Çarşamba, 25 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/27
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Köhnemiş ve Miadı Dolmuş Kapitalist Sistemi Artık Tarihin Çöplüğüne Atma Vakti Gelmedi Mi?

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber - Yorum

Köhnemiş ve Miadı Dolmuş Kapitalist Sistemi Artık Tarihin Çöplüğüne Atma Vakti Gelmedi Mi?

Haber:

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni asgari ücretin 1 Temmuz'dan itibaren geçerli olmak üzere yüzde 30 artışla 5 bin 500 liraya yükseltildiğini açıkladı. (Haber Ajansları)

Yorum:

Bu veriler ışığında yeni asgari ücret Türk-İş'in kısa süre önce 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı olarak duyurduğu 6 bin 391 TL'nin altında kalmış oldu.

Bununla birlikte TÜİK’te Haziran 2022 dönemine ilişkin tüketici enflasyonunu açıkladı. Buna göre tüketici fiyatları haziran ayında yüzde 4,95 arttı. Yıllık enflasyon yüzde 78,6 oldu. Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG)’a göre enflasyon haziranda aylık bazda yüzde 8,31, yıllık bazda ise yüzde 175,55'e yükseldi.

TÜİK’in açıklamış olduğu enflasyon rakamlarının artık gerçeği yansıtmadığı aşikardır. Pazar, market ve çarşı fiyatlarındaki gerçek enflasyonun yüzde 200’lere yakın olduğu da herkes tarafından biliniyor. Etiket fiyatlarının neredeyse günlük olarak değiştiğine insanlar şahit oluyor. Her geçen gün yeni zamanlarla yatıyor ve yeni zamlarla kalkıyorlar.

TÜİK’in açıklamış olduğu resmi enflasyon rakamları bile yüzde 78,6 iken asgari ücrete yapılan sözde zam açıklanan enflasyon rakamlarının çok çok altında kaldı. Her defasında “vatandaşı enflasyona ezdirmedik” diyen iktidar milletin aklıyla dalga geçmeye devam ediyor. İktidar her zaman olduğu gibi yine şaşırtmadı ve asgari ücretle ayakta durmakta zorlanan milyonlarca çalışanı açlığa ve sefalete mahkûm etti. İktidar açıklamış olduğu bu rakamla çalışanlara tabiri caizse “Yoksulsun sen yoksul kal” demeye devam et dedi.

Halk her geçen gün zam yağmuruna tutulurken, temel ürünlerin fiyatlarındaki artış yüzde 300’lerle, 400’lerle ifade ediliyorken, her şeyin fiyatı 4-5 kat artmışken, alım gücü gün be gün azalıyorken ücretler aynı düzeyde artmadı. İşte bu çarpık anlayış ve adaletsizlik halkı her geçen gün yoksullaştırdı, fakirleştirdi. Mesela 2012 yılı asgari ücreti 406 dolar ediyordu. 2022 yılı haziran ayında ise asgari ücret 287 dolar oldu.

Diğer taraftan iktidar asgari ücretliye kaşıkla verirken milletvekillerine bol kepçeyle dağıtıyor. 40 bin lira civarında olan milletvekili maaşı yaklaşık 17 bin lira zamla 56 bin lira oldu. Milletvekili emekli maaşları ise 18 bin liradan 25 bin 380 liraya çıktı. Aslında iktidar çalışanları ve emeklileri enflasyona ezdirirken milletvekillerini enflasyona ezdirmemek için kesenin ağzını açtıkça açıyor. Öyle ki ek bütçe ile faize ve kur korumalı mevduat sahiplerine milyarlarca lira öderken titremeyen iktidarın eli asgari ücreti belirlerken titriyor. Asgari ücreti açlık sınırının 1.000 TL altında belirleyen iktidar milletin karşısına hiç utanmadan nasıl çıkabiliyor, hayret doğrusu!

Hal böyle iken, uzun süre önce et zammı sonrası “Gerekirse yarım kilo et yeriz” diyen AK Partili Demirbağ’ın ekranlarda “Utanıyorum, danışmanlarıma borçlandım” diyerek 40 bin TL maaşla geçinemiyorum diye sızlanması tam bir aymazlıktır. Çalışanlar 5.500 TL ile ayakta durmakta ve temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanırken 40 bin TL alan bir insanın geçinemiyorum demesi en hafif tabirle arsızlıktır, utanmazlıktır.

Tüm bunlarla birlikte Hazine ve Maliye Bakanlığı, son asgari ücret artışıyla birlikte toplam 90,6 milyar TL vergiden feragat edildiğini açıkladı. Hazine ve Maliye Bakanlığı sanki kendi cebinden çıkmış gibi övgüyle büyük bir fedakarlıkta bulunduğunu söylemiş. Feragat edildiği açıklanan bu miktar halktan alınan vergiler değil midir? Sizler kimin parasından feragat ediyorsunuz? Bu, halkın kendi öz be öz parası değil midir? Bu millet yıllardır fedakârlıkta bulunmadı mı? Milletten topladığınız vergileri bir avuç kapitalist şirketlere, finans kurumlarına ve bankalara peşkeş çeken siz değil misiniz? Bir de o rakamları açıklasanız da bizde öğrensek. Şimdi kalkmış hiç utanmadan ve sıkılmadan böyle bir açıklamada bulunuyorsunuz.

Türkiye’de 1950 yılından bu yana kadar altmış altı hükümet geldi. Fakat gelen hükümetlerin hiç birisi bu toplumun derdine deva olamadı. Bunların hatalı ve yanlış politikalarının ceremesini hep halk çekti. Fatura hep halka kesildi. Her zaman halk fedakarlıkta bulundu. İktidarın nimetlerinden faydalanan yöneticiler çok rahat bir hayat sürerken halkı her defasında açlığa ve sefalete mahkûm ettiler. Bir avuç azınlığı mutlu ve zengin ederlerken halk yoksulluk ve fakirlik içerisinde zorlu bir hayat yaşadı. İktidarların ve yüzlerin değişmesi asla sorunları çözmedi. Bu değişimler makyajdan ve gözleri büyülemekten öteye geçmedi.

Öyle ise Ey Müslümanlar; daha ne zamana kadar bu sefil hayata razı olacaksınız?

Daha ne zaman kadar bu yöneticilerin sizleri sömürmesine izin vereceksiniz?

Hayatın başta ekonomik olmak üzere tük sıkıntılarını sahih bir şekilde çözecek olan İslam’ın nizamını geri getirmek için daha ne zamana kadar bekleyeceksiniz?

Bütün krizlerin kaynağı olan köhnemiş ve miadı dolmuş laik, demokratik kapitalist sistemi artık tarihin çöplüğüne atma vakti gelmedi mi?

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
YILMAZ ÇELİK

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER