- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber - Yorum
يُخَادِعُونَ اللهَ وَالَّذِينَ آمَنُوا وَمَا يَخْدَعُونَ إِلَّا أَنفُسَهُمْ وَمَا يَشْعُرُونَ
"Onlar (kendi akıllarınca) güya Allah'ı ve müminleri aldatırlar. Halbuki onlar ancak kendilerini aldatırlar ve bunun farkında değillerdir." [Bakara 9]
Haber:
Filistin’in el-Halil ve Tubas illeri birkaç gün önce, kendi söylemlerine göre “güvenlik boşluğunu reddetmek, ulusal projeyi korumak ve özgür Filistin kararının bağımsızlığını teyit etmek” amacıyla bir yürüyüş düzenleyerek “Vatanı Korumak” olarak adlandırdıkları kampanya çerçevesinde Cenin’de düzen ve kanunu sağlayan otoritenin güvenlik güçlerine desteklerini teyit ettiler.
Yorum:
Utanç verici otorite, Amerika’ya ve gaspçı Yahudi varlığına olan ajanlığını ve itaatinin yanı sıra Filistin’e ve halkına karşı komplosunu teyit etmek için hala tüm araçlarıyla çalışmaya devam ediyor; zira suçlu Yahudi varlığının Gazze’de yaklaşık 15 aydır sürdürdüğü soykırım savaşına sessiz kalmasının, dahası onaylamasının ardından, şimdi de güvenlik güçleri kararlı ve onurlu Cenin mülteci kampındaki direniş gruplarına karşı bir kampanya başlatarak halkının yaşamını zorlaştırıyor.
Aynı zamanda el-Halil ve Tubas’ta bu alçakça operasyonu destekleyen bir yürüyüş düzenleyerek Yahudilerin bir güvenlik kolu olduğunu bir kez daha teyit etti ve mücahitlere dış gündemleri takip ettiklerinden dolayı peşlerine düşmek için çürük bahaneler ve gerekçeler geliştirdi ve onun kampanyası da Yahudi ordusunun Tulkarim ve Nablus’a yönelik saldırısıyla aynı zamana denk gelmiştir.
Bu cihazların, yerleşimcilerin çeşitli bölgelerdeki çiftçilere ve masum insanlara yönelik tekrarlanan saldırılarına karşı durdurduğunu hiç görmedik; aksine güvenlik koordinasyonu bahanesiyle işgal güçlerinin saldırdığı her yerden kaybolduğunu görüyoruz!
50 binden fazla şehit, on binlerce yaralı, Gazze Şeridi’nin yıkımı ve 15 aydır devam eden soykırım, böyle bir yürüyüş düzenlemek için önemli veya ikna edici bir neden olmamıştı; ancak mücahitlerin kasıtlı olarak öldürülmesi gibi meydana gelen şeyler, bu hususta onların desteğini talep etmeyi hak ediyor!
Otorite ve yandaşları el-Halil’i hedef alıyorlar;çünkü onlar buranın, Filistin’in tabi kılınması ve boyun eğdirilmesi zor olan en büyük direnişçi şehirlerinden biri olduğunu ve bu utanç verici otoritenin eylemlerine karşı sürekli olarak yürüyüşler düzenlendiğini biliyorlar; bu yüzden kendilerine boyun eğmeyen, aksine ajanlıklarını ve alçaklıklarını ifşa etmekte ısrar eden cami hatiplerinin sürekli olarak peşine düşüp takip ediyorlar. Ayrıca bu bölge halkının böyle bir yürüyüş için sokağa çıkmayacaklarını bildiklerinden dolayı mümkün olduğunca çok sayıda insanı bu yürüyüşe katılmaları için seferber etmeye çalışmışlardır. Hatta soykırım savaşı sırasında Gazze’yi desteklemeye yönelik her türlü yürüyüşü yasaklamalarına, bastırmalarına ve takip etmelerine rağmen “Emniyetsizliğe Karşı” sloganı altında Cenin’deki direnişe karşı bu yürüttükleri güvenlik operasyonunu desteklemek üzere şirketlere, okullara ve resmî kurumlara resmi genelgeler gönderdiler.Bununda ötesinde medya, yalan ve iftirayla yürüyüşü, el-Halil halkının, ileri gelenlerinin ve oradaki aşiret mensuplarının katıldığı kitlesel bir yürüyüş olarak lanse etmiştir;oysa gerçekte yürüyüşe katılanlar, el-Fetih’in ve onun çeşitli bölgelerdeki güvenlik teşkilatlarının sivil kıyafetli mensupları ve resmi yazılara muhalefet etmekten korkan menfaat sahipleri ve çalışanlarıdır.
Ey utanç verici ve alçak ajan otorite:El-Halil’in şerefli halkı ve mübarek toprakların tüm halkı sizden değildir, siz de onlardan değilsiniz ve onlar, bu hain kampanyaya destek veren herkesten beridirler.Her bir onurlu insanın, size bu dünyada ya da ahirette hiçbir fayda sağlamayacak olan tüm kirli eylemlerinizden dolayı hesap soracağı bir gün gelecektir.
وَسَيَعْلَمُ الَّذِينَ ظَلَمُوا أَيَّ مُنقَلَبٍ يَنقَلِبُونَ “Zulmedenler, hangi dönüşle döndürüleceklerini yakında bileceklerdir.” [Şuara 227]
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Radyosu İçin Yazan
Müslime Şâmî (Ümmü Suheyb)