Cumartesi, 05 Zilkâde 1446 | 2025/05/03
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Ekonomi, Trump'ın Yaklaşımı Konusunda Keskin Bir Şekilde Bölünmüş Durumda Uçurumun Kenarında Kumar

بسم الله الرحمن الرحيم

Ekonomi, Trump'ın Yaklaşımı Konusunda Keskin Bir Şekilde Bölünmüş Durumda Uçurumun Kenarında Kumar

Ekonomi sektörü, ABD Başkanı Donald Trump'ın ekonomi stratejisi konusunda keskin bir şekilde bölünmeye tanık olmaktadır; bunun nedeni propagandası yapıldığı gibi net bir planın olmaması değil, aksine Trump'ın takip ettiği yaklaşımın, alışılmadık ve öngörülemez bir karakterde olması ve büyük riskler içermesidir.

Bu strateji yüksek riskli bir kumar gibi görünmekte olup ekonomik uçurumun kenarı olarak bilinen şeye benzemektedir; zira her bir taraf, sabırla diğerinin geri adım atmasını bekliyor. Nitekim bu yaklaşım, Trump'ın bazı Çin mallarına %145'e varan gümrük vergisi uyguladığı ve Çin'in de ABD mallarına %125'e varan gümrük vergileriyle misilleme yaptığı ABD-Çin ticaret savaşı sırasında net bir şekilde ortaya çıkmıştır.

Piyasaların istikrarı ve uluslararası iş birliğine odaklanan geleneksel ekonomik politikaların aksine bu yaklaşım, sürpriz vergiler koyma, tedarik zincirlerini bozma tehditleri ve uzun vadeli yapısal sorunları ele almadan üretimi ABD'ye geri getirme girişimleri de dahil olmak üzere saldırgan ve doğaçlama önlemlere dayanmaktadır. Bu önlemler kısa vadeli siyasi kazanımlar getirse de, Trump'ın deyimiyle muhtemel kazanımlar için “kısa vadeli bir acıyı” temsil etmekte ancak gerçekte küresel piyasalarda belirsizlik durumu oluşturmakta ve hasımların ekonomik misilleme tepkisine kapı aralamaktadır.

Peki Trump ve destekçileri neden bu yolu seçti? Cevap, aşırı güven ya da siyasi kibir ile Çin'in ekonomik stratejisine ilişkin büyük bir yanlış değerlendirmenin birleşiminde yatmaktadır. Zira Pekin bu zorluklara boyun eğerek değil, bilakis karşıt vergiler uygulamak, yeni ortaklarla ticari ilişkileri genişletmek ve yerel inovasyonu teşvik etmek gibi ölçülü tepkilerle karşılık vermiştir. Böylece ABD'nin, Çin’in ekonomik baskı altında çökeceği yönündeki varsayımlarını çürüterek dirençli olduğunu kanıtlamıştır.

Sonuç olarak bu strateji tutarlı bir ekonomik plan gibi görünmemekte, daha ziyade ekonomiyi jeopolitik güç oyununda bir araç olarak kullanma ve küresel uluslararası durumu yeniden yapılandırma girişimini temsil etmektedir; bu da Amerikan ekonomisi ve bir bütün olarak küresel ekonomik sistem için feci ve uzun vadeli sonuçları olabilecek bir oyundur.

Bu çalkantılı küresel manzaranın ortasında, şu temel soru ortaya çıkıyor:İslam'ın ve Müslümanların konumu bugün nerededir?Kaderimiz ve halklarımızın ve tüm insanlığın kaderi bizim en ufak bir hareketimiz olmaksızın belirlenirken, bizler jeopolitik bir satranç tahtasında sadece birer piyonlar olarak mı kalacağız?Dünyayı kaostan ve ekonomik zulümden kurtarabilecek hadari bir mirasa ve Rabbani bir sisteme sahip olduğumuz halde kapitalizmin açgözlülüğü ile sosyalizmin zorbalığı arasındaki çatışmaya seyirci kalmakla mı yetineceğiz?

Artık muazzam hadari ve ekonomik potansiyellere sahip egemen bir ümmet olarak ayağa kalkmamızın ve küresel karar alma süreçlerine sömürülen bir araç olarak değil de aktif bir oyuncu olarak katılmanın zamanı geldi mi?İslam'ın adalet ve merhametini, onun ekonomik ve finansal sistemi aracılığıyla göstermenin zamanı gelmedi mi; zira İslam’da, servetler adil bir şekilde dağıtılır, ihtikar-stokçuluk engellenir, haksız vergiler kaldırılır, para toplumda serbest ve adil bir şekilde hareket eder ve altın ve gümüş standardına bağlanır, böylece piyasalar istikrara kavuşur ve insanlığın mali ve geçim dengesi yeniden tesis edilir?

Eğer bu yaklaşımdan yüz çevirirsek, o zaman sadece çözümü dışlamakla kalmayız, aynı zamanda kendimizi ıslah ve kalkınma yolundan da dışlamış ve halkımızı da Allah'ın dünyada sıkıntı ve ahirette de azap tehdidine maruz bırakmış oluruz; tıpkı Subhanehu ve Teala'nın şöyle buyurduğu gibi: وَمَنْ أَعْرَضَ عَن ذِكْرِي فَإِنَّ لَهُ مَعِيشَةً ضَنكاً وَنَحْشُرُهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ أَعْمَىKim Benim zikrimden yüz çevirirse, o taktirde mutlaka onun için sıkıntılı bir geçim dar bir hayat vardır ve onu kıyamet günü kör olarak haşrederiz.” [Taha 124]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Samir Dahşe (Ebu Ömer)

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER