- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Gazzeli Çocuklar, Yeni Biyolojik Silahları Test Etmek İçin Kullanılıyorlar!
Haber:
Filistin’deki doktorlar, artan bir şekilde daha önce hiç görmedikleri yaralanmaları ve semptomları rapor ediyorlar. Buna dair örneklerden birisi, Yahudi varlığının ordusuna ait keskin bir nişancının mermisiyle vurulan ve ardından derisinin yavaş yavaş çöktüğü görülen 13 yaşındaki Ziyad Yasin’dir. Sağlık personeli, ona karşı bilinmeyen bir silahın kullanıldığını söylüyor.
Yorum:
Gazze’nin gençlerini kasıtlı olarak öldürmeye yönelik girişim, gelecek neslin mirasını silmeye, dolayısıyla Filistinlilerin hayatta kalıp bölgeye geri dönmelerini imkansız kılmaya yönelik tasarlanmış olan bir girişimdir. Ayrıca daha fazla kar elde etmek amacıyla (savaş silahlarını) yeniden satmak için “savaş silahlarını test etmek” yoluyla para kazanma olasılığı da aynı şekilde bu sahte “kendini savunma” savaşındaki aktif gündemlerden biridir. Nitekim şu anda yüzlerce çocuk engelli olmanın ve yapay uzuvlara ihtiyaç duymanın acısını çekiyorlar. Dahası bombaların patlamasından dolayı kör olan ve üzerlerine yağdırılan toplu katliam makinesiyle dul ve yetim kalan kadınlar ve çocuklar, yeni bir tür biyolojik ve kimyasal silahlara maruz kalıyorlar.
Yeni doğan çocuklarda şekil bozukluklarının büyük oranda arttığı Irak’taki durumda olduğu gibi bunun uzun vadeli etkileri ve gelecek nesiller üzerindeki sonuçları daha henüz görülmüş değildir.
Eşarpların, kelimelerin ve sembollerin baskılarını yasaklamak yoluyla bütün bir kültüre suikast düzenlemek, fikri açıdan iflas etmiş kişilerin uluslararası düzeyde diktatörlük gücünü elde etmeye yönelik zayıf ve nafile bir girişimidir.
Ancak İslam düşmanları, bu savaşın Gazze’nin küçük bir bölgesiyle yapılan bir savaş olmadığını; aksine bunun, dünya çapında milyarlarca sayıdaki ümmetle olan bir savaş olduğunu anlamıyorlar. Zira Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur: مَثَلُ الْمُؤْمِنِينَ فِي تَوَادِّهِمْ وَتَرَاحُمِهِمْ وَتَعَاطُفِهِمْ مَثَلُ الْجَسَدِ إِذَا اشْتَكَى مِنْهُ عُضْوٌ تَدَاعَى لَهُ سَائِرُ الْجَسَدِ بِالسَّهَرِ وَالْحُمَّى“Müminler birbirlerini sevmede, birbirlerine acımada ve birbirlerini korumada bir vücuda benzerler. Vücudun bir uzvu hasta olduğu zaman, diğer uzuvlar da bu sebeple uykusuzluğa ve ateşli hastalığa tutulurlar.” [Saih-i Müslim.]
Allah Subhanehu ve Teala, kamyonlarla sadece kefen göndermeyi tercih eden yöneticilerin şerrine şahittir; çünkü bu yöneticiler, kendilerinin de elde edecekleri tek yardımın ölüm olduğunu biliyorlar.
Ancak Müslümanların düşmanlarının yardakçıları efendilerinin arkasına saklanabileceklerini sanmamaları ve zulme karşı yardım etmemelerinin kayıt altına alındığını ve cezasız kalmayacak olan bir suç olduğunu bilmeleri gerekir. Zira Allahu Teala şöyle buyurmuştur: فَقَدْ جَعَلْنَا لِوَلِيِّهِ سُلْطَاناً فَلاَ يُسْرِف فِّي الْقَتْلِ إِنَّهُ كَانَ مَنْصُوراً “Onun velisine (hakkını alması için) yetki verdik. Ancak bu veli de kısasta ileri gitmesin. Zaten (kendisine bu yetki verilmekle) o, alacağını almıştır.” [İsra 33]
Ey İslam ümmeti; bu ayetlerin açıkladığı gibi Rablerinin azabına maruz kalacakların yanında yer almayın. Bilakis sünnetin yanında yer alın ve öldürme ve İslam ile hükmetmeme tarihi ebediyen sona ersin diye Hilafet için çalışın!
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
İmrane Muhammed