- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Rohingya Müslümanlarının Acıları Devam Ediyor!
Haber:
Yerel bir yetkili, Rohingya mültecilerini taşıyan bir teknenin Cumartesi günü Endonezya’nın en batı bölgelerinden birinin kıyısından kilometrelerce uzakta görüldüğünü ve bu hafta başında kıyıya demir atmasının ve göçmenlerin inmesinin engellenmesinin ardından tekrar denize açılmaya zorlandığını ifade etti.Burma’da zulüm gören azınlıktan yaklaşık 250 göçmeni taşıyan tekne Perşembe günü Açe bölgesi açıklarına geldi ancak bölge sakinleri göçmenlerin karaya çıkmasına izin vermediler.
Susento şöyle dedi: “(Tekneye) yanaşma izni vermek bizim yetkimiz dahilinde değildir. Daha önceki vakalarda olduğu gibi yerel yönetim, kıyı topluluğu ve Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği ile iş birliği yaparak konuyu devralmıştır.”
BM ajansı, 2022'de iki binden fazla Rohingyalının Güneydoğu Asya ülkelerine ulaşmaya çalıştıklarına ve geçen yıl yaklaşık 200 kişinin kaybolduklarına veya tehlikeli deniz geçitlerini geçerken öldüklerine inanıyor. (En-Nahar El-Arabi)
Yorum:
Binlerce Rohingyalı Müslüman, Myanmar hükümeti tarafından ölüme, tecavüze ve etnik temizliğe maruz kaldıklarından dolayı her yıl hayatlarını riske atarak, genellikle çürük teknelerle uzun ve tehlikeli bir deniz yolculuğu yaparak Malezya ya da Endonezya’ya ulaşmaya çalışıyor. Nitekim Bangladeş'e kaçmayı başaranlar, yaşamaya elverişli olmayan toplama kamplarında mahsur kaldıkları gibi açlığın ve kovuşturmaların acısını çekmektedirler.
Tüm bu koşullar ve diğerleri, birçok Rohingyalının bu kamplardan deniz yoluyla kaçarak özellikle Malezya ve Endonezya’ya göç etme girişimlerine yol açtı ancak bu ülkeler onların girmesine izin vermediler ve onları boğularak ölmeye terk ettiler!
Gözetici bir devletin ve İslam ümmetinin kalkanı olan bir İmamın yokluğunda Müslümanlar, her yerde sıkıntı, zulüm ve zillet içinde yaşıyorlar… Rohingyalı Müslümanların acıları, her zaman yenilenip devam eden kadim acıların çarpıcı bir örneğidir.Çocukların, kadınların ve savunmasız insanların öldürülmesi ve ülkenin yok edilmesi gibi şu anda Filistin’de yaşananlar, Müslümanların çeşitli bölgelerde yaşadığı zulüm ve baskının boyutunu teyit ediyor.
Allah’ın izniyle yakında kurulacak olan Hilafet, sadece Müslümanların hayatını ve onurunu korumakla kalmayacak aynı zamanda dünya çapında zulme uğrayan herkes için de bir sığınak olacaktır. 1492’de Osmanlı Halifesi II. Bayezid, İspanya’da zulüm gören ve sınır dışı edilen Yahudilere kapıyı açarak onları İslam toplumuna entegre edip şunu ilan etmişti: “Her kim Müslümanların emanında yaşamak isterse, Hilafet Devleti’ne girebilir ve orada huzur içinde yaşayabilir.”
Azim olan İslam ve onun hükümleri ve devleti işte böyledir.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Nezir İbn Salih – Tunus