- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
İslam Ümmetinin Kitleleri, Hakka Yardım Etmek İçin Ordularının Seferber Edilmesi Konusunda Seslerini Hizb-ut Tahrir’in Sesiyle Birleştiriyor
Haber:
Müslüman ülkelerde, Yahudilerin Gazze ve halkına karşı işlediği suçları ve döktükleri kanları kınamak ve Gazze halkına yardım etmek, Yahudilerin saldırısını püskürtmek ve onları İslam beldelerinden kovmak için Müslüman orduları harekete geçirmek amacıyla çok sayıda gösteri düzenlendi.
Yorum:
Uzun yılların ardından Müslümanların evlatları, sömürgeci kafirin pusulayı değiştirip Müslümanların dikkatlerini tali sorunlara ve İslam’ın evlatlarının kendi aralarındaki anlaşmazlıklara yönlendirmeyi başarmasının ardından kalplerini ısıtan ve pusulalarını kendi meselelerine yönlendiren bir haberle uyandılar; dikkat edin bu haber; mücahitlerin işgalcinin kontrolündeki topraklara baskın düzenlemeleri, işgalcinin istihbarat ve güvenlik sistemlerine sızmaları, işgalciyi büyük can ve teçhizat kaybına uğratmaları, Yahudilerin kibrini aşağılamaları, işgalcinin zayıflığını ve medyanın onun hakkında yaydığı yalan atmosferi ifşa etmeleridir!
Bu olayın, özellikle Yahudi uçaklarının sivil binaları ve insanlarla dolu hastaneleri hedef alarak savunmasız sivilleri bombaladığını, çocukları ve kadınları öldürdüğünü gördükleri halde Müslümanların başındaki yöneticilerin Gazze halkına yardım etme konusundaki zayıflıklarının ardından birçok Müslüman evladının dinlerine ve meselelerine yönelik duygularının alevlenmesinde çok büyük bir etkisi olmuştur; bu arada bu yöneticilerin güçlü ordularının ve ölümcül silahlarının görevi, halklarını bastırmak ve tahtlarını korumakla sınırlıdır.Son dönemde Gazze’de yaşanan olaylar, yöneticilerin sömürgeci kafir efendilerine itaatkarlıklarını ve onlara olan tam teslimiyetlerini ortaya çıkarmada da önemli bir rol oynamıştır. Ayrıca ümmet, sömürgecinin koyduğu ve yeteneklerini, geleceğini kontrol edebilmek için ümmetin ülkesini parçaladığı sınırların varlığından dolayı din kardeşliğinin kendisine yüklediği kararı almaktan aciz bırakan zincire vurulmuş bir tutsak olduğunun da farkına varmıştır.
Bundan dolayı dünyanın çeşitli yerlerindeki Müslümanların binlerce evladı, kararlı ve gururlu Gazze’deki kardeşlerine destek olmak amacıyla sokaklara dökülmüşler ve itaatkâr yöneticilerden ümitlerinin kesilmesinin ardından, yöneticileri ve onların iğrençliklerini ortadan kaldırması, dinin kutsallarına ve akide kardeşlerine yardım etmeye doğru yönelmesi amacıyla harekete geçmesi için ordu komutanlarına çağrıda bulunmuşlardır. Ümmetin bu bilinçli yürüyüşü, kafir Batı’nın enerjisini ve güçlerini seferber etmesine ve işlerin, kâfir Batının projelerini yok edecek, ajanlarının tahtlarını sarsacak ve Muhlis insanların ve sadık mücahitlerin güçlerinin artmasına yol açacak asıl noktaya ulaşmaması için elinden geleni yapmasına neden oldu.
Ey hak ve hidayet ümmeti: Hizb-ut Tahrir’in kuruluşundan bu yana çağrıda bulunduğu muhlis ordu komutanlarından olan güç ehlinin harekete geçmesinin, Nübüvvetin fenerinden alınmış olmasından dolayı -ki Rasul Sallallahu Aleyhi ve Sellem de dinini güçlendirmek ve devletini kurmak için güç ve kuvvet ehlinden nusret talep etmiştir- sömürgecinin boyunduruğundan kurtulmanın açık ve aydınlık yolu olduğunu anlamanızın ardından bu yolun, ümmetin çabalarını boşa çıkarıp heder eden ve onun kalkınmasını geciktiren yollardan daha çok takip edilmeye layık olduğu ortaya çıkmıştır.
Ey hak ve hidayet ümmeti: Gerçek bir kalkınmanın yanı sıra servetleri yağmalayan, ekini ve nesli yok eden ve Müslümanların beldesini fesat, zillet ve yoksullukla dolduran sömürgeciden kurtulmak için halkına asla yalan söylemeyen ve söylemeyecek olan bir liderin etrafında toplanın. Ümmeti bir, geleceği bir, ordusu bir ve kelimesi bir olan bir projesinin etrafında toplanın. İslami hayatı yeniden başlatmak için çalışan Hizb-ut Tahrir’in etrafından toplanın; zira ümmet ancak bu sayede, izzetini, onurunu, üstünlüğünü, prestijini ve egemenliğini geri elde edecektir.
Allahu Teala şöyle buyurmuştur: يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ اسْتَجِيبُواْ لِلّهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُم لِمَا يُحْيِيكُمْ وَاعْلَمُواْ أَنَّ اللهَ يَحُولُ بَيْنَ الْمَرْءِ وَقَلْبِهِ وَأَنَّهُ إِلَيْهِ تُحْشَرُونَ “Ey iman edenler! Hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah ve Rasulü’ne icabet edin. Ve bilin ki, Allah kişi ile onun kalbi arasına girer ve siz mutlaka onun huzurunda toplanacaksınız.” [Enfal 24]
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Bilal Zekeriya