Cuma, 20 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/22
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Ey Erdoğan! Türkiye Filistinliler İçin Elinden Geleni Yapmadı, Aksine Yahudilere Yardım Etmek ve Korumak İçin Elinden Geleni Yaptı!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber – Yorum

Ey Erdoğan! Türkiye Filistinliler İçin Elinden Geleni Yapmadı,

Aksine Yahudilere Yardım Etmek ve Korumak İçin Elinden Geleni Yaptı!

Haber:

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi’nin (İSEDAK) 40. Toplantısı’nda “Türkiye olarak ilk günden beri “İsrail”in uyguladığı soykırım karşısında en kararlı duruşu sergileyen ülkelerden biriyiz. Elimizdeki tüm imkanlarla kardeşlerimize yardımcı olmaya çalışıyoruz.” dedi. (04.11.2024 İHA)

Yorum:

Ey Erdoğan! Allah aşkına, şahsınız olarak Gazze soykırımın başından itibaren Filistinli kardeşlerimiz için orada burada içi boş konuşmalar yapmaktan, kamuoyunu kandırmak için gürültü çıkarmaktan ve Siyonist varlığın şehit ettiklerini saymaktan başka ne yaptınız? Söyleyin, Siyonistlerin katliamlarını durduracak, insanlığa, ağaçlara ve taşlara karşı işledikleri suçları önleyecek ne yaptınız? Eğer elinizden gelen her şeyi yapmış olsaydınız, Yahudi varlığı bunca katliam ve suçu işleyebilir miydi?

Soykırımcı ve işgalci Yahudi varlığının cumhurbaşkanını Sarayda kırmızı halılar ile karşılayan ve başbakanı ile New York’ta görüşen ve Müslüman kamuoyu ile adeta dalga geçercesine Müslümanların kasabı ile kameralar karşısında dostane bir şekilde poz veren siz değil miydiniz? Peki şimdi söyledikleriniz mi gerçek yoksa geçmişte yaptıklarınız ve halen yapmakta olduklarınız mı? Kamuoyu hangisine inanacak? Gazze soykırımının başında işgal ve soykırımcı varlık ile ticari ve diplomatik ilişkileri sürdüren ancak kamuoyuna ifşa olduktan sonra zoraki bir şekilde perde önündeki ticareti perde gerisine taşıyan siz değil miydiniz? Dünkü yaptıklarınız nasıl konjonktürel ve şartlara göre şekil almak ise bugünkü yaptıklarınız ve söyledikleriniz de konjonktüreldir, kamuoyu baskısı nedeniyle şartlara göre şekil almaktır.

Ey Erdoğan! Müslümanların meselesini ve davasını uluslararası kurum ve sömürgeci güçlere taşıyan, şeytandan medet uman ve yardım bekleyen siz değil misiniz? Yahudilerin Gazze’de işledikleri soykırıma maddi, manevi ve parasal destek veren kafir Amerika ve sömürgeci kurumlarından yardım dilenmek ve Müslüman Gazze’ye yardım etmeleri için kafirlere yalvarmak Allah aşkına Müslümanlık ve İslam’la bağdaşır mı? Kafirlerin, kafirler dururken Müslümanlara yardım edeceklerini düşünmek akıl tutulmasından başka bir şey değildir. Ey Erdoğan! Küfrün tek millet olduğunu bilmiyor musunuz? Tarih boyunca Müslümanlara karşı giriştikleri Haçlı seferlerinde kafirlerin Müslümanlara karşı ittifak kurduklarını bilmiyor musunuz? Şimdi insafa ve insanlığa gelip Müslümanlara yardım edeceklerini mi düşünüyorsunuz?

Gazze ve Filistin için elinizden gelen her şeyi yaptığınızı ve elinizdeki tüm imkanlarla kardeşlerinize yardım etmeye çalıştığınızı söylüyorsunuz. Elinizden gelen sadece Birleşmiş Milletler kürsüsünde kafirlerden ve şeytandan yardım dilenmek mi? Ya da yerel kürsülerde soykırıma maruz Gazzeli kardeşlerimiz için konuşmak mı? Peki soruyoruz size, Gazze halkı gerçekten kardeşiniz ise katliam ve soykırıma uğrayan kardeşleriniz için neden komutanız altındaki güçlü ordunuzu seferber etmiyorsunuz? Yoksa kardeşleriniz söylemi sadece dilde mi? Boğazınızdan öteye geçmiyor mu? Hakarete uğrayan Müslüman kardeşleri için emri altındaki ordularını seferber eden Mutasım ve Muhammed bin Kasım gibi komutanlardan hiç mi örnek almıyorsunuz? Kardeşlerinin yardımına koşmak böyle olur yoksa sadece dille söylemekle olmaz.

Sizin gibi iradesiz insanlar, ne kadar güçlü ordulara sahip olsalar da, güya kardeşleri olarak gördüğü Müslümanlar için ordularını seferber edemezler. Zira bunun için iradelerini ipotek ettikleri efendileri Amerika’nın iznine ihtiyaçları vardır. Amerika’nın izni ve emri olmadan yerinden bile kıpırdayamazlar. Bunu Gazze soykırımında açıkça görüyoruz. Güçlü ordularını Mutasım ve diğer onurlu ve izzetli komutanlar gibi ancak Hilafetin komutanları seferber edebilir. Bu yüzden Müslümanlar için Gazze soykırımı ve işgalinden kurtuluşlarının yegâne güvencesi ve sigortası Hilafet Devletidir. Öyleyse Müslümanlar Hilafet Devleti için çalışmalıdırlar.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Ercan Tekinbaş

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER