- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber - Yorum
İngiltere’de Hizb-ut Tahrir’i Yasaklama Girişimi!
Haber:
Daily Mail, İngiliz İçişleri Bakanlığı’nın, “İslami” Hizb-ut Tahrir’in dosyasını incelemek ve onu yasaklı bir örgüt olarak sınıflandırma olasılıklarını değerlendirmek üzere memurlardan oluşan bir ekip görevlendirdiğini bildirdi.
Yorum:
Gazze’deki halkımızın yaşadığı acılar, Yahudiler tarafından karşı karşıya kaldıkları zulümler ve onların hak üzere sabit olup sebat göstermeleri ışığında dünya kamuoyunun İslam’a olan ilgisi ve onun hayattaki etkisi artmaya başladı; bu da dünyayı, Yahudilerin zulüm ve baskılarına karşı gösteriler yapmaya sevk etti ve Batı’nın Gazze’deki saldırısı ve keyfiliği konusunda Yahudi varlığına verdiği destek karşısında gösteriler tüm dünyaya yayıldı.
Hizb-ut Tahrir, Almanya, Hollanda ve aynı şekilde Ürdün gibi bazı ülkelerde faaliyetinin engellenmesine ve yasaklanmasına rağmen dünya çapında pek çok eylem ve gösteri düzenlemiş ve çeşitli bölgelerde de çağrılarda bulunmuştur. Aynı şekilde Hizbin, İngiltere’de de eylem ve gösterileri olmuştur. Nitekim Hizbin söylemlerinde taraflı ve ikiyüzlü olmadığı bilinmektedir; zira Hizb, Batı’nın gaspçı varlığa yönelik planlarını ve desteğini ifşa etmiş ve bu meselenin doğru ve tek çözümünü de ortaya koymuştur; dikkat edin bu çözümlerden biri de bu işgali ortadan kaldırmak, sömürgeciliğin boyunduruğundan kurtulmak, sömürgeciyi ülkemizden kovmak ve yardakçılarıyla birlikte sömürgeciyi mağlup etmektir. Doğal olarak bu Batı'nın hoşuna gitmemiştir; bu yüzden Almanya bu çağrıyı bahane ederek 2003’te halkların nefrete sürüklenmesi temelinde Hizbi yasaklanış ve onu Hollanda takip etmiştir; ayrıca 2005 yılında Tony Blair’in hükümeti, Hizbi İngiltere’de yasaklamak için bir gerekçe veya yasal bir çözüm bulmaya çalışmış ama bunu yapamamıştır; çünkü Hizb, kurulduğu günden Allah’ın izniyle hedefini gerçekleştirinceye kadar şiddete başvurmamış ve hedeflerini gerçekleştirmek için de sadece fikri çatışma ve siyasi mücadele yoluyla çalışmaktadır; Hizbin, kendisi için, yani İslami hayatı yeniden başlatmak için ortaya çıktığı gayesini gerçekleştirmeye yönelik çalışması işte budur.
Almanya, her vatandaşın şiddete başvurmadan düşünce ve siyasi faaliyet özgürlüğünü güvence altına alan temel yasayı (anayasa) es geçip mevcut yasayı da çarpıtarak Hizbi yasaklamak için özel tedbir içeren yeni ve ayrıntılı bir yasa tasarısı hazırladı ve “Antisemitizm” veya “İsrail’e” karşı fikri aşırılık bahanesiyle bu yasayı geçirdi; şu anda Hizbi yasaklamak için İngiltere’nin yapmaya veya incelemeye çalıştığı şey de işte budur. Rusya gibi bazı ülkeler de, yasaklamak için bir çıkış yolu veya bir gerekçe bulmak için Hizbin maddi eylemde bulunduğuna dair uydurma suçlamalara başvurmaktadır; çünkü Hizbin, taşımış olduğu fikir onlar için tehlikelidir ve ulaşmak istediği hedefe de yaklaşmıştır. Dolayısıyla onları endişelendiren ve başta övünüp durdukları sahte fikri, kişisel ve dini özgürlükler olmak üzere kendi yasalarına aykırı bu eylemleri yapmaya sevk eden şey işte budur!
Zanları boşa çıktı ve okları isabet etmedi; zira işler düşündüklerinden farklı gelişti, Müslümanlar her alanda ve her yerde İslam’ın bir yaşam biçimi olarak geri dönüşü için sloganlar atmaya başladıkları gibi Batı’daki insanlar da, İslam’ı kabul edip araştırmaya, kendilerini İslam’dan uzaklaştırmak, hatta insanları İslam’a düşman etmek için ne kadar saptırıcı fikirler verildiğini idrak etmeye başladılar.
وَيَمْكُرُونَ وَيَمْكُرُ اللهُ وَاللهُ خَيْرُ الْمَاكِرِينَ
“Onlar (sana) tuzak kurarlarken Allah da (onlara) tuzak kuruyordu. Çünkü Allah tuzak kuranların en iyisidir.” [Enfal 30]
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
M. Yusuf Seleme