- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
İçimizdeki Bu Cemal Abdünnâsır Ölmeyecek mi?!
Haber:
Medya organları hiç yorulmadan günlük olarak bir yandan Yahudi varlığı ile İran’ın Lübnan’daki partisi arasındaki çatışma, diğer yanda da Husiler ve Iraklı milislerin zaman zaman Amerikan hedeflerine yönelik saldırı haberlerini aktarıyorlar; nitekim tüm bu haberler, “direniş” ittifakının lideri Hamaney’in, kimi zaman Yahudi varlığına karşı ne pahasına olursa olsun şok edici bir karşılık verme düzeyine çıkan, kimi zaman siyasi ve askeri düzeylerde taktiksel geri çekilmelerin caiz olduğuna dair son zamanlarda duyulan mırıltılara kadar inen kapsamlı bir savaşa neden olmayacak şekilde ölçülü bir karşılık verme seviyesine düşen, kimi zaman da -başka bir yola sapmasınlar- diye takipçilerine, asıl savaşın Yahudiler ve onların arkasındaki “kibirli küresel güçlerle” değil de aksine Allah’ın dilemesine kadar son bulmayacak olan sözde tarihsel cephe ve iç hesaplaşmalarla olacağı uyarısında bulunduğu çelişkili açıklamalarının gölgesinde gerçekleşmektedir.
Yorum:
Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur: لَا يُلْدَغُ الْمُؤْمِنُ مِنْ جُحْرٍ وَاحِدٍ مَرَّتَيْنِ “Mümin, bir (yılanın) deliğinden iki defa ısırılmaz (aldatılmaz).”Bu, şerî meselelerin gerçeklerinin bilincinde olup sahadaki siyasi gerçeklere karşı uyanık olan ve insan ve cin şeytanlarının tuzaklarına düşmekten sakınan Müslümanlar için bir asıldır. Ne yazık ki bugün birçok Müslüman, her seferinde ısırılmanın korkunç acısına ve şiddetine rağmen aynı delikten tekrar tekrar ısırılmaktadır (aldanmaktadır)!
Sömürgeci, Müslümanların başına, kendi çıkarını korumak için bizim elbiselerimizi giyen, bizim dilimizi konuşan ve bizim davalarımıza hırs gösterdiğini iddia eden bizim cildimizden olan evlatlarımızı dikmesinden; meydanlar gafillerin ağzından ilham veren liderler için yapılan tezahüratlarla dolup kör kalpler de kurtarıcı liderlere güvenle dolup taştıktan sonra her hayati hak için başımızı dövmemizden bu yana savaşın tozları, korkunç yenilgilerden, kanların, insanların ve ülkenin satılmasından ve “siyaset mümkün olanların sanatıdır” sloganı altında düşmanın sütunlarının pekiştirilmesinden başka bir şey ortaya çıkarmamıştır!
Ümmet, Cemal Abdünnâsır’ın uzun yıllar oynadığı, büyük bir trajediyle sonuçlanan ve hançerle sırtından bıçaklandığı komplo tiyatrosundan henüz uyanmamıştı ki Erdoğan bize ivedi bir şekilde bir benzerini, hatta daha da kötüsünü yaptı; zira sadece Şam tiranını devirmek değil, aynı zamanda bölgenin çehresini değiştirmek, birçok ülkedeki domino taşlarını devirmek ve kafirlerin birçok kuyruğunun uyardığı gibi kendisinden sonra gelenleri özgürleştirme yolunda tüm Filistin’i kurtarmak adına Şam ve halkını sattı ve tüm devrimi parçaladı ki neredeyse başarılı da olacaktı.
Sonra Gazze savaşında Tahran’ın tiranları ve yandaşları geri döndü ve elinden geldiğince herkesi kandırmak için sahada kahramanlık rolüne büründü; bu ise İslam ümmetinin çıkarlarıyla hiçbir ilgisi olmayan ve sadece ümmetin düşmanlarına hizmet eden bir süreçte Batılı efendisinin projesini hayata geçirmeye ve ondan açık ve gizli anlaşmalarla ödüller elde etmeye zemin hazırlamak içindir.
Ey İslam ümmeti: İçinizdeki Cemal Abdünnâsır ne zaman ölecek? Davalarınızın ticaretini yapanlara, duygularınızla oynayanlara ve yaralarınıza tuz basanlara ne zaman bir taş fırlatacaksınız? Bir daha ısırmaması için ne zaman ayağınızı delikten çıkarıp onu sonsuza dek kapatacaksınız?!
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Şeyh Adnan Mezyan