- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Sonunda Ellerini Dinlendirmek İçin, Ellerini Onun Boğazından Çekti!
Haber:
“İsrail” sözde hükümeti ile Hamas hareketi arasındaki geçici ateşkes Cuma sabahı itibarıyla yürürlüğe girdi ve dört gün boyunca devam edecek.
Muhabirimiz, “İsrail’in” Gazze Şeridi’ni 48 gün boyunca aralıksız bombalamasının ardından doğu Deyr el-Balah, Han Yunus ve Refah’ta yaşayan binlerce Filistinlinin evlerine doğru yola çıktıklarını bildirdi.
Hamas, savaşın 4 gün süreyle durdurulması, Tel Aviv’in “İsrail” hapishanelerindeki 150 Filistinli kadın ve çocuğun serbest bırakması ve Gazze’ye insani yardımın artırılması karşılığında 50 “İsraillinin” serbest bırakılması konusunda anlaşmaya varıldığını duyurdu. (Rusya El-Yevm, 24/11/2023)
Yorum:
Sonunda ellerini dinlendirmek için, ellerini onun boğazından çekti! Sisi’nin, şimdi bu ateşkesle yaptığı şey işte budur; zira Gazze’ye merhamet etmek için değil, kendi ellerini dinlendirmek için ellerini Gazze’deki halkımızın boğazından çekmiştir. Çünkü Gazze’ye yönelik bu saldırı sırasında kamuoyunda Sisi ve rejimine yönelik baskı ve öfke artmıştı. Zira Sisi, Gazze düşmanlarının pençesinden kaçmasın diye kuşatmanın tamamlanmasının ve sıkılaştırılmasının doğrudan bir parçası olmuştur.
Allah Sisi’ye, ölümcül bir doz verdi
Parmakları kesildikten sonra elleri felç oldu
Siyonistlerin ve Amerika’nın, şu an Gazze’deki bu kısa ateşkesle yaptıkları şey işte budur; zira bu şekilde onlar, baskıları, zorbalıkları ve zulümleriyle boğazlarını sıkmalarına rağmen Allah’ın izniyle direnmeye, mücadele etmeye, kenetlenmeye ve yaşamaya devam eden Gazze’deki boğuculuğun şiddetinden yorulan ellerini dinlendiriyorlar.Ancak Amerika, Siyonistler ve Sisi arasındaki fark, Sisi’nin en büyük Müslüman Arap ülkesinin başkanı olmasıdır. Amerika ve Yahudi varlığına gelince; onların ümmetin düşmanları oldukları açık ve net bir şekilde bilinmektedir.
Öte yandan o ikisi (Amerika ve Siyonistler), dört günlük sürenin sona ermesinin ardından yeniden Gazze’ye saldırmak amacıyla güçlerini yeniden elde etmek için ellerini ve parmaklarını dinlendiriyorlar. Ama Gazze’ye boyun eğdirmek ve onu ehlileştirmek amacıyla onu yeniden boğmak için bunu, daha büyük bir güçle, daha büyük bir vahşetle ve daha büyük bir zulümle yapacaklar. Şayet reddederse, bu kez Gazze yok edilip tamamen ortadan kaldırılacaktır.
Birisi Sisi’nin görevlendirilmiş bir köle olduğunu, onun elinde hiçbir şey olmadığını, aksine onun sadece Amerika’nın Gazze’yi boğması ve kapıyı kapatması için emir verdiği, sonra ona tekrar elini boğazından çekmesini ve yeniden kapıyı açmasını emrettiği bir kapıcı olduğunu söylüyor; bu yüzden Sisi, Gazze’deki savaşın bir ortağı değil, bunu yapmaya mecbur olan bir kişidir!
Sisi’nin Amerika’nın kapıcısı olduğu, isteyerek veya istemeyerek Gazze’yi boğduğu doğrudur; peki onun kurbanın boğazını boğarken gözyaşı dökmesi veya bıçağı boğazına dayayıp onu katletmesi kurban açısından ne fark eder ki? Zira kurban, kendisini katleden kişinin üzgün ya da mutlu olduğunu bildiğinde kendisini rahat mı hissedecek?! Dolayısıyla onların hepsi suç ortakları oldukları gibi hepsi de suçlu katillerdir; ayrıca Gazze’nin boğulduğu sırada Yahudi varlığına yakıt ve erzak temin etmeye devam eden Ürdün Kralı, Erdoğan ve Emirliklerin yöneticisi de bunun ortaklarıdırlar. Bu ise Türkiye ve medya kaynakları tarafından belgelenmiş olup daha iki gün önce Türkiye parlamentosu, miktar ve kalitesinde hiçbir değişim olmaksızın malların Siyonist varlığa nakledilmeye devam etmesini onaylamıştır!
Dolayısıyla onların hepsi Gazze’yi boğuyorlar; çünkü Gazze direniyor, direnecek ve Allah’ın izniyle direnişi şiddetlenecektir. Arap ve Müslüman varlıkların çoğu ise normalleşmek istedikleri gibi direnişin son nurunu da söndürmek istiyorlar. يُرِيدُونَ أَن يُطْفِؤُواْ نُورَ اللهِ بِأَفْوَاهِهِمْ وَيَأْبَى اللهُ إِلاَّ أَن يُتِمَّ نُورَهُ وَلَوْ كَرِهَ الْكَافِرُونَ “Allah’ın nurunu ağızlarıyla söndürmek istiyorlar. Kâfirler istemese de Allah nurunu mutlaka tamamlayacaktır.” [Tevbe 32]
Biz burada tekfir etme sadedinde değiliz; ama en azından onlar ajan ve haindir. Burada kastedilen, bu ajanların, alçakların ve hainlerin arkasında duranların, Arap ve Müslüman ülkelerimizde Allah’ın dinine ve mümin direnişçilere karşı savaşan sömürgeci ve kafir ülkelerin ve bunların dışında ister doğrudan ister Sisi, ister İkinci Abdullah aracılığıyla olsun bugün Arap ve Müslüman yöneticilerden oluşan sömürgecinin birçok kölelerinin olduğudur!
Müslüman evlatlarımızdan oluşan ordular ise bu menfur suçu izlemeye devam ediyorlar ve suçun iğrençliğinin ve pisliğinin boyutuna rağmen kıllarını dahi kıpırdatmıyorlar. Orduların yöneticileri de Amerika ve Siyonistlere itaat ediyorlar, Rablerine isyan ediyorlar, kendilerine yardım etmesi için onlara çağrıda bulunan ümmetlerine sırtlarını dönüyorlar ancak ümmetlerinin çağrısına cevap vermiyorlar, sıkıntı içinde olanlara yardım etmiyorlar ve kıllarını dahi kıpırdatmıyorlar! Ama ne zaman kadar?!
Allah’ım Gazze’deki halkımıza yardım et, Allah’ım ateşkesi onlar için şifa, destek ve yardım haline getir, ey Aziz ve Kadir olan Allah’ım, fazlın sayesinde onu imanın, azmin, kuvvetin ve sebatın keskinleşmesi vesile kıl, Allah’ım Gazze’nin boğulmasına eliyle, parmağıyla, sözüyle, gıdasıyla ve parasıyla ortak olan herkesten intikam al, Allah'ım, onların hepsini helak et ve onlardan hiçbirini geride bırakma. Allah’ım, İslam ümmetine yardım edecek, onun dinini koruyacak ve her yerdeki mazlumlara yardım edecek Raşidi Hilafetin kurulmasını hazırla. Amin.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Dr. Memduh Ferec