Haber-Yorum

Volker, Sudan’ın Yöneticisiymiş Gibi Emirler Yağdırıyor!!

Haber:

Sudan’daki Birleşmiş Milletler Demokratik Entegre Geçiş Yardım Misyonu (UNITAMS) Başkanı Volker şöyle dedi: “Siyasi liderlerin özel orduları olmamalı ve askeri liderler de siyasi roller oynamamalıdır. Bu nedenle Orgeneral Abdul Fettah el-Burhan veKorgeneral Muhammed Hamdan Dagalo’nun ordunun siyasetten çekilmesine ilişkin tekrarlanan taahhütlerini hala memnuniyetle karşılıyorum.” Ve şöyle ekledi: “Sudan’da gelecekte askeri darbelere yer olmamalıdır. Bu ülke için kalıcı istikrar ve barışı sağlamanın tek yolu demokrasi ve paylaşımdır.” (El-Sudanî Gazetesi 01/10/2022)

Yorum:

Sudan'daki Amerikan-İngiliz çatışması bağlamında UNITAMS misyonunun başkanı olan Volker, Amerikan askeri adamlarının aksine açıkça sivil olarak adlandırılan Avrupa’nın adamlarının, özellikle de İngiltere’nin yanında yer aldı; bu nasıl bir Volker ki hiç utanmadan sanki Sudan’ın yöneticisiymiş gibi emirler yağdırıyor ve hem politikacılarının, hem de askerlerinin başına musallat olduğu bu ülkede sanki otoritenin sahibiymiş gibi davranıyor! Her bir ekibin rolünü belirleyen odur. Dolayısıyla o, askerî liderlerden, ekibinin siyasi arenası İngiliz ajanlarından boşalıncaya kadar herhangi bir siyasi rol oynamamalarını istiyor. Zira o, Amerika’nın adamlarının, ne pahasına olursa olsun siyasi arenayı terk etmeyeceklerini ve Amerika’nın İngilizlerin adamlarına eksik bir güç vermeye çalıştığını biliyor. Bu nedenle Büyükelçisinin sürekli olarak sivillerin yönettiği bir hükümet istediklerini tekrarlayıp durduğunu ve Volker’in ümit ettiği gibi tam teşekküllü sivil bir hükümetin olması gerektiğini ve önünde İngiltere’nin, Avrupa’nın ve onun arkasında da sivillerin olduğunu söylemediğini görüyorsunuz.

Ordunun siyasî süreçten çekilmesi hakkındaki konuşmasına gelince; bu, Sudan halkının gözüne kum serpmekten ibarettir. Zira Amerika,Sudan üzerindeki kontrolünü ordu aracılığıyla sıkılaştırıyor ve Sisi’nin Mısır’ında yaşananlara benzer bir senaryoya başvurmak zorunda kalsalar bile nüfuzunu kaybetmelerinden korktuğu için orduyu İngilizlerin adamlarına teslim etmek istemiyor. Nitekim gerçek verilere göre, sokağın ilk canlılığını kaybetmesinin, sözde milyonların azalmasının ve belki de yok olmasının ardından İngilizlerin adamlarının konumu zayıflamıştır. Bu da Amerika’nın, Sudan’daki gücünün daha da güçlendirmesine neden olmuştur.

Kapitalist sömürgecilik, komplolarını uygulayan ajanları olduğu sürece beldemiz üzerinde çatışmaya devam edecektir. Ancak bu, çok uzun sürmeyecektir; zira bu ümmet, her ne kadar meselelere ideolojik ve İslami bir bakış açısıyla bakmasa da artık uyanmaya, kimin düşman ve kimin kendisi için hayır istediğini öğrenmeye başlamıştır. Bu ümmetin muhlis evlatlarının vacibi, yolu görmeleri ve Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafeti kurarak İslami hayatı yeniden başlatmak için ciddi bir şekilde çalışmak dışında içinde bulunduğumuz siyasi kaostan ve görünür ajanlıktan kurtuluşun olmadığını bilmeleridir. Zira Hilafet, ülkeleri ve insanları, sömürgeci kâfirlerin ajanlarından ve benzerlerinden kurtaracaktır. Allah’ın izniyle bu da çok yakındır.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
İbrahim Osman (Ebu Halil) - Sudan