Haber-Yorum

Şirk Bayramlarının Kutlanmasına Hayır, Allah’ın Şeriatının Tam Olarak Uygulanmasına Evet!

Haber:

Yeni yıl kutlamalarının eşiğinde Libya Ulusal Birlik Hükümeti'ne bağlı Belediye Muhafızları Servisi şekerleme fabrikaları ve hediyelik eşya dükkanlarını hedef alan bir saha kampanyası yürütmektedir.Servisin resmi Facebook sayfasında yapılan açıklamaya göre, kampanya sonucunda yerel kültüre yabancı olduğu düşünülen etkinlik ve tasarımlarda kullanılan çok sayıda yasadışı tören malzemeleri ele geçirildi.

Servis, bu tedbirlerin yürürlükteki kanun ve yönetmeliklerin uygulanması çerçevesinde alındığını belirterek, toplumun kimliğine veya geleneklerine zarar verebilecek her türlü ihlalden korunmasının önemini vurguladı.Bu önlemler, bir süre önce ülkede yılbaşı kutlamalarını engellemek için sıkı tedbirler açıklayan doğudaki parlamento destekli Usame Hammad hükümeti tarafından açıklanan diğer önlemlere benziyor.

Büyük Bingazi Emniyet Müdürlüğü, güvenliği arttırma ve dini ve sosyal değerlere bağlılığını vurgulayarak “bu geceyle ilişkili ürünlerin tanıtımı veya satışı da dahil olmak üzere yılbaşı gecesi olarak bilinen kutlamaların tezahürlerinin yasak olduğunu” belirtti.Müdürlük, ihlallerin sıkı yasal tedbirlerle karşı karşıya kalacağını açıkladı; zira soruşturma ekipleri, uyuşturucu ve alkolün teşviki ve kullanımına yönelik toplantılar gibi yasadışı faaliyetlere tanık olabilecek yerleri izleyerek ihlalcileri tutuklamak ve adalete teslim etmek için çalışmaktadır.Bu ay, Libya'nın doğusundaki Ceza Soruşturma Sevisi yılbaşı kutlamanın tezahürünün yasaklandığını duyurdu.Servis, “Noel ağaçları, Noel Baba heykelleri, haçlar ve benzeri” eşyalar olarak tanımlanan “Yılbaşı kutlamalarıyla bağlantılı tüm malların girişine ve satışına izin vermemekle” görevlendirildi. (El-hurra.net 31/12/2024)

Yorum:

Müslüman ülkelerde İslami atmosferi korumanın şerî bir mesele olduğunda şüphe yoktur; çünkü Müslümanlar arasında şirk tezahürlerinin ortaya çıkmasına izin vermek caiz değildir;ancak tüm İslam'ın egemen olması ve ülkenin onunla yönetilmesi, kültürüyle ve hükümleriyle tüm küfrün Müslüman ülkelerden uzak tutulması daha doğrudur; zira bir milyon Kur'an hafızının ülkesine yakışan budur, aksine tüm Müslüman ülkelerde olması gereken de budur.Dolayısıyla İslam yüceltilmeli ve onun üzerinde hiçbir şey yüce olmamalı, sadece bazı hükümleri ve tezahürlerinin alınıp geri kalan hükümleri herhangi bir sebep veya argümanla görmezden gelinmemeli, aksine İslam'ın tamamı alınmalı ve uygulanmalıdır!

Nasıl ki tevhid akidesini korumada alemlerin Rabbini gözetiyorsak, dinini korumada ve hükümlerini uygulamada da O'nu gözetmeliyiz; bu da ancak İslam'ı tam olarak uygulayan ve onu davet ve cihat yoluyla insanlara bir hidayet meşalesi olarak taşıyacak olan bir varlık kurularak olur; Allah'ın razı olduğu bu varlık ise Hilafet Devleti olup böylece Rabbimizi razı edeceğiz, dinimizi yücelteceğiz ve Müslümanların onurunu koruyacağız.

Sadece Libya’da değil, aksine Sudan, Mısır, Hicaz, Türkiye, Endonezya, Bangladeş, Şam ve tüm Müslüman ülkelerdeki Müslümanların istediği budur.

Evet, biz toplumda ve hayatın her alanında İslam’ın kelimesini yüceltmek istiyoruz, İslam’ın bir kısmını ya da çoğunu değil tamamını uygulamak istiyoruz, aksine İslam, akidesi ve izzet sahibi Rabbimizin bizim için koyduğu ve Kerim Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in işaret ettiği Nübüvvet Minhacı üzere Hilafet devletindeki tüm hükümleri ile bir bütündür

İslam'ı kıskanan, Allah ve Resulünü seven herkesi Hizb-ut Tahrir’i desteklemeye davet ediyoruz.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Esma El-Cabe