- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Katar'daki Dünya Kupası: Tarihi Bir Rezalettir!
Haber:
Birkaç gün içinde Danimarka milli futbol takımı, 2022 Dünya Kupası’nda Danimarka'yı temsil etmek için Katar’a gidecek. Nitekim Danimarkalı sporcular, Katar’daki rejimden memnuniyetsizliğini ifade eden ve Danimarka’nın bir cenazeye katılacağını belirten yas kadrosunu simgeleyen siyah takım elbiselerle oynayacaklar.
Bunun arkasındaki temel mantık, insan haklarını ihlal eden, cinsel ifadeyi kısıtlayan ve göçmen işçilere kötü davranan bir ülkeyi desteklemenizin imkânsız olmasıdır. Ancak tüm uygun ülkeler, siyasi temsille bile olsa katılırlar.
Yorum:
Birkaç ay boyunca ev sahibi ülke olarak Katar’ın seçilmesiyle ilgili tartışmalar alevlendi, Avrupa’daki birçok politikacı Katar’ı sert bir şekilde eleştirdiler, özellikle son zamanlarda eşcinselleri savunmak için son turda boykot çağrısında bulundular ve Danimarka devlet televizyonu DR, Kültür Bakanı’nın yönlendirmeleriyle Dünya Kupası’nın yozlaşmış ve vahşi tarafını gösteren bir belgesel yayınladı. Nitekim 2019’da Rusya’da Dünya Kupası yapıldığında, stadyum çalışanları içler acısı koşullara maruz bırakılsa da ve Suriye’de Rus askerleri tarafından masum insanların öldürülmesine ve bombalanmasına neden olsa da bu protestoları ve belgeselleri görmek çok zordu ve sporun siyasete karıştırılmaması gerektiğini söylediler. Bugün ise Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmesi nedeniyle Dünya Kupası’na katılması yasaklandı.
Katar’ın göçmen işçileri sömüren ve onları 6.500’den fazla insanın ölümüne yol açan modern kölelik altında tutan diktatör bir devlet olduğu noktasında bir şüphe yoktur. Ancak Danimarka’nın kendisiyle siyasi ilişkiler ve ticari ilişkiler kurduğu bir diktatörlük olduğu gibi ayrıca Danimarka hükümeti, elleri masum Müslümanların kanını akıtan Hindistan kasabı Modi ile de iş birliği yapmıştır. Dolayısıyla aynı şey, işgal altındaki Filistin topraklarındaki “Ortadoğu'nun tek demokrasisi” hakkında da söylenebilir. O halde protestolar ve boykot konuşmaları hani nerede?! Yoksa insan hakları sadece eşcinseller ve Ukraynalılar için mi geçerlidir?!
Danimarka’da, Suriyeli mültecilere uygulanan insanlık dışı politikadan etkilenmemeleri için Ukraynalı mülteciler için özel yasalar çıkarıldı. Bu arada Danimarka, Katar’daki göçmen işçilerle ilgili adalet duygusunu buldu ancak mültecilerin Suriye’deki diktatöre teslim edildiği politikasında böyle bir şey yoktu!
Dünya Kupası’na Katar’ın ev sahipliği yapması birçok yönden tarihi bir rezalettir. Zira bu, 200 milyar ABD dolarından fazlaya mal oldu ki bu da küresel yoksulluğu ortadan kaldırmak için fazlasıyla yeterlidir! Ayrıca rejim, İslam ümmetine ait devasa petrol gelirlerini, şiddetli kriz zamanlarında nüfus yoksulluk içinde boğulurken kendi propagandasını yapmak için kullanıyor.
Kibirli ve ikiyüzlü Batı ahlak polisinin Katar’ı suçlamaya hiçbir hakkı yoktur. Zira sömürgeciliğin kanında boğulan Batı, despot rejimlere silah satıyor, Afganistan ve Irak’ta ölüm ve yıkıma neden oluyor. Bu yüzden onun, diğer ülkelere insan yaşamının kutsallığı hakkında ders vermeye hakkı yoktur.
Bu ikiyüzlülüğün ve çifte standardın zirvesidir. Dolayısıyla bu, Şeytani boynuzlarını örttükleri sırada bölgelerde yıldızlarını parlatmak gibidir!
Dünyanın, ayrımcılık ve ikiyüzlülük olmaksızın tutarlı ve sabit bir ahlak ve insanlığı uygulayan ideolojik bir alternatife ihtiyacı vardır. Kapitalizmin çifte standardının tek alternatifi, faydacılığı ve menfaati kutsallaştırmayan, dahası Allahu Teala’nın indirdiği hükümleri olan ve Hilafet Devleti’nin olduğu İslam Devleti’nin siyasetlerinde vücut bulan doğru İslami bir ahlaktır. وَمِمَّنْ خَلَقْنَا أُمَّةٌ يَهْدُونَ بِالْحَقِّ وَبِهِ يَعْدِلُونَ “Yarattıklarımızdan, daima hakka ileten ve adaleti hak ile yerine getiren bir ümmet bulunur.” [Araf 181]
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
İbrahim Atraş