Haber-Yorum

Kongo’da Faslı Bir Asker Öldürüldü

Sadece Sömürgeciliğe Hizmet Eden Çatışmalarda Neden Müslümanların Kanı Dökülüyor?

Haber:

Fas Silahlı Kuvvetleri Genel Komutanlığı, Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde görev yapan askerlerinin, ateş açılmasına maruz kalmaları sonucunda birinin öldürüldüğünü ve diğerlerinin de yaralandığını duyurdu.

Komutanlık yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Asker, 25-26 Temmuz’da, yerel halkın Demokratik Kongo Cumhuriyeti’ndeki (MONUSCO) Birleşmiş Milletler İstikrar Misyonu’nun (MONUSCO) varlığına karşı düzenlediği şiddetli bir gösteriden yararlanarak Kraliyet Silahlı Kuvvetleri Seferi'nin konuşlandırıldığı bir dizi bölgeye isyancıların saldırıları sırasında açılan ateş sonucu yaralanarak hayatını kaybetti.” 

Ve şöyle ekledi: “Bu saldırılar aynı zamanda Nyamelima bölgesindeki Kraliyet Silahlı Kuvvetleri Seferi’nde görev yapan 20 askerin de hafif yaralanmalarına neden oldu ve onlara acil müdahale edildi.” 

 

Yorum:

Fas, çeşitli Birleşmiş Milletler operasyonlarında görev yapan ve Orta Afrika Cumhuriyeti, Kongo Demokratik Cumhuriyeti, Sudan ve Güney Sudan’da konuşlandırılan toplam 1.610 askeri, polisi ve sivil personeli ile askeri güçler ve polis unsurlarıyla katkıda bulunan ülkeler arasında 13. sırada yer alıyor.

Orta Afrika Cumhuriyeti’ndeki Birleşmiş Milletler İstikrar Misyonu (MONUSCO) bünyesinde faaliyet gösteren Kraliyet Silahlı Kuvvetleri Seferi'ne mensup iki Faslı asker de 12/06/2022'de boğularak ölmüş ve 2017 yılında, Orta Afrika Cumhuriyeti’ndeki 7 Faslı barış gücü askeri de, Balaka karşıtı milisler tarafından kurulan çeşitli pusularda öldürülmüşlerdi. 27/01/2015 tarihinde de, Fildişi Sahili’ndeki Birleşmiş Milletler Operasyonu (UNOCI), bir trafik kazasında üç Faslı Mavi Berelinin öldüğünü duyurmuştu.

Soru: Faslı askerler bu cephelerde ne yapıyorlar? Neden kendileriyle hiç ilgisi olmayan bu savaşlara katılmak zorundalar? Neden Müslümanların hiçbir ilgileri olmayan savaşta ölüme sürülmeleri gerekiyor?  Oysa savaşlarda tek yararlanıcı olan, sömürgeci kafir Batı’dır.

Müslümanların düşmanlarına hizmet eden savaşlarda kanlarının şırıl şırıl akması daha ne zamana kadar devam edecek? Peki Müslümanların, Müslümanları savunan, ülkelerini koruyan ve namuslarını savunan savaş cephelerine katılmaları ve orada öldürülseler dahi şehadet şerefine nail olmaları ve her iki cihanda da kurtuluşa ermeleri daha evla değil midir?    

Şöyle biraz düşünüldüğünde zararlı yöneticilerin, İslam beldelerini ve servetlerini Batı’ya satmakla yetinmedikleri, aksine buna ek olarak Müslümanların evlatlarını kendi çıkarlarına hizmet etmeleri için savaşa aldıkları ve onların Batı’nın kanatları arasındaki rekabetçi çatışmalar için bir yakıt olmalarına rıza gösterdikleri ortaya çıkmaktadır. Nitekim bir Müslüman, Amerika ve Avrupa’yı savunurken öldürülüyor, dahası bir Müslüman, Müslüman kardeşini bile öldürebiliyor. Çünkü biri bir kanatta, diğeri ise karşı kanattadır.

Bunlar bizim savaşlarımız olmadığı gibi bir Müslümanın öldürülmesi şöyle dursun orada bir çizik yara almasının dahi hiçbir mazereti olamaz.

Bizim tek savaşımız, sömürgeci kâfire karşıdır.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Muhammed Abdullah