- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Amerika ve Ajanlarının Sudan’da Çatışma Başladığındaki Tutumları İle Öldürme, Harap Etme ve Yıkımdan Sonraki Bugünkü Tutumları!
Haber:
ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken ve İngiltere Dışişleri Bakanı James Cleverly, Pazartesi günü Japonya'nın Karuizawa bölgesinde düzenlenen G7 Dışişleri Bakanları toplantısında, Sudanlı generallere çatışmayı durdurma çağrısında bulundular.(Bloomberg Ajansı, 01/05/2023)
Yorum:
15 Nisan 2023 tarihinde el-Burhan liderliğindeki Sudan Silahlı Kuvvetleri ile Muhammed Hamdan Dagalo "Hemedti" liderliğindeki Hızlı Destek Güçleri arasında savaş başladığında,ABD Dışişleri Bakanı hızla Sudan’da olup bitenlerin bir iç mesele olduğunu söylemiş ve asıl olarak Amerika’nın Sudan’daki nüfuzunu sürdürme çıkarlarına hizmet eden savaşın sona erdirilmesi çağrısında bulunmamıştı. Ordunun, Hızlı Destek Güçlerinin ve güvenlik güçlerinin, gerçek gücün İngilizlerin elinde olmasını sağlayan sivil yönetime tabi kılınmasını öngören nihai anlaşmanın imzalanmasıyla tehdit edilen işte bu nüfuzdur. Bu nedenle Amerika’nın bugün olduğu gibi savaş üreterek bile olsa İngiltere'nin önünü kesmesi gerekiyordu. Bu yüzden Amerika ve ajanları bölgede keyiflerine göre hareket ettiler; nitekim çatışmanın başlangıcında Mısır’ın Sisi’si, “Sudan’da yaşananların bir iç mesele olduğunu ve hiç kimsenin müdahale etmemesi gerektiğini” söyledi. Aynı şekilde geri kalan ajanlar da, savaşın durması talebinde bulunmaksızın, çekingen bir şekilde davranarak endişe duymakla yetindiler.
Yüzlerce kişinin ölmesinin, binlercesinin yaralanmasının, altyapının yıkılmasının, hayatın aksamasının, insanların evlerinden edilmesinin ve onları ölüm, açlık ve hastalıkların kuşatmasının ardından, evet bunca yıkımın ardından Amerika ve ajanları, savaşı durdurmaktan ve müzakere etmekten bahsetmeye başladılar. İşte Arap Birliği devreye giriyor ve Sudan’da şiddetin koşulsuz olarak derhal durdurulması ve çözüm çabaları için bir fırsatın verilmesi gerektiğini söylüyor. Aynı şekilde Suudi Arabistan da sükûnet ve ulusal çıkarların önceliği çağrısını yinelediğini söyledi ve diğer ajanlar da efendileri Amerika’nın söylediğinin aynısını söylediler.
Hakeza her bir yerdeki Müslümanların yöneticileri, özellikle yöneticiler ve siyasilerden oluşan ajanlarının ülkemizdeki komplolarını yürüttüğü ve sayesinde Müslümanların yeteneklerini ve servetlerini kontrol altına aldığı (yaratıcı kaosu) isteyen ve söyleyen Amerika olmak üzere sömürgeci kâfirlerin elindeki kuklalardır. La havle vela kuvvete illa billah.
Ey muhlis subaylar ve ey Silahlı Kuvvetler ve Hızlı Destek Güçleri askerleri; kanınız noktasında Allah’tan korkun ve ajan liderlerinizin durumunu tersine çevirin; zira yaratıcıya isyanda yaratılana itaat yoktur. O halde sömürgeci kâfirlerin ve ajanlarının emellerinin yakıtları olmayın, aksine Allah’ın yardımcıları olun ve Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafeti kurması için Hizb-ut Tahrir’e nusret verin. Zira Hilafet, Müslümanların kanlarının dökülmesini engelleyecek, onların ülkelerini, canlarını ve mallarını koruyacak, sömürgeci kâfirin ellerini koparacak, dahası onların bizlere yaptıkları gibi harap edip yıkmak için değil, aksine hidayeti yaymak ve onları küfrün karanlıklarından İslam’ın nuruna kavuşturmak için sömürgeci kâfiri kendi ülkesinde istila edecektir.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
İbrahim Osman (Ebu Halil) - Sudan