Nur suresinde şöyle buyurmuştur: وَقُل لِّلْمُؤْمِنَاتِ يَغْضُضْنَ مِنْ أَبْصَارِهِنَّ وَيَحْفَظْنَ فُرُوجَهُنَّ وَلَا يُبْدِينَ زِينَتَهُنَّ إِلَّا مَا ظَهَرَ مِنْهَا وَلْيَضْرِبْنَ بِخُمُرِهِنَّ عَلَى جُيُوبِهِنَّ وَلَا يُبْدِينَ زِينَتَهُنَّ إِلَّا لِبُعُولَتِهِنَّ أَوْ آبَائِهِنَّ أَوْ آبَاء بُعُولَتِهِنَّ أَوْ أَبْنَائِهِنَّ أَوْ أَبْنَاء بُعُولَتِهِنَّ أَوْ إِخْوَانِهِنَّ أَوْ بَنِي إِخْوَانِهِنَّ أَوْ بَنِي أَخَوَاتِهِنَّ أَوْ نِسَائِهِنَّ أَوْ مَا مَلَكَتْ أَيْمَانُهُنَّ أَوِ التَّابِعِينَ غَيْرِ أُوْلِي الْإِرْبَةِ مِنَ الرِّجَالِ أَوِ الطِّفْلِ الَّذِينَ لَمْ يَظْهَرُوا عَلَى عَوْرَاتِ النِّسَاء وَلَا يَضْرِبْنَ بِأَرْجُلِهِنَّ لِيُعْلَمَ مَا يُخْفِينَ مِن زِينَتِهِنَّMümin kadınlara da söyle: Gözlerini (harama bakmaktan) korusunlar; namus ve iffetlerini esirgesinler. Görünen kısımları müstesna olmak üzere, zinetlerini teşhir etmesinler. Baş örtülerini, yakalarının üzerine (kadar) örtsünler. Kocaları, babaları, kocalarının babaları, kendi oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendi kadınları (mümin kadınlar), ellerinin altında bulunanlar (köleleri), erkeklerden, ailenin kadınına şehvet duymayan hizmetçi vb. tâbi kimseler, yahut henüz kadınların gizli kadınlık hususiyetlerinin farkında olmayan çocuklardan başkasına zinetlerini göstermesinler. Gizlemekte oldukları zinetleri anlaşılsın diye ayaklarını yere vurmasınlar (Dikkatleri üzerine çekecek tarzda yürümesinler).” [Nur-31] Dolayısıyla Allah Subhanehu ve Teala, bu ayet-i kerime de Müslüman kadının, koca, baba, oğullar, kocanın oğulları ve ayet-i kerimenin bahsettiği diğerleri dışındaki tüm erkeklerin karşısında görünen kısımları müstesna zinetlerini örtmelerini emretmiştir.

İkinci husus: Müslüman bir kadının bugün İslami topluluklar içinde ve “İslamofobi” ikliminde yaşaması, onun İslam’a ve onun şeri hükümlerine karşı büyüyen Batı düşmanlığının savaşına güçlü bir şekilde dahil olmasını sağlıyor. Zira İslami değerlerden taviz vermesi ve terk etmesi için maruz kaldığı baskıların yanı sıra rolüyle orantılı bir temsilinin olmadığı marjinalleşmeye de maruz kalmaktadır. Ayrıca onun, edep, iffet ve İslami sosyal ilişkilere dönük bakışı da sürekli olarak eleştirilere maruz kalıyor. Çünkü Müslüman kadın, bazı Avrupa ülkelerinde okullarda ve kamu kurumlarında başörtüsü takılmasını yasaklayan ve diğer ülkelerde ise kamu alanlarında bile takılmasını yasaklayan yasaların çıkarıldığı Demokratik ve Liberal toplumlarda hüküm süren geleneklere yabancıdır.   

Kadının İslam’daki konumu, kesinlikle moda evleri tarafından idrak edilemeyecek ve üzerine “İslami” sıfat eklense ve aldatıcı “terbiye” sloganları atılsa bile moda şovlarında gösterilemeyecektir. Ey iffetli ve tevazu sahibi kadın, İslam dönemindeki hakiki konumunu iyi öğren. Zira sen, “Nübüvvete nusret veren, davet taşıyan, hak üzere sebat eden, İslam’da ilk şehit ve ilk doktor olan, alime bir fakih, başarılı bir siyasetçi, çocuklarını terbiye eden ve oynatan, aynı zamanda yöneticiyi seçen, onu muhasebe eden ve ilgili alanında Kadı olan bir kadınsın. Dolayısıyla o, bir anne, bir ev hanımı, korunması gereken bir namus ve çalışması mubah olan biri olup kendisinin yeterli parası ve kocası da fakir olsa dahi nafaka onun üzerine zorunlu değildir.”

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Rana Mustafa

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER