Salı, 03 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/05
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Almanya, Yahudilerle Birlikte Savaş Ortağıdır!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Almanya, Yahudilerle Birlikte Savaş Ortağıdır!

Haber:

Yahudi varlığının Başbakanı Binyamin Netanyahu Cuma günü, Berlin’in Uluslararası Adalet Divanı’nın “İsrail’in” Gazze’de soykırım yaptığı yönündeki iddiaları reddetmesi nedeniyle Almanya Başbakanı Olaf Scholz’a teşekkür etti.

Yorum:

1- Yahudilerin Gazze’deki halkımıza karşı işlediği suçlardan dolayı taşlar ve ağaçlar bile dile geldi, tüm dünyanın duyguları harekete geçti ve dünyanın dört bir tarafındaki insan kalabalıkları, Yahudi varlığına ve suçlarına karşı sokaklara döküldüler. Bizim bu girişi ispatlamamıza gerek yoktur; zira güneş balçıkla sıvanamayacağı gibi Yahudilerin işlediği suçlar ve Gazze halkını nükleer bomba atmakla tehdit etmesi bir sır değildir; (nitekim Miras Bakanı Amihai Eliyahu, Kasım ayı başlarında yaptığı açıklamalarda, Hamas’a veya Filistin Yönetimi’ne mensup herkesin öldürülmesi, Gazze Şeridi’ne nükleer bomba atılması ve buradaki yerleşim yerlerinin yeniden inşa edilmesi çağrısında bulunmuştu). Peki Gazze’de 100 gün süren savaşın ardından Sağlık Bakanlığı’na göre 10 binden fazla çocuğun ve 23 binin üzerinde kişinin şehit olması soykırım sayılmaz mı?! Ayrıca altyapının tarif edilemez bir şekilde yıkılmasının yanı sıra (ki Gazze Şeridi’ndeki altyapının ve sivil tesislerin yüzde 70’i yıkılmıştır) hastanelerin de yıkılması… evet bunların hepsi soykırım sayılmaz mı?!

2- Almanya sömürgeci bir devlet olup onun Nazi ve sömürgeci tarihi, Batı sömürgeciliğinin en kirli türlerinden biridir; örneğin Tanzanya Büyükelçisi, Berlin merkezli Tagesspiegel Gazetesine verdiği röportajda, 1905-1907 yılları arasında sömürgeci Almanya’ya karşı 250.000 kişinin öldürüldüğü bir ayaklanma olan “Maji Maji” savaşını açıkladı. Aynı şekilde Almanya, Namibya’yı sömürgeleştirmesi sırasında Herero ve Nama halklarına soykırım yaptığını ve bu ülkeye 1 milyar Euro kalkınma yardımı ödeyeceğini itiraf etmiştir.

Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier Yahudi varlığını ziyaret edip o dönemin Başbakanı Naftali Bennett ile görüştüğünde Bennett, şunları söyleyerek övündü: “Hayatımda pek çok Arap öldürdüm ve bu konuda hiçbir sorunum yok.” Steinmeier de, Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından sömürgeci savaş suçları işleme suçlamasıyla yargılanmasına karşı “İsrailli” yetkilileri hamasi bir şekilde savunarak şunları vurguladı: “Alman hükümetinin tutumu, Filistin devleti olmadığından dolayı Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin bu konuda yargı yetkisinin bulunmadığı yönündedir.” Sanki insanları korumak, onlar için varlığın varlığıyla bağlantılıymış gibi!

3- Filistin meselesinde yakın tarih, bin yıllık inançları nedeniyle 1858’de Luteryen Kilisesi'nden kovulan küçük bir Alman grubun, 1861 yılında “Alman Tapınakçılar” adıyla yeniden örgütlenerek Filistin’de yerleşim sömürgeleri kurmaya başlamasıyla hatırlanıyor. Nitekim ilk sömürge 1866 yılında Nasıra yakınlarında kurulmuş olup 1869 yılında da Hayfa şehrinde bir sömürge kurdular. Bunu da, 1873 yılında Kudüs’teki Eski Şehir yakınında bulunan Refaim de dahil olmak üzere üç sömürge daha takip etti (ki mahalle bugün hâlâ “Alman sömürgesi” olarak biliniyor). Tapınakçılar, Filistin’i Protestan bir devlete dönüştürmeyi ümit ediyorlar ve 1877-1878 savaşı sonunda buranın Almanya’ya verileceğini hesap ediyorlardı.

4- Almanya’nın her durumda Yahudi varlığını destekleme konusundaki tutumuna gelince; Eski Yahudi ordu bakanı Ehud Barak 2012 yılında Der Spiegel’e verdiği bir demeçte, Almanların “İsrail” devletinin varlığını “uzun yıllar” garanti altına almış olmaktan “gurur duymaları” gerektiğini söyledi.

Bu, sömürgeci Almanya’nın gerçekliğine ve onun İslam, Müslümanlara ve hatta insanlığa yönelik tutumuna kısa bir bakıştır; dolayısıyla Almanya’nın Nazi tarihi kara bir leke olup onun tarihi kayıtları ise masumların kanlarıyla yazılmıştır; dahası Almanya, Yahudi varlığının suçlarına ortak olup ondan hiçbir farkı yoktur ve o, muharip bir devlettir; ayrıca onun Bosna savaşındaki tutumunu da asla unutmayacağız.

Son olarak: Almanya suçlu sömürgeci bir devlettir ve tarihi bunun kanıtıdır. Dolayısıyla sadece onun gibi aşağılık bir suçlu, bir suçlunun yanında yer alabilir. Dolayısıyla da bu kişileri sadece, varlığının yaşlanmasının, politikacılarının zayıflıklarının ve birçok tutumlarından dolayı aşağılanmışlıklarının gölgesinde yaşlı kıtanın kalbinde cihadın ihtişamını yeniden tesis edecek İslam Devleti durdurabilecektir.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Hasan Hamdan

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER