- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber - Yorum
Hanang Dağının Eteklerinde Meydana Gelen Heyelan Felaketinde, Asla Bilemeyeceğiniz Dersler Vardır!
Haber:
9 Aralık 2023 itibarıyla Tanzanya’nın Manyara bölgesindeki Hanang Dağı’nda meydana gelen toprak kayması sonucu hayatını kaybedenlerin sayısı 85’e yükseldi. Çok sayıda ölümün yanı sıra bu heyelan nedeniyle birçok ev toprağın altına kaldı veya yok oldu, altyapı zarar gördü ve birçok yerel sakin yerlerinden oldu.
Yorum:
2 Aralık 2023 tarihinde meydana gelen feci doğal afetin ardından hayatını kaybedenlerin tüm ailelerine en içten ve en samimi başsağlığı dileklerimizi iletiyor ve yaralıları da normal yaşamlarına devam edebilmeleri için acil şifalar diliyoruz.
Bu tür doğal afetler insanın zayıflığının, kabullenişinin ve çaresizliğinin yanı sıra yarattıklarının tamamına hükmeden bir yaratıcının varlığının açık bir göstergesidir. Dolayısıyla insan bu hayata, kendi iradesi dışında geldiği gibi yine kendi iradesi dışında da gidecektir. Bu yüzden akıl sahibi her bir insan, hayata dair şu sorulara cevap bulabilmek için bu vakıayı derinlemesine düşünmesi gerekir; ben kimim, dünyaya gelmeden önce neredeydim, beni kim yarattı ve yaratılışımın gayesi nedir? Öldükten sonra ne olacak? Ve benzerleri gibi. Dolayısıyla kesinlikle insanın, ibadet etmeye layık olan bir yaratıcının var olduğu sonucuna ulaşacağı açıktır.
Öte yandan bu heyelan gibi doğal afetler, her ne kadar görünüşte insanın bilgisinin kapsamı dışında olduğundan şüphe duymadığımız yaratıcının fiillerinden -Allahu Teala’nın kazasından- olsa da ancak bizler bir felaket meydana geldiğinde önlem alma ve kurtarma tedbirleri gibi insanın dairesine giren eylemlerden sorumlu olduğumuzu bilmeliyiz.
Bu olaydaki insanın davranışları incelendiğinde, devlet kurumlarının bu felaketle mücadele ederken açıkça ihmalkâr ve sorumsuz davrandıklarına işaret etmektedir.
Çok üzücü olan şey ise, afetlere müdahale etmek için önceden belirlenmiş uygun afet müdahale planları olmadığı gibi hazırlık tedbirlerine, tahliye sistemlerine, aktif afet müdahale kurumlarına ve halkı bilinçlendirme mekanizmalarına yatırım yapılmamış olmasıdır.
Tanzanya Meteoroloji Kurumu’nun daha önce muson yağmurları olasılığını, ülkenin çoğu bölgesinin Ekim'den Aralık ayına kadar normalin üzerinde yağışlar alacağını, yağışlardan ve El Nino olaylarından etkilenme beklentisinin olduğunu tahmin ettiğini hatırlatalım. Eğer tüm bu senaryolar hesaba katılmış olsaydı, muhtemelen sonuçları bu kadar vahim olmayacaktı.
Üstelik bu, Tanzanya’da sel ve toprak kaymalarının onlarca kişinin ölümüne yol açtığı ilk olay da değildir. Zira 3 Aralık 2011’de Kilimanjaro, Arusha ve Mbeya bölgelerindeki şiddetli yağışlardan dolayı meydana gelen heyelan, dokuz kişinin ölümüne ve yüzlerce kişinin yerinden olmasına yol açmıştı. Dağ heyelanlarının olabilirliği, hükümetin kapsamlı risk değerlendirmelerde bulunması ve gelecekteki felaketleri önlemek için proaktif önlemler alması için yeterlidir; ancak hükümet daha önceki felaketlerden ders almamış gibi görünüyor!
Halkı göz ardı eden ve sadece politikacıları, onların yandaşlarını ve zenginleri önemseyen kapitalist ideolojiden olan demokratik sistemin özü işte budur.Dünyanın her yerinde olduğu gibi Tanzanya’nın da ideoloji olarak İslam'a ihtiyacı vardır; bu da ancak Tanzanya’yı tüm yıkım ve sefaletten kurtaracak ve gelecekte olabilecek doğal afetlere karşı bir direnç oluşturacak afet müdahale sistemleri ve stratejileri geliştirilecek olan Hilafet Devleti’nin kurulmasıyla olacaktır.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Said Bitumva - Tanzanya