Görevdeki ikinci yıl dönümü vesilesiyle Malezya Başbakanı Datuk Seri Enver İbrahim, 23-24 Kasım 2024 tarihlerinde Kuala Lumpur Kongre Merkezi’nde (KLCC) İki Yıllık Medeni Hükümeti Programı (2TM) ve 2024 Kamu Hizmeti Reformu Ulusal Kongresi düzenledi. Çeşitli hükümet hizmetlerinin tek bir çatı altında sergilendiği etkinlikte, 30’dan fazla stantta halka hizmet ve ürünler sunuldu. 200.000’den fazla insanın etkinliği ziyaret etmesi nedeniyle etkinlikten övgüyle bahsedildi. Ayrıca Enver, Medeni hükümetindeki başarılarını ve girişimlerini ele almak üzere bir şehir meclisi oturumu düzenledi. Yahudi varlığı, tartışmalı CNN röportajı ve özel şirketler tarafından finanse edilen yurt dışı seyahatleriyle ilgili eleştirilere yanıt verdi.

Ey Malezya Başbakanı! Başarılarınızı ne kadar sıralarsanız sıralayın, halk, son iki yıldır yaşadıklarının tam anlamıyla farkında. Onlarca yıl süren mücadelenizin ardından başbakan koltuğuna oturduğunuzda halka büyük vaatlerde bulundunuz, halka ayı ve yıldızları vaat ettiniz, bu vaatlerinize binaen insanlar size oy verdiler. Ancak iktidarınızın ikinci yılında halk, iktidar ve vaatlerinizin ne anlama geldiğini daha iyi anlamaya başladı.

Unutmayın, Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın size bahşettiği iktidar, bir emanettir, bu emanete layık olmalısınız. Hükümlerini eksiksiz uygulayasınız ve dinini yeryüzüne yayasınız diye sizi o makama getiren O’dur. Sizi o makama getirmesinin amacı budur. Göreviniz, sömürgeci-demokratik düzeni yıkmak ve Peygamber Efendimiz SallAllahu Aleyhi ve Sellem tarafından kurulan Hilafet sistemini hayata geçirmektir. Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın size yüklediği bu emanet, çok ağır bir sorumluluktur. Başbakanlık makamını kabul ederek, göklerin, yerin ve dağların taşıyamayacağı kadar ağır olan bu emaneti yüklenmiş oldunuz. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyuruyor:

إِنَّا عَرَضْنَا الْأَمَانَةَ عَلَى السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ وَالْجِبَالِ فَأَبَيْنَ أَن يَحْمِلْنَهَا وَأَشْفَقْنَ مِنْهَا وَحَمَلَهَا الْإِنسَانُ إِنَّهُ كَانَ ظَلُوماً جَهُولاً“Şüphesiz biz emaneti göklere, yere ve dağlara teklif ettik de onlar onu yüklenmek istemediler, ondan çekindiler. Onu insan yüklendi. Çünkü o çok zalimdir, çok cahildir.” ^{[Ahzab 72]}

Ey Malezya Başbakanı! Maalesef Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın sizi bu makama neden getirdiğini ya unuttuğunuz ya da üzerinde pek fazla düşünmediğiniz anlaşılıyor. O’nun size bahşettiği bu makam ile ya onur elde edersiniz ya da rezil olursunuz. Eğer bu emaneti Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın kanunlarını eksiksiz uygulayarak eda ederseniz hem dünyada hem de ahirette şeref elde edersiniz. Ancak, bu emanete ihanet ederseniz, her iki alemde de rezil rüsva olur, sıkıntıyla karşılaşırsınız. Seçim sizin. Allah Subhânehu ve Teâlâ, bu emaneti yerine getirmeyenlerin günahkârlar, zalimler, kafirler arasında sayılacağını açıkça belirtmiştir.

Ey Malezya Başbakanı! Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın bahşettiği havayı soluduğunuzu ve O’nun sayesinde iktidar koltuğunda oturduğunuzu unutmayın. O yüzden son iki yılda bu emaneti yerine getirip getirmediğinizi veya ona ihanet edip etmediğinizi düşünmenizi talep ediyoruz. Cevap hem sizin hem de bizim için oldukça açık. Halkın gözündeki imajınızı düzeltebilirsiniz, ancak bunun pek kıymeti yoktur ya da çok az kıymeti vardır. En önemli soru, Allah Subhânehu ve Teâlâ katındaki durumunuzu iyileştirmek için ne kadar çaba sarf ettiğinizdir. Unutmayın, iktidarınız geçicidir. Omuzlarınıza yüklenen bu ilahi emanete ihanet ederek bu fırsatı ziyan etmeyin. Tarih, Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın en güçlülerden bile otoriteyi hızla geri aldığının örnekleriyle dolu. Kimileri ihanetin ağır yüküyle Rablerine kavuşmuşlar, kimileri ise sırasını beklemektedir.

Destekçilerinizin size övgüler yağdırması sizi rehavete sürüklememelidir. Çünkü bu övgüler, Allah Subhânehu ve Teâlâ katındaki konumunuzu yüceltmez. Hatırlatmamıza kulak verin: Nihai kurtuluş, bu emaneti yerine getirmekte -ki son iki yıldır bu emaneti ihmal ettiğinize şahit olduk- ve Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın hükümlerini tam anlamıyla uygulamakta saklıdır! Kıyamet Günü Allah Subhânehu ve Teâlâ katında bir hüccetimiz olsun ve hayatınız pişmanlıkla son bulmasın diye böyle bir uyarıda ve hatırlatmada bulunuyoruz. Nitekim Peygamberimiz SallAllahu Aleyhi ve Sellem, liderlik emaneti yerine getirilmezse kıyamet günü utanç ve pişmanlık sebebi olur diye buyurmuştur.

Ey Malezya Başbakanı! Sizden önce birçok başbakan geldi geçti ve birçok siyasi parti iktidarı geldi. Fakat hiçbiri Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın kendilerine yüklediği emaneti yerine getirmedi. Bugün İslam dünyasında yöneticiler, sadece ilahi emanete ihanet etmekle kalmayıp, aynı zamanda Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın dinini tesis etmeye çağıran halklarına, özellikle de bu daveti yapanlara zulmediyorlar.

Ey Müslümanlar! Yöneticilerinizi tanıyorsunuz ve onların emanete sadık kalıp kalmadıklarını ya da ihanet edip etmediklerini biliyorsunuz. Hain yöneticilere destek verenlerden olmayasınız. Bunun yerine, bu emaneti gerçek sahibine iade etmek için mücadele edenlerin yanında saf tutun. Halife, Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın yasalarını eksiksiz bir şekilde uygulayacak, ümmeti tek bir çatı altında toplayacak, İslam düşmanlarını mağlup edecek, işgal altındaki Müslüman topraklarını kurtaracak, yeni fetihler yapacak ve dünyayı Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın nuru ile aydınlatacaktır. Bu hedefler bir zamanlar Hilafet altında gerçekleşmiştir ve İnşallah, Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafetin geri dönüşü ile yakında tekrar gerçekleşecektir. Hilafet, Hizb-ut Tahrir’in küresel ölçekte çalışmaya devam ettiği bir vizyondur.