Haber - Yorum

Ailesinden Biri Şahitlik Etti!

Haber:

Küresel borç krizi eşi görülmemiş boyutlara ulaşmış ve küresel ekonomiye korkutucu bir gölge düşürmüştür.Uluslararası Finans Enstitüsü’nün son raporuna göre, Aralık 2023 sonu itibarıyla küresel borç hacmi yaklaşık 307 trilyon Dolara ulaşmıştır. (El Cezire Net)

Yorum:

Geçtiğimiz Çarşamba günü Uluslararası Finans Enstitüsü verilerinin gösterdiği okumalar, küresel borcun yıllık bazda %33 arttığını ortaya koydu; zira 2022 yılının ikinci çeyreğinde 297,2 trilyon Dolar seviyesinden yükselen bu borçlar aşağıdaki şekilde dağıtıldı:

57,1 trilyon Dolar emlak borcu.
Finansal olmayan kuruluşlar için 90,2 trilyon Dolar.
87,3 trilyon Dolar devlet borcu.
719 trilyon Dolar finansal sektörün borcu.

Faiz oranlarının artması ve borç seviyelerinin yükselmesi, devletin faiz harcamalarının artmasına yol açarak iç borç baskısını artırıyor.

Bu, genel bir durgunluğa sevk edecek; bu da hükümet bütçelerinde açığın olmasına yol açacaktır; böylece vergilerin düzeyi artacak, insanların hayatları önemli ölçüde zorlaşacak, refah büyük ölçüde son bulacak ve üst düzeyde kemer sıkmaya doğru ilerleyecektir; bu, Batı halklarının hiç alışık olmadıkları bir durum olup bu da kitleleri geçim için sokaklara itecektir.

Gazze tufanından sonra Batı halkları ile yöneticileri arasında büyük bir boşluğun oluşması ve bu hükümetlerin çok yönlü yalancı oldukları halklarına karşı ifşa olması, bunların iddia ettikleri demokrasiden hiçbir şey taşımadıklarını göstermektedir; bu hükümetlerin işlerinin gözetilmesini önemsemediklerinden bahsetmiyorum bile. Dolayısıyla bu hükümetler, vergileri aldıkları ve bütçeyi hakların cebinden dengeledikleri sürece bir sorun yok; ancak bu durum Batı sokaklarında büyük ayaklanmaların olmasına yol açacak ve ileriki günlerde Batı baharını yaşayacağız; bu da bu kapitalist sistemin yapısını yıkacak ve gelecek yılki mali çöküşü kaçınılmaz olarak hızlandıracaktır. Dolayısıyla bu durum, bu ülkeleri kendi iç sorunlarıyla meşgul edecek ve çoğu ülkede aşırı sağın iktidara gelmesine yol açabilecektir. Bu da onların uluslararası kurallara uymamasına neden olacak, birlikleri ve varlıkları parçalanacak, uluslararası hukukta ve onun araçlarında çatlaklar oluşacaktır.

Bu, tarihte tekrarı olan bir örnektir; zira 1929 yılında Büyük Buhran’ın gelip sağ partilerin iktidara gelmesi, o dönemde İngiltere tarafından kurulan Milletler Cemiyeti’ne uyumun sağlanamamasına yol açmış ve bunun sonucunda da İkinci Dünya Savaşı çıkmıştı.

Bu durum, elinde sunabileceği ve onu sahada uygulayabileceği alternatif bir ideolojiye sahip olan kimse için, dünya halklarını kendisine çekmesi ve bu kapitalist dünya sisteminin tekerrür etmesine izin vermemesi için bulunmaz bir fırsattır.

Ey Müslümanlar, fırsat bir kez daha geldi; bu yüzden bundan istifade etmeye hazırlıklı olmamız gerektiği gibi sömürgeci tarafından kaybedilen haklarımızı, izzetimizi ve devletimizi de geri almaya hazır olmamız gerekmektedir. Bugün bizler bir sınavdan geçiyoruz; bu yüzden ümmetimizin meselelerine sımsıkı sarılıp İslami hayatı yeniden başlatmak için çalışmazsak, kapitalizm yeniden ayağa kalkacaktır. O halde çalışanlarla birlikte çalışan ve Allah’ın bizden olmamızı istediği şekilde olun. Zira Allahu Teala şöyle buyurmuştur:كُنْتُمْ خَيْرَ أُمَّةٍ أُخْرِجَتْ لِلنَّاسِ “Siz, insanlar için çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz.” [Al-i İmran 110]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Dareyn Eş-Şanti