- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Liberal Değerler Altındaki Derin Sahte Teknoloji Binlerce Kadının Hayatını Mahvediyor!
Haber:
21 Ekim 2022’de BBC, ahlaksız içerik karşıtı aktivist Kate İshak’ın hikayesini bildirdi. Kadınları eğlence ve kâr amaçlı hedef alan müstehcen içerikleri sınırlamaya yönelik kampanyaları, fotoğrafı kullanılarak oluşturulan videolarla karşılık buldu. Bu “derin sahte” videolar, ahlaki standartlarını bozacak derecede yanlış bir algı oluşturmak için yüzünü dijital olarak diğer aktörlerin üzerine yerleştiriyor. Daha önceden bu teknikler, siyasi bir utanç veya ünlülerle alay etmek amacıyla kullanılıyordu. Bununla birlikte sıradan kadınlara şantaj yapılması ve terörize edilmesi, yükselen yeni bir trend oldu. Zira erkekler ve diğer hain örgütler, bu intikam alma ve boyun eğmeye zorlama yöntemlerin gücünü anladılar. Çünkü kadınlar, herhangi bir eylemde bulunmak için kendilerini güçsüz hissediyorlar. Nitekim tehdit, Kate’in ev ve iş adresi videonun altında yayınlandığında şiddetlendi- ki bu, doxing olarak bilinen bir uygulamadır.
Onun şu sözleri aktarıldı: “Bu bir ihlaldir - kimliğim rıza göstermediğim bir şekilde kullanıldı. Tam bir paranoyak oldum. Adresimi kim biliyor? Bunu benim tanıdığım biri mi yaptı? Burada gerçekten başım belada diye düşünüyordum. Bu, sadece internette “doxing” yapan bazı şahıslar değil, gerçekte ciddi bir tehdit vardır.”
Yorum:
Teknolojinin kapitalizmin liberal değerleri altında istismar edilmesi, kadınları aşağılayarak para kazanmanın suç olmadığı anlamına geliyor. Bu içeriği gören aile ve arkadaşların acısı, çoğu zaman diğer kadınların sessiz ve esaret dolu bir hayatta kalmasına yol açıyor. Nitekim birçok kadın, bu tür videoları kamu dolaşımından uzak tutmaya çalışmak için kötü muamele ve mali yıkım döngülerinde mahsur kalmaktadır. Kadınların sosyal ve iş yaşamlarına verilen zarar ise, buzdağının sadece görünen kısmıdır. Hatta akıl sağlığına etkileri, bazı kadınların intihara yönelmesine ve kontrol edemeyecek şekilde kendilerini tamamen kötü muameleye maruz kalmış olarak hissetmelerine neden oluyor.
Söz konusu savunucu, “mahrem görüntülerin rıza olmaksızın konulması ve/veya paylaşılması” ile ilgili yasadaki mevcut boşlukların kurbanı olmuştur.
Başka bir kişinin samimi bir durumdaki fotoğraflarını veya videolarını rızası olmadan paylaşmak İskoçya’da zaten bir suçtur.Ancak Birleşik Krallık’ın diğer bölgelerinde bu tür eylemler, sadece mağdur için bir kriz oluşturması amaçlandığı ispat edilebilirse bir suç olarak kabul ediliyor. Bu ise, video yapımcılarının genellikle cezai suçlamalarla karşı karşıya kalmadığı anlamına gelen yasal bir boşluktur. Dahası tam zamanlı bir iş gibi yıkıcı şeyler yapan kişiler de vardır. İcat edicilerden biri, bu işte asla durmayacak kadar yeterli para olduğunu açıkladığı gibi onun şu sözleri aktarıldı: “Ahlaki açıdan, beni durdurabilecek herhangi bir şeyin olduğunu düşünmüyorum.” “Paramdan para kazanacaksam bunu yapacağım. Zira bu, düşünmeyi gerektirecek bir şey değildir.”
Birleşik Krallık hükümetinin, ülke çapındaki bir çevrimiçi güvenlik yasa taslağı planları sonu gelmeyen bir inceleme altında ve defalarca da ertelenmiştir. Yeni yasalar telekom düzenleyicisi Ofcom’a, dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar Birleşik Krallık kullanıcılarına zarar veren herhangi bir web sitesine karşı harekete geçme gücü verecektir. Nitekim bu ayın başlarında Kültür Bakanı Michelle Donelan, kendisinin ve ekibinin artık faturanın teslim edilmesini sağlamak için “sıkı çalıştıklarını” söyledi.
Bununla birlikte herhangi sahte bir video çevrimiçi olarak yayınlanıp paylaşıldığında, onu tamamen dolaşımdan kaldırmak zordur ve kadınların yaşamlarına genellikle geri dönülmez zarar verilmektedir.
Batı kültürünün zihniyetindeki bu aciliyet eksikliği, sadece hizmet açısından değer verilen kişiler olmaları bakımından insanlık dışı şeyler olarak kadınların aşağılanmasını yansıtıyor. Oysa korunması ve savunulması gereken bir namus olarak kadının değeri, ölüm kalım meselesi olup Hilafetin gölgesinde bunun için herhangi “bir boşluğun” olması imkansızdır. Ömer İbn Hattab gibi geçmişteki liderler, kadın onuruna yönelik herhangi bir ihlalle başa çıkmak için bütün ordularını gönderiyorlardı. Ama büyük bir güvensizliğin hakim olduğu bu zamanlarda, Müslüman bir kadının ihtiyacı olduğu kadar gayrimüslim bir kadının da Hilafete ihtiyacı olduğu açıktır.
Nebi Muhammed Sallallahu Aleyhi ve Sellem, her zaman erdemli ve iffetli kadınları övmüştür. Zira şöyle buyurmuştur: ِنَّ الدُّنْيَا كُلَّهَا مَتَاعٌ، وَخَيْرُ مَتَاعِ الدُّنْيَا الْمَرْأَةُ الصَّالِحَةُ “Dünya bir metadır. Dünya metaının en hayırlısı ise saliha kadındır.” Rasul Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in efendimiz Ömer’e şöyle dediği rivayet edilmiştir: أَلَا أُخْبِرُكَ بِخَيْرِ مَا يَكْنِزُ الْمَرْءُ؟ الْمَرْأَةُ الصَّالِحَةُ الَّتِي إِذَا نَظَرَ إِلَيْهَا سَرَّتْهُ، وَإِذَا أَمَرَهَا أَطَاعَتْهُ، وَإِذَا غَابَ عَنْهَا حَفِظَتْهُ“Kişinin sahip olduğu en kıymetli hazineyi size haber vereyim mi? O sâliha kadındır ki kocası onun yüzüne baktığı zaman sevinç duyar, emrettiği zaman itaat eder, yanında olmadığı zamanda kocasının haklarını korur.” (Ebu Davud)
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
İmrana Muhammed