Haber-Yorum

Rusya’da İslami Bankacılık Hizmetlerinin Başlatılması

Haber:

TASS Ajansı 1 Eylül’de, şunu belirten bir haber yayınladı: “1 Eylül’den itibaren ülkenin dört bölgesinde, finansal ortaklıkları harekete geçiren hizmetler denemesi başlatılacaktır.” Bunun anlamı; ülke düzeyinde İslami bankacılık hizmetlerinin denenmesidir ki bu da şeriatın hükümlerine uygun finansal hizmetler grubundan ibaret olacaktır.”

Bu finansal hizmetlerin kabul edileceğine dair hiçbir şüphenin bulunmadığı deneyime dört ülke katılıyor. Bu ülkeler ise şunlardır: Dağıstan, Çeçenistan, Başkurdistan ve Tataristan. Deneme süresi ise 3 yıl olacaktır.

Yorum:

Kanun tasarısının ekinde mevcut deneyim hakkında şöyle geçmektedir; “Ülke ekonomisini ve ticaretini geliştirmek ve İslam Ülkeleri Örgütü’ne üye ülkelerden yabancı finansörleri çekmek için çalışacaktır ki bu, yaptırımların artması durumunda öneli olan bir husustur.” Ayrıca Devlet Duması Mali Politikalar Komite Başkanı Anatoly Aksakov, yasanın finansörlerin fonlarından 14 milyar Dolar toplanmasına imkân sağlayacağı eklemesinde bulundu.

Dolayısıyla Batı’nın, Rusya’nın Ukrayna’daki savaşıyla başlayan Rusya ekonomisine yönelik yaptırım baskısı, Moskova’yı herhangi bir finansman elde edebilmek için alternatifler aramaya zorladı.

Burada şunu belirtmek gerekir ki; Rusya’nın ekonomik umutları birinci derecede, Batı’nın Çin’e yönelik tutumu nedeniyle Rusya’dan hidrokarbon alımının hacmini ve bunun çeşitli taraflar arasındaki dağılımını artırmayan Çin ile bağlantılıdır.

Sonuç olarak Rusya’nın finansörlere ulaşma arayışı onu, malların Batı’dan gelmesi yerine Rusya’ya ulaşmasını sağlamak amacıyla Müslüman ülkelerden ve onların şirketlerinden Rus ekonomisine para pompalamak için sözde İslami bankacılık deneyimine baş vurmaya sevk etti.

Rusya, gücünü güvence altına almak için hidrokarbon satışından elde ettiği imkanların büyük bir kısmını kullandı ki neredeyse kendi başına hiçbir şey üretmiyor; ayrıca Federal Konsey sözcüsü Valentin Matvienko, Rusya’nın artık çivi bile üretemediğini, bunun da Rubleyi zayıflattığını, bunun nedeninin Rusya’da üretimin olmadığını, bu yüzden büyük miktarlarda mal ithal etmek zorunda kalındığını, bu malların bedelinin ürün sahibinin razı olduğu para ile ödendiğini ve bunun da ihracatı zayıflattığını ifade etmiştir.

Böylece Rusya, gerek paraya erişim gerekse genel olarak sorunun çözümüne yönelik girişimlerinde bir çıkmaza girmiş durumdadır. Bu nedenle doğal kaynaklarının satışına yönelik yaptırımların kaldırılması için nihayetinde Batı ile anlaşmaya başvuracak ve ekonomisini kaçınılmaz çöküşten ancak bu şekilde kurtarabilecektir.

Dağıstan, Çeçenistan, Başkurdistan ve Tataristan Müslümanları ile Rusya’nın işgal ettiği diğer bölge halklarına gelince; onların helal muamelatlara, dahası tamamen şeriatın hükümlerine dönmeye ihtiyaçları vardır; Allah’ın izniyle bu konu kaçınılmaz olarak gerçekleşecek ve bu da Rusya ekonomisinin çöküşüne yol açacaktır.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Ali Ebu Eyyub