Kalkınma ve İzzetin Tek Yolu Hilafettir!

Günümüzde Hilafet Devleti kurulup İslami hayatı başlatma çağrısı yapıldığında, bazı insanların Ümeyye oğullarının yönetimi sayesinde İslam'ın ihtişamının zirve yaptığını düşündüğü Emevi dönemine atıfta bulunularak "Beni Ümeyye geri döndü" gibi ifadeler tekrarlanıp duruyor. Ancak bu yüzeysel bakış açısı şu temel gerçeği göz ardı etmektedir: Güç ve refahın kaynağı bireyler ya da soylar değil, aksine Beni Ümeyye'nin yönettiği sistem, yani Hilafet Sistemidir.

Nitekim Emevi Hilafeti İslami yönetim sisteminin bir parçasıydı; zira hüküm, sadece Allah’a aitti. Çünkü Ümeyye oğulları aile sıfatlarıyla hüküm sürmemişler, aksine kapsamlı bir yönetim sistemi olarak İslam şeriatına tabi olan Hilafet Sistemini temsil etmişlerdir. Dolayısıyla Müslümanların tek bir İmamı vardı ki o da, ümmeti birleştiren ve ümmetin saflarını İslam sancağı altında bir araya getiren Hilafetti. Müslümanlara milletler arasında prestij ve statü kazandıran ve onları İslam’ı dünyanın dört bir tarafına yayan fetihlere sevk eden işte bu sistemdi. Evet, biat alma konusunda suiistimaller olmuştu ama genel olarak hayatın diğer alanlarında insanları İslam ile yönetiyorlardı.

Bugüne gelince; ey Müslümanlar:

- Bizler tek bir ümmettik; şimdi ise parça parça devletçikler haline geldik!

- Bizim tek bir İmam/Halifemiz vardı; ama şimdi bizlere tahakküm eden birçok yöneticilerimiz var!

- Bizim sistemimiz İslam’dı; ama şimdi onun yerine Batılı insan yapımı sistemler getirildi!

- Bizler “Hüküm Allah'a Aittir” sloganı atıyorduk; şimdi ise bizim cildimizden olan evlatlarımız “Hüküm Halka Aittir” sloganı atıyorlar!

Bugün yaşadığımız gerileme, Hilafet Sisteminden uzaklaşmamızın ve bizleri bölen ve gücümüzü zayıflatan milliyetçilik ve demokrasi gibi ithal fikirleri benimsememizin bir sonucudur. Bu yüzden Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafetin sancağı altına birleşmedikçe İslam’ın ihtişamı geri dönmeyeceği gibi gücümüze de yeniden kavuşamayacağız.

Neden bölünmeye ve zayıflığa razı oluyoruz ki? Gelin cahiliye asabiyetlerini bırakalım ve şanımızı yeniden tesis edecek ve onurumuzu koruyacak Hilafet Devleti'ni kurmak için çalışan kahramanların kervanına katılalım. Zira bizim kurtuluşumuz milliyetçilik ya da taifecilikle değil, aksine Allah’ın hükmüne ve şeriatına geri dönmekle olacaktır.

Haydi o zaman ayağa kalkalım, bağımlılık ve zayıflık tozlarından kurtulalım, hakka davet edenlere icabet edelim ve bizim için izzet ve zaferi garanti edecek olan devletimizi kuralım. Nitekim Allahu Teala şöyle buyurmuştur: يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اسْتَجِيبُوا لِلَّهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُمْ لِمَا يُحْيِيكُمْ“Ey iman edenler! Hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah ve Rasulü’ne icabet edin.” [Enfal 24]

Kaybetmiş olduğumuz izzet ve onurumuzu yeniden kazanmanın ve yeryüzünde zafer ve iktidarı gerçekleştirmemizin tek yolu Raşidi Hilafet Devleti'ni kurmaktır. Haydi o zaman bu büyük hedefi gerçekleştirmek için hep birlikte ciddi bir şekilde çalışmaya koyulalım.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Ekrem Naci – Yemen