- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Batı’nın Kırmızı Çizgileri Varsa İslam'ın da Kırmızı Çizgileri Vardır!
Haber:
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi üyeleri, Herat kentindeki Güzergah Camii’ne yapılan son saldırıya işaret ederek terörizmin uluslararası barış ve refah için ciddi bir tehdit olmaya devam ettiğini vurguladılar ve bununla mücadele edilmesi çağrısında bulundular. Böyle bir duruş, 2 Eylül 2022 Cuma günü Herat’taki Güzergah Camii'nde meydana gelen ve Güzergah Camii imamı Mevlevi Mucib Rahman Ensari ve diğerlerinin şehit olduğu ve yaralandığı patlamaya karşı olmuştur. Hem de caminin imamı Sayın Ensari’nin, genel ve aynı şekilde etkili bir şahsiyet olarak bilinmesine rağmen.
Yorum:
Birleşmiş Milletler ve büyük güçler, sürekli olarak İslam beldelerine ve Afganistan’ın iç işlerine müdahale ediyor. Laik dünya düzeni üzerindeki kontrolün korunmasını sağlamak yoluyla dünyadaki hegemonyalarını korumak için her zaman İslam beldelerini denetlemeye çalışıyorlar. Zira Amerika ve diğer güçler, Taliban hükümetini Batılı değerlerin ve laik yaşam tarzının içine dalmaya zorlamak için sık sık bu tür tutumlar sergiliyorlar. Ayrıca Amerika’nın, Afganistan’da Afgan Kadınları, Kız Çocukları ve İnsan Hakları Özel Temsilcisi Rina Amiri’yi, Afganistan Özel Temsilcisi Thomas West’i, Avrupa Birliği özel temsilcisine ek olarak Birleşmiş Milletler (BM) Afganistan Özel Raportörü Richard Bennett’i atadığı da açıktır. İşte onların hepsi, Batı’nın Afganistan’daki siyasi çıkarlarını ve Batı değerlerini güvence altına almak için müdahale etmekten geri durmayacaklarına işaret ediyorlar.
Güvenlik Konseyi üyeleri, son olayı istismar ederek çıkarlarını güvence altına almak için Afganistan’da “terör tehdidi” bahanesiyle kampanyalar yürüttüklerinde ve Batılı güçler özgürlük, kadın hakları, insan hakları ve benzerleriyle ilgili endişelerini dile getirdiklerinde de havuç ve sopa politikası kullanmak yoluyla Afganistan hükümetini tehdit ettiler. Bu da Batı’nın, toplumlarında geniş çapta duyurulmak ve uygulanmak üzere yatırım yaptığı bazı kırmızı çizgilerinin olduğu anlamına gelmektedir. Ancak mesele bizimle ilgili olduğunda, kırmızı çizgilerimizle kafamızı karıştırmak için onları sadece araç ve sloganlar olarak kullanıyorlar. Aslında laik değerler ve Batılı güçlerin çıkarları, diğer ülkelerin işlerine müdahale etmeyi, dahası Müslüman eşler arasındaki ilişki ve sorumlulukların nasıl olması gerektiğini bile göstermeyi gerektiriyor. Buna karşılık Taliban’ı, diğer ülkelerin işlerine müdahale etmemeye ve Afganistan sınırlarını geçmemeye teşvik etmeye devam ediyorlar.
Taliban hükümetinin şu hususları idrak etmesi gerekiyor: (1) Başkalarının işlerine karışmama fikri, vakıası olmayan hayali bir fikirdir. (2) Batı’nın kırmızı çizgileri varsa ve bizimle bu çizgiler temelinde muamele ediyorsa İslam’ın da kırmızı çizgileri vardır ki İslam Devleti’nin bu çizgileri koruması, diğer ülkelerle ilişkiler söz konusu olduğunda bu temel üzere hareket etmesi ve herhangi biri bu çizgileri ihlal ettiğinde İslam Devleti’nin ona geri dönüşü olmayan bir cevap vermesi gerekiyor.
İlk İslam Devleti kurulduğunda, sadece kendi içinde değil, tüm insanlık için standartlar ve ölçüler koyabilecek tek organ olduğunu ilan etmiştir. Bu nedenle İslam, ancak birleşik ve güçlü bir küresel devlet aracılığıyla uygulanabilecek bir standart ve ideolojidir. Nitekim doğru ile yanlışın ve iyi ile kötünün ölçüsü İslam’dır. Dolayısıyla doğru ile yanlışın ve insanın sorumluluklarının mahiyetini belirleyen tek standart, İslam’ın ortaya koyduklarıdır. Bu nedenle ilkelerimizi dünya çapında küresel bir standart olarak tatbik etmek ve uygulamak için Raşidi Hilafet Devleti’nin kurarak kırmızı çizgilerimizi ve İslami standartlarımızı savunmanın zamanı gelmiştir.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Seyfullah Mustenir - Afganistan