- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Özbekistan Hükümetinin Ukrayna’daki Savaşa Karşı Tarafsız Tutumu!
Haber:
Ukrayna’daki savaşı haber yapan gazeteciler ve blogcular “yanlışlıkla” devlet güvenlik idaresine çağrılıyor.
Ukrayna'daki Rus savaşı konusunda “tarafsız” bir tavır sergileyen Özbekistan devlet medyası, Ukrayna’daki olaylarla ilgili neredeyse yorum bile yapmıyor. Özbek makamlarının, olayları aktif olarak takip eden yayınlar ve blogcular üzerinde baskı kurduğuna dair kanıtlar var.
Ayrıca Radio Liberty, hafta sonu Taşkent’teki Devlet Güvenlik soruşturma departmanına çok sayıda gazeteci ve blog yazarının çağrıldığını ve Ukrayna’daki olaylarla ilgili makaleler hakkında uyarıldığını öğrendi.
Güvenlik nedeniyle isminin açıklanmasını istemeyen bir gazeteci, 28 Şubat’ta Radio Liberty’ye, Taşkent’teki Devlet Güvenlik Soruşturmasına ifade vermek için gittiğini ve görüşme sırasında Ukrayna olaylarını “tarafsız ve sakin” bir tutumla ele alması gerektiğini söylediklerini bildirdi. Ve şöyle dedi: “Bunun hassas bir konu olduğu, bu nedenle mümkün olduğunca tarafsız olmanın önemli olduğu söylendi.”
Daha önce bazı blog yazarlarının ve gazetecilerin devlet güvenliğine çağrıldıklarına dair elektronik ağlarda da raporlar yayınlandı.
Yorum:
Özbekistan hükümeti, Ukrayna’daki savaşa karşı tarafsız duruş sergilediğini ilan etti. Çünkü Özbekistan yöneticileri, bu savaşta kendilerini utanç verici bir durumun içinde bulmuşlardır; zira bu savaşı saldırgan bir savaş olarak ele alırlarsa, “ağabeyinden”, yani Rusya’dan bir ısırık alacaklardır! Dolayısıyla savaşı desteklerlerse, okyanusun ötesindeki sömürgeci Amerika’yı ve Batı’yı rahatsız etmekten de korkuyorlar. Bu nedenle Taşkent’in savaşa karşı tarafsız bir pozisyon almak zorunda kaldığını söyleyebiliriz. Yani Özbekistan yöneticileri, hem Rusya’yı hem de Amerika’yı memnun etmeye çalışıyorlar. Ama bir kişinin aynı anda iki tekneye binmesi çok zor olacaktır! Cumhurbaşkanı Mirziyoyev ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında 25 Şubat’ta yapılan telefon görüşmesinin ardından Kremlin, Mirziyoyev’in Rusya’nın Ukrayna’daki eylemlerini anlayışla karşıladığını ifade etmiştir. Hatta 26 Şubat’ta devlet gazetesi Halk-Suzy (Halkın Sözü) Rusça sayfasında, “Rusya insanlığı Üçüncü Dünya Savaşı’ndan kurtarıyor” başlıklı bir makale yayınladı. Sonuç olarak bazı sosyal medya aktivistleri, hükümetin yayınlarını Rusya Devlet Başkanı Putin’i ve bağımsız bir devlete karşı saldırganlığını desteklemekle suçladılar. Bu nedenle Devlet Güvenliği, Rus saldırganlığını kınayan blogcuları ve gazetecileri çağırarak onları uyarıyor.
Ancak Rusya Suriye’yi bombalayıp Müslümanları, çocukları, kadınları ve yaşlıları öldürürken Özbekistan yöneticileri tarafsız bir tutum sergilememişlerdir! Aksine Rusya’nın kana susamışlığını destekleyip haklı çıkardılar ve Suriye’deki Müslümanları “terörist” ve “aşırılıkçı” olarak nitelendirdiler ve hala da bunu yapıyorlar! Hatta Amerika Afganistan’ı işgal edip binlerce sivili, çocuğu, yaşlıyı ve kadını bombalayıp öldürdüğünde bile Özbek hükümeti tarafsız bir tavır almamıştı! Aksine Amerikan saldırısı için Güney Özbekistan’da bulunan Hanabad kasabasındaki askeri üssünü açmasına izin vermiş ve Afganistan’daki mücahidleri de “teröristler” olarak nitelendirmişti! Çünkü bu yöneticiler Müslümanlara yabancı oldukları gibi onlar bizden değildir, biz de onlardan değiliz.
Ukrayna’daki savaşın sömürgeci güçler arasındaki bir çıkar çatışması olduğu açıktır. Ayrıca bu savaş, batıl ile batıl arasındaki bir savaştır. Zira Amerika Rusya’yı kışkırtıp onu bu savaşın bataklığına sürüklediği gibi Ukrayna ve Avrupa’yı da bu bataklığa sürüklemiştir. Özbekistan yöneticileri de bunu görüyorlar ama efendilerinden korktukları için doğruyu söylemiyorlar!
Kapitalist sistem kökünden sökülüp sömürgecilik ortadan kaldırılmadığı sürece insanlık, kanlı savaşların, zulümlerin, trajedilerin ve felaketlerin acılarını yaşamaya devam edecektir. Allah Subhanehu’dan insanlığı bu karanlıklardan İslam Nizamının nuruna kavuşturmasını temenni ediyorum. Bu ise aziz olan Allah’a hiç de zor değildir. İslam Nizamı hayatın mücadele alanına geri döndüğünde, tüm batıl rejimler yok olacaktır. وَقُلْ جَاءَ الْحَقُّ وَزَهَقَ الْبَاطِلُ إِنَّ الْبَاطِلَ كَانَ زَهُوقاً “Yine de ki: Hak geldi; batıl yıkılıp gitti. Zaten bâtıl yıkılmaya mahkumdur.” [İsra 81]
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
İslam Ebu Halil – Özbekistan