Salı, 24 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/26
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Kafir Batı’nın İslam Karşıtlığını Bir Endüstri Haline Getirmesi Sonlarının Yaklaştığına Dair Korkularının Bir Tezahürüdür!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Kafir Batı’nın İslam Karşıtlığını Bir Endüstri Haline Getirmesi Sonlarının Yaklaştığına Dair Korkularının Bir Tezahürüdür!

Haber:

Kanada'nın Waterloo kentindeki Wilfrid Laurier Üniversitesi Öğretim Üyesi Sosyolog Prof. Dr. Jasmin Zine, ekibiyle dört yıl önce başladıkları araştırmayı tamamlayarak 127 sayfalık rapor hazırladı. "Kanada İslam karşıtlığı Endüstrisi: Büyük Beyaz Kuzey'deki İslam karşıtlığı Ekosisteminin Haritası" isimli raporunu anlatan Zine, "İslam karşıtlığı endüstrisinin” uluslar ötesi bir sektör halini aldığını söyledi.

İslam karşıtlığı endüstrisinin sadece ABD’de 1,5 milyar dolarlık bir pazarı olduğunu kaydeden Zine, bu piyasayı ABD merkezli 39 kuruluşun koordine ettiğini ifade etti.

Zine, şu görüşleri dile getirdi: “İslam karşıtlığı ağları ulus ötesidirler. Bunlar sadece Kanada veya Amerika Birleşik Devletleri'nde değiller. Bu endüstri için birçok fon ABD'den geliyor ve oradaki çalışmaların bazıları toplamda 1,5 milyar dolarlık bir pazar olduğunu gösteriyor…”

İslam karşıtlığı endüstrisinin ana aktörlerini de sıralayan Zine, bu aktörler arasında da güçlü bağlantılar olduğuna dikkati çekti. Zine, İslam karşıtlığı endüstrisinin ana aktörlerini de raporunda şöyle açıkladı: “Medya kuruluşları:… Yumuşak güç grupları:.. Yerli muhbirler:... Düşünce kuruluşları ve güvenlik uzmanları:… Siyasi figürler:…”

Kanada'da bu ağların oluşturduğu geniş İslam karşıtı ekosistemin ölümcül sonuçları olduğunun altını çizen Zine, buna örnek olarak 2017'de Quebec City'de gerçekleşen ve 6 Müslümanın öldürüldüğü cami baskını ile 2021'de Londra'da akşam yürüyüşüne çıkan Müslüman bir ailenin 4 üyesinin kamyonla gerçekleştirilen saldırısı sonucu katledilmesini gösterdi. Bu iki saldırının da beyaz milliyetçilerin ellerinde gerçekleştiğini hatırlatan Zine, Kanada’da İslam karşıtı faaliyetleri olan yaklaşık 300 aşırı sağcı ve beyaz milliyetçisi grup olduğunu ifade etti. (www.trthaber.com 25/10/2022).

Yorum:  

Allahu Teala şöyle buyurmuştur: يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا لَا تَتَّخِذُوا بِطَانَةً مِنْ دُونِكُمْ لَا يَأْلُونَكُمْ خَبَالًاۜ وَدُّوا مَا عَنِتُّمْۚ قَدْ بَدَتِ الْبَغْضَٓاءُ مِنْ اَفْوَاهِهِمْۚ وَمَا تُخْف۪ي صُدُورُهُمْ اَكْبَرُۜ “Ey iman edenler! Kendi dışınızdakileri sırdaş edinmeyin. Çünkü onlar size fenalık etmekten asla geri durmazlar, hep sıkıntıya düşmenizi isterler. Gerçekten, kin ve düşmanlıkları ağızlarından (dökülen sözlerinden) belli olmaktadır. Kalplerinde sakladıkları (düşmanlıkları) ise daha büyüktür.” [Ali İmran 118]

