Haber-Yorum

Şapka Düştü Kel Göründü Ey Erdoğan!

Haber:

Türk lirasının dolar karşısındaki yeni düşüşü. (Şarkul Avsat–06 Aralık 2021) 

Yorum:

Yıl başından bu yana yüzde 45’ten fazla değer kaybeden Türk Lirası, yalnızca Kasım ayında ABD para birimi karşısında yüzde 29’dan fazla değer kaybederken, değer kaybetme silsilesi hala devam etmektedir. Dolayısıyla enflasyon yükselmekte, büyüme düşmekte ve işsizlik de artmaktadır. Bu da Türkiye’nin birçok şehrinde göstericilerin, hükümetten ve iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi üyelerinden istifa etmelerini talep ettikleri protestoların patlak vermesine yol açmış, bu ise Erdoğan’ı her zamanki gibi yağmadan gürlemeye sevk etmiştir! Çünkü faizin oranını düşürerek duygularla oynamakta ve bunun ekonomiyi canlandıracağını iddia etmektedir. Oysa kendisi, faizin azının da çoğunun da haram olduğunu çok iyi bilmektedir.

Bu hastalığa (kağıt paraların değer kaybetmesi hastalığına) neden olan illet ve mikrop, altın ve gümüş karşılığı olmayan kağıt paraların basılmasını serbest bırakan ve ülkelerin ekonomisini, Amerika’nın dünyayı kontrol ettiği küresel bir para birimi olan dolara bağlayan mali politika ve uygulanan mali sistemdir. Bu yüzden hastalığın temeli ortadan kalkmadıkça, tedavisi yoktur.    

Evet, gökdelenler, alışveriş merkezleri, lüks köprüler ve diğerleri aracılığıyla Türkiye’de gösterilen ilerleme, çürümüş ekonominin kokusunu bastıran ince şeffaf bir örtüden başka bir şey değildir. Nitekim Allah bu örtünün açılmasını diledi, koku yayıldı, rejimin ve destekçilerinin kontrolünden çıktı. Hatta artan vergiler ve geçim sıkıntısı insanların burunlarının direklerini sızlatmaktadır.   

Kapitalizm ve sistemi, ne kadar büyük ve ayrıntılı olursa olsun batmak için yapılan Titanik gemisi gibidir. İslam ve nizamına gelince; Allah’ın izniyle batmak bilmeyen Nuh’un gemisi gibidir. Dahası o, insanlığı kurtaracak olan bir hayat nizamıdır. أما الإسلام ونظامه بِسْمِ اللّهِ مَجْرَاهَا وَمُرْسَاهَا “Onun yüzüp gitmesi de, durması da Allah’ın adıyladır.” [Hud-41]  

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Dr. Abdullah Nasır – Ürdün