Haber-Yorum

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kararı ile Vergi Oranlarında Yapılan Artış Zulmün Katmerlisidir!

Haber:

Vergi ve harç oranlarında yüksek artışlara yol açan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi 7 Temmuz 2023 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdi.

Yorum:

Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından seçim sonrası görevlendirilen ve adeta bir kurtarıcı olarak takdim edilen Mehmet Şimşek başkanlığındaki ekonomi yönetiminin öncelikli hedefleri arasında her geçen gün daha da kötüye giden Türkiye ekonomisini toparlayabilmek ve sürekli artan bütçe açıkları ile bozulan mali disiplini yeniden sağlamak yer alıyor.

Bu amaçla gelir vergisinde, kurumlar vergisinde, başta akaryakıt olmak üzere özel tüketim vergilerinde ve KDV oranlarında yüksek artışlar yapıldı.

Bunların yanı sıra ek motorlu taşıtlar vergisi getirildi, harç oranları yükseltildi.

Bütçe gelirlerini artırmak amacıyla yapılan bu vergi artışları özellikle ülke nüfusunun büyük bölümünü oluşturan dar gelirli halkın alım gücünde ciddi bir kaybın yaşanmasına yol açtı.

Zaten yoksulluk ve açlık sınırının altında gelir düzeyine sahip toplum kesimleri özellikle KDV gibi ya da akaryakıttan alınan özel tüketim vergileri gibi tüketimden alınan vergiler nedeniyle tamamen açlık ve yoksulluğa itilmiş oldu.

Tüketimden alınan vergiler, verginin bütün ülke nüfusuna yayılması anlamına geliyor.

8 yaşındaki bir çocuk babasının verdiği harçlık ile alışveriş yaptığında, yaşlı ve muhtaç bir kadın ya da geliri olmayan işsiz insanlar ya da emekliler alışveriş yaptıklarında KDV ve diğer tüketimden alınan vergileri ödemek zorundalar.

Özetle Cumhurbaşkanı Erdoğan iktidarı geliri olmayan açlık ve yoksulluk sınırının altında yaşayan insanların dahi elindeki üç beş kuruşa göz dikmiş durumda.

İşte bu zulmün katmerlisidir.

Bu büyük zulmün daha da büyüğü ise açlık sınırının altında yaşayan insanlardan alınan vergilerin bir kısmının faiz olarak bütçeden sermaye sahiplerine ve zenginlere aktarılmasıdır.

İslam’a göre halkın tamamından alınan KDV ve özel tüketim vergileri gibi daimî vergiler haramdır.

Devlet ihtiyaçlarını karşılayamayacak bir duruma düşerse o zaman ihtiyaçlarını karşılayabilecek gelirden daha fazla gelire sahip olan Müslümanlardan vergi alabilir.

Vergi devletin harcamaları için ihtiyaç duyulan miktar kadar alınır. Vergi alınırken halkın ihtiyaçları ve ödeme gücü göz önünde bulundurulur. İhtiyaç duyulan gelirden vergi alınmaz, sadece gelirden değil ihtiyaç fazlası gelirden vergi alınır.

Bugün de devlet bunu yapabilir. Sadece gelir sahibi olan insanların ihtiyaç fazlası gelirlerinden vergi alabilir. Ayrıca kamudaki israfı, gereksiz ve lüks harcamaları engelleyebilir ve yolsuzlukları da önleyebilir ise halkın tamamından vergi almasına gerek kalmaz.

Çözüm vardır ve çözüm İslam’dadır. Ancak bu çözümü uygulayabilmek için gerçekten halkını düşünen samimi yöneticilere ve güçlü bir iradeye ihtiyaç vardır. Mevcut iktidar ve mevcut muhalefet bu samimiyet ve iradeden yoksundur.

Yoksunluğun da ötesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan iktidarı, her şeyi bilen ve hükmedenlerin en hayırlısı olan Âlemlerin Rabbinden gelen en hayırlı çözüm yerine sömürgeci kâfir Batı’nın sürekli kriz üreten çözümlerini tercih etmektedir.

Öyleyse yapılması gereken şahısları değil zulüm kaynağı olan bu sistemi değiştirmektir.

Çözüm ise kuşkusuz İslam İktisat Nizamında ve bu nizamı hayata geçirecek olan Raşidi Hilafetin yeniden tesisindedir.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Remzi Özer