Öncelikle şunu belirtmek isterim ki; başta sömürgeci kafir Amerika olmak üzere tüm kafir Batı ülkelerinin İslam karşıtlığını bir endüstri haline getirmeleri ve İslam’ı çarpıtmak adına milyonlarca dolar harcamaları, onlarda, İslam’ın kaçınılmaz olarak iktidara geleceğine ve İslam’ın hakim olmasıyla birlikte kendi tahtlarının yerle yeksan olacağına dair bir kanaat oluşturduğunu göstermektedir. Şayet böyle bir kanaat oluşmamış olsaydı, İslam’ı yanlış lanse ettirmek için neden bu kadar büyük miktarlarda harcama yapıp mücadele etsinler ki?!  Aslında kafir ülkelerin bu girişimleri, küfür ve İslam arasındaki doğal çatışmanın bir sonucu olup bu çatışma, dünya döndüğü sürece devam edecektir. Zira bu, Allah Subhanehu’nun sünnetullahıdır. Çünkü İmtihan dünyasında; hak ve bâtıl, hidayet ve dalâlet, iman ve küfür, ihlas ve nifak, tevhid ve şirk, salah ve fesat, şükür ve nankörlük şeklinde ikiye ayrılmış mefhumlar olup daima onların müntesipleri ve tâbileri var olmuştur ve olmaya da devam edecektir. Bu durum, İslam akidesine iman eden herkes tarafından bilinen bir husustur. Dolayısıyla benim burada üzerinde durmak istediğim iki husus vardır;

Birincisi: Amerika’nın İslam karşıtlığı, raporda belirtildiği üzere sadece finansman sağlayarak Müslümanların İslami bakış açılarını çarpıtmakla sınırlı değildir. Bilakis kafir Amerika ve Batı bunu, Müslümanları katletmek, takip etmek, yerinden etmek ve yeraltı ve yerüstü zenginliklerini çalmak yoluyla bizzat fiili olarak da gerçekleştirmektedir. Nitekim bunun en canlı kanıtı Amerika’nın başını çektiği kafir Batı’nın, yakın tarihte Yemen, Filistin, Suriye, Irak, Mısır, Sudan, Cezayir ve Somali gibi tüm İslam dünyasında gerçekleştirdiği katliam ve zulümlerdir. Ve bu uzak yakın hiç kimse için bir sır değildir.

İkincisi: Raporda da belirtildiği gibi İslam karşıtlığının, özellikle İslam beldeleri olmak üzere tüm dünyaya pazarlanması ve buradaki medya, yerel kuruluşlar ve siyasilerin, hiç Allah’tan korkmadan az bir dünya malı karşılığında bu İslam karşıtlığı sektörüne canla başla yardım etmeleridir. Nitekim İslam dünyasındaki ajan yöneticilerin, faizden zinaya, küfür hükümlerinden kafirleri dost edinmeye ve daha birçoklarına kadar Allah’ın haram kıldığı tüm eylemleri bizzat uygulamaları ve medyanın da gece gündüz bunların propagandasını yapması bunun en iyi kanıtıdır.

Çok üzücü ve elem verici olan ise, sömürgeci kafir Batı’nın, açık ve net bir şekilde batıl davaları uğruna İslam’a yönelik bu kadar kültürel çarpıtma kampanyalarına karşı, özellikle Müslümanların orduları olmak üzere İslam ümmetinin evlatlarının harekete geçip İslam’ın bir devlette vücut bulması ve onun şanının yücelmesi için canla başla çalışmaktan geri durmalarıdır. Oysa sömürgeci kafirlerin İslam karşıtlığını tüm boyutları ve detayları ile ifşa edip İslam ümmetine İslam’ın devlet projesini sunan ve İkinci Raşidi Hilafet’in kurulması için bıkıp usanmadan çalışan Hizb-ut Tahrir’e destek vermiş olsalardı bir daha bu tür raporlar okumak zorunda kalmayacaklardı. Zira o zaman sömürgeci kafirler, değil İslam karşıtlığını bir endüstri haline getirmek bunu akıllarının ucundan dahi geçiremeyeceklerdir. Nitekim Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Medine’de ilk İslam Devleti’ni kurmasından sömürgeci kafirlerin İslam Devleti’ni yıkmasına kadarki tarihi süreç bunun en iyi kanıtıdır. وَيَوْمَئِذٍ يَفْرَحُ الْمُؤْمِنُونَİşte o gün müminler de Allah’ın yardımıyla sevineceklerdir.” [Rum 4]     

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Ramazan Ebu Furkan

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER