- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber - Yorum
Bizi Özgürleştirmesi İçin Batı’yı ve Birleşmiş Milletleri Gözetip Durmayı Ne Zaman Bırakacağız?!
Haber:
Amerika Birleşik Devletleri Perşembe günü, Filistinlilerin Birleşmiş Milletlere tam üyeliğini reddetmek için Güvenlik Konseyi'ndeki (veto) yetkisini kullanarak Birleşmiş Milletler’in Filistin devletini tanımasını fiilen engelledi.(Reuters, 19 Nisan 2024)
Yorum:
ABD’nin Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilci Yardımcısı Robert Wood,Amerika’nın tutumunu şu sözlerle açıkladı: “ABD, iki devletli çözümü güçlü bir şekilde desteklemeye devam ediyor ve bu oylama, bir Filistin devletinin kurulmasına karşı çıktığı anlamına gelmiyor; bunun yerine, sadece taraflar arasında doğrudan müzakereler yoluyla iki devletli bir çözüme yol açacağının kabul edildiğini gösteriyor.” Yani gâsıp kabul edinceye kadar mazlum ve kovulmuş halkın hakkının engellenmesi demektir!
Üç gün önce Temsilciler Meclisi, (377 lehte, sadece 44 aleyhte oyla) “Nehirden denize kadar Filistin özgür olacak” sloganının Yahudi karşıtı bir slogan olduğuna ve kullanımının kınanması gerektiğine karar verdi.Filistin devletinin inkar edilmesi ve Filistin devleti çağrılarının temelde Yahudi karşıtlığı olarak yorumlanması, ABD’nin Gazze’deki tüm Filistinlilerin yaşamını yok etme ve soykırıma uğratma konusunda Yahudi varlığını desteklediği bir dönemde meydana geliyor. Görünüşte Filistin devletinin tam olarak tanınması gerekli bir husus olarak görünebilir; çünkü bu, Yahudi varlığının Gazze ve Batı Şeria’daki barbarca kanlı kampanyalarının önüne hukuki engeller koyacaktır.Ancak herhangi bir devletin hukuki koruması Batı Şeria ve Gazze Şeridi’nde bulunanlar için çok az bir koruma sağlayacaktır; zira Yahudi devleti, kendilerine göre sözde uluslararası yasalar koyan ve canları istediği zaman da kendilerini hukukun üstünde gören başta ABD olmak üzere kapitalist ülkeler için çok değerlidir.
“Nehirden denize kadar Filistin özgürleşecek” sloganına gelince; Müslümanların bunu reddetmesi gerekir; çünkü bu aldatıcı bir vehim olup Osmanlı Hilafet Devleti yıkıldıktan sonra sömürgeci güçlerin Müslüman ülkelere karşı işlediği korkunç ihlallerin pekiştirilmesini de artırmaktadır.
Özgürlük bir hayaldir; bugün Müslüman ülkelerde özgürlük hani nerede?Amerika Birleşik Devletleri veya onun Yahudi varlığı gibi paralı askerleri, Müslüman ülkelerin diledikleri herhangi bir bölümünü askeri olarak vurma özgürlüğüne sahiptir. Ayrıca onlar, Filistin devleti olma hayali kuran ağır sömürgeleştirilmiş topraklardan çok daha büyük ve kaynaklar açısından daha zengin olan Müslüman ülkelerin eğitim müfredatını, yasalarını, ekonomi politikalarını ve hükümetlerini şekillendiriyorlar. Şayet böyle bir şey mümkün olsaydı da, çevresindeki başarısız devletlerin hali gibi sömürgecilerin kaprislerinin rehinesi olacaktı.
Birleşmiş Milletler’de konuşulan devlet, sömürgeciler arasında kendi amaçlarına hizmet etmek ve Hilafet mefhumunu ortadan kaldırmak için yapılan Sykes-Picot Anlaşması çerçevesindedir.Eğer Müslümanlar, tüm Müslüman ülkelerin sömürgecilikten kurtulması ve sömürgecilerin Müslümanlar arasında çizdiği sınırların ortadan kalkması talebiyle ayağa kalkmazlarsa, ne Filistin ne de herhangi bir İslam ülkesi özgürleşmeyecektir.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Dr. Abdullah Rubin