Haber-Yorum

Amerika’nın Tunus Üzerindeki Baskısının Artması Hakkında!

Haber:

Amerika perşembe günü, Tunus’un bir televizyon kanalını kapatmasını eleştirdi ve demokratik yönetimi yeniden tesis etmek için net bir yol izleme çağrısında bulundu.

Tunus güvenlik güçleri çarşamba günü, Görsel-İşitsel İletişim Kurumu’na göre “yasa dışı” yayın yaptığı iddiasıyla Nahda Hareketi’ne yakın olan özel "Zeytuna" kanalının ekipmanlarına el koydu.

Amerika Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Ned Price gazetecilere verdiği demeçte şöyle dedi: “Basın ve ifade özgürlüğüne yönelik ihlaller hakkında Tunus’tan gelen son raporlar bizi endişelendiriyor ve hayal kırıklığına uğratıyor.”

Price, Tunus hükümetine, eylül ayında Cumhurbaşkanı Kays Said tarafından yayınlanan kararnameye ve “Tunus anayasasında öngörülen insan haklarına saygı gösterme yükümlülüklerini yerine getirmesi” çağrısında bulundu.

Ve şöyle ekledi: “Ayrıca Tunus Cumhurbaşkanı ve yeni Başbakanı, sivil toplumun ve çeşitli siyasi seslerin dahil olduğu şeffaf bir demokratik sürece geri dönmek için Tunus halkının net bir yol haritası çağrısına cevap vermeye çağırıyoruz.” (El-Kuds el-Arabi)

Yorum:

Görünen o ki Cumhurbaşkanı Kays Said’in ekibi, uluslararası faktörü hiç hesaba katmadı ve sadece Fransa’nın yeşil ışık yakmasının ve Birleşik Arap Emirlikleri devletinin propaganda şakşakçılarının sözde düzeltici yolu memnuniyetle karşılamalarının, resmi bir konuşmasında “böcekler” olarak nitelendiği kişileri imha etmeye yönelmek, ardından Elysee Sarayı’nın isteğine bir yanıt olarak Nahda Hareketini Tunus’taki siyasi haritadan silmek için yeterli olacağını zannetti.

Ancak Kays Said’in ekibi, Amerika’nın çıkarları uğruna Şeytan’la bile ittifak kurmaya hazır olduğunu unutmuştur. Zira o, Bin Ali döneminden beri Tunus’ta insan hakları kartını oynamaya çalışarak uzun zamandan beri Kuzey Afrika'ya müdahale etmek için fırsat kollamaktadır. Ancak kendisine sadık siyasi bir merkezin olmaması nedeniyle bu ülkeye girecek bir kapı bulamamıştı.   

Bugün, devrimden sonra, Kays Said Amerika’ya bu çarpık yolda altın bir fırsat vermek için çalışıyor. Zira Sibsi döneminde Tunus’u NATO dışında Washington’un müttefiki haline getiren ilk askeri anlaşmanın ardından Kays Said, Tunus’u önümüzdeki on yıl için bağlayan ikinci bir askeri anlaşmayı imzalamıştır.

Bununla birlikte bu utanç verici teslimiyete rağmen, sömürgeci Fransa Cumhurbaşkanının omuzlarını öptüğünü unutan Kays Said, egemenlik dersleri almak için efendilerinin önünde öğrenci koltuğuna oturmayı reddettiğini iddia ederek kibirleniyor. Oysa Amerika’nın Afrika Kuvvetleri Komutanı (AFRICOM) Stephen Townsend Tunus’a yaptığı son ziyarette bu cumhurbaşkanıyla oturmayı göz ardı etmesine rağmen, aynı hafta içerisinde Cezayir Cumhurbaşkanı Abdelmadjid Tebboune ve Libya Hükümeti Başbakanı Abdul Hamid al-Dabaiba ile bir araya gelmiştir.

İngiltere’nin zaman kazanmak ve nüfuzunu yeniden elde etmek için manevralar yaptığı bir sırada artan Amerikan baskısının çekici ile aldatıcı Fransız desteğinin örsü arasında kalan Said, kendisine sözde bu düzeltici yolu belirlemiştir. Ama bütün bunlar, ülkeyi bir iblisin avucuna koymakta ve omuzlarımıza sömürgeci kafiri bindirmektedir. Oysa bu, alemlerin Rabbinin yasaklamış olduğu büyük bir cürümdür. Zira Allahu Teala şöyle buyurmuştur: وَلَا تَرْكَنُوٓاْ إِلَى ٱلَّذِينَ ظَلَمُواْ فَتَمَسَّكُمُ ٱلنَّارُ وَمَا لَكُم مِّن دُونِ ٱللَّهِ مِنْ أَوْلِيَآءَ ثُمَّ لَا تُنصَرُونَ “Zalimlere meyletmeyin. Yoksa size ateş dokunur. Sizin Allah’tan başka dostlarınız yoktur, sonra yardım da göremezsiniz.” [Hud-113]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Mühendis Visam Atraş – Tunus