- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Ateşkesten Sonra Ne Olacak Ey Müslüman Orduları!
Haber:
Gazze Şeridi’nde dört günlük ateşkes başlıyor ve yardım kamyonları Mısır sınır kapısından Gazze Şeridi’ne giriyor.
Yorum:
Geçtiğimiz 7 Ekim’den bu yana Yahudi varlığı Gazze’de yıkıcı bir savaş yürütüyor;Perşembe akşamı itibarıyla geride 10.000’den fazlası çocuk ve kadın olmak üzere 14.854'ten fazla şehit bırakırken 7.000’e yakın kişi hâlâ kayıp ve yaralı sayısı ise 36.000’i aşmıştır.
Bütün bu kanlardan ve bütün bu canlardan bir tanesi bile, Allah katında Kâbe’nin yıkılmasından daha değerlidir. Suçun ve yüzüstü bırakılanların etrafını saran iğrençliğin büyüklüğüne rağmen ümmetimiz içinde muktedir olan kitleler hala sessiz kalıp kendi kabuklarına çekilmiş durumdalar!
Ey Müslümanlar, ateşkesten dolayı mutlu oldunuz mu?! Ey Müslüman orduların subayları, vicdan azabınızı hafiflettiniz mi? Yardımlar ve yemek pişirme gazları, ince kalplerinizdeki ağırlığı giderdi mi?!
Çok sevinmeyin, aksine kendi adınıza ağlayın. Ama Gazze için ağlamayın; zira Gazze dimdik ayakta olup Allah’ın sayesinde yaralarını sarmakta ve halkı da Ribat sınırlarında kararlı bir şekilde durmakta olup başlarına gelen büyük sıkıntıların karşılığını sadece Allah’tan beklemektedirler; peki ya siz? Bizleri terk ettiğiniz için ağlayın ve bize yardım etme konusundaki ihmalinizden dolayı kalpleriniz kan ağlasın.
Bizler su ve ilaç beklemiyoruz, un ve yakıt da istemiyoruz… Bizler, mücahitlerin saldırılarıyla Yahudileri bombalarken toplarınızın ve helikopterlerinizin gürültüsünü işitmek istiyoruz; bizler, Filistin’e özgürler olarak girdiğinizde tekbirlerinizi işitmeyi özlüyoruz… İşte bundan sonra açları doyurmak, çıplakları giydirmek ve ülkemizi eskisinden daha iyi bir şekilde inşa etmek için el ele çalışacağız.
Bu ateşkes mücahitlerin gücü sayesinde empoze edildi ancak bunun ardından düşman bize vahşi bir şekilde davranmak için geri dönecek ve geçtiğimiz günler boyunca yaptığı gibi Batı Şeria’ya zorbalık edecek ve tüm Filistin’i kasıp kavuracaktır. Bu yüzden ateşkes köklü bir çözüm olmadığı gibi yerine getirdiğiniz ve iyi yaptığınızı sandığınız bir görev de değildir! Bundan dolayı Filistin’e karşı göreviniz, gıda ve yakacak temin etmek değil onu kurtarmanızdır!
Ey Müslüman alimler sizin vacibiniz, yöneticilerinizin yüzlerine hakkı haykırmak, onların bize yönelik komplolarını ifşa etmek ve el-İzz İbn Abdüsselam’ın yaptığı gibi ve Selahaddin’in daha önce Mısır ve Şam’ı birleştirerek yaptığı gibi tahtları devirsinler, sınırları açsınlar ve Filistin’i kurtarmak için harekete geçsinler diye orduların nefislerinde cihat kıvılcımını tutuşturmaktır…
Mısır silahlı kuvvetlerinin, bu canavar varlığa son vermeye muktedir oldukları halde Yahudilerin kontrolünde yardımların girmesi için sınırı açmakla yetinmesi utanç vericidir! Ürdün ordusunun, sınırları kırmaya ve işgale son vermeye muktedir olduğu halde hastanelere yardımlar bırakmaktan dolayı mutlu olması utanç vericidir!
Peki ordular, kendilerini ajan yöneticilere ipotek ederek daha ne zamana kadar konuşlanmış bir şekilde kalmaya devam edecekler?! Daha ne zaman kadar mazlumları, şehitleri ve kayıpları yardımsız bırakacaklar?!
أَلَمْ يَأْنِ لِلَّذِينَ آمَنُوا أَن تَخْشَعَ قُلُوبُهُمْ لِذِكْرِ اللهِ وَمَا نَزَلَ مِنَ الْحَقِّ وَلَا يَكُونُوا كَالَّذِينَ أُوتُوا الْكِتَابَ مِن قَبْلُ فَطَالَ عَلَيْهِمُ الْأَمَدُ فَقَسَتْ قُلُوبُهُمْ وَكَثِيرٌ مِّنْهُمْ فَاسِقُونَ “İman edenlerin Allah'ı anma ve O'ndan inen Kur'an sebebiyle kalplerinin ürpermesi zamanı daha gelmedi mi? Onlar daha önce kendilerine kitap verilenler gibi olmasınlar. Onların üzerinden uzun zaman geçti de kalpleri katılaştı. Onlardan birçoğu da yoldan çıkmış kimselerdir.” [Hadid 16]
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Beyan Cemal