NAZARBAYEV’E BİR ÇAĞRI!!

HABER:

“Aiba.kz’’ 12 Eylül’de, Kazakistan Din işleri başkanı Hacı Bactaba Aynakova’nın Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev’e  yazdığı açık mektubu yayınladı. Mektup’ta Hacı Bactaba Aynakova şöyle diyor; ‘Dinsiz Sovyetler Birliğinin kalıntısı ve bize miras kalan ve değişmeyen anayasamızın önemli eksiklerinden biri “Dinin devletten ayrılması’’ maddesidir. Bu yasa uygulanamaz ve haklı gerekçesi de yoktur. Çünkü biz laik devletiz. Laik devlet, dinleri inkâr etmez bütün dinlere eşit davranır ve haklarını garanti altına alır.

Din ve laiklik iki ayrı kavramlardır. Allah’u Teâlâ Kuran'ı indirdi ki insanlık din ile hidayete ulaşsın. Fakat laiklik değişken bir kavramdır ve Dinin temel düşüncesi devleti destekler. Bundan dolayı iktidarda kim olursa olsun din ona muhalefet etmez. Çünkü iktidarda bulunanların Allah'ın dilemesiyle o makamda olduğuna inanılmaktadır. Kuran’da şöyle geçmektedir:أَطِيعُواْاللّهَوَأَطِيعُواْالرَّسُولَوَأُوْلِيالأَمْرِمِنكُمْ  (Nisa.59) “Allah’a itaat edin. Peygamber’e itaat edin ve sizden olan ulu’l-emre (idarecilere) de.” Bu bize şunu gösteriyor,  devlet ancak imanla güçlü olur. Bütün dünya bizi Müslüman bir ülke olarak tanır ve cumhuriyetimizi böyle kabul ederse ve İslam konferansı örgütü bizi üyesi olarak tescil ederse laiklik maddesi (din devletten ayrılması) anayasadan çıkarılmalı ve yerine ‘’Devletin geleneksel dini İslam’dır’’ değişikliğine gidilmelidir. Ayrıca Anayasamız Kazak devletinin yasasıdır, ülkemizin dili de Kazakçadır.’

YORUM:

Bu mektubun sahibi ya yalancı ya da yazdığı şeyden haberdar değildir. Nazarbayev’in rejimi dinin devlet işlerini müdahalesine asla müsamaha göstermez. Herhangi biri böyle bir mektup yazsaydı, aşırılık ve terörist suçlamasıyla tutuklanır hapse atılırdı, hatta ülkenin anayasal düzenini yıkmaya ve ele geçirmeye teşebbüsle suçlanırdı.

Başka bir yönden ise bu mektup, Kazakların dinleri hakkında nasıl düşündüklerini anlamak adına rejime yardımcı olur. Müslüman Kazaklar şeriat idaresinde yaşamak istiyorlar mı? Bu mektuba kaç kişi cevap verecek? Bu mektup Müslümanların duygularını ve dinlerine olan kıskançlıklarını yansıtacaktır. Böylece, hükümet Kazakistan’da Müslümanların duygularını öğrenebilir, laikliğe karşı pozitif veya negatif olanların sayısını belirlemede hesap tutabilir. Buda yetkililerin laik sistemi korumak için önceden hazırlıklı olmalarına yardımcı olacaktır.

Diğer taraftan bu mektup, ülkedeki Müslümanları sahte sloganlarla yanıltmaktır. Mektup anayasanın ve yönetim nizamının laikten İslam’a köklü bir değişiminden bahsetmiyor. Sadece bu maddenin “Din ve Devletin birbirinden ayrılmasını’’ anayasadan çıkarılmasının zorunlu olduğundan bahsediyor. Bunun yerine “Devletin geleneksel dini İslam’dır” maddesinin yazılması gerektiğini belirtiyor. Peki, ne değişecek? Hiçbir şey, yine laiklikle yönetilecek ve laik kalacak. İslam’ın, yönetim ve devlet yasaları üzerinde herhangi bir etkisi olmayacaktır. Allah’u Teala Kuran’ı Kerimde şöyle buyuruyor:﴿الْيَوْمَ أَكْمَلْتُ لَكُمْ دِينَكُمْ وَأَتْمَمْتُ عَلَيْكُمْ نِعْمَتِي وَرَضِيتُ لَكُمُ الإِسْلاَمَ دِينًا﴾ “Bugün sizin için dininizi kemale erdirdim. Size nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslâm’ı seçtim.” (Maide: 3)

Müslümanlar İslam devletinde şeriat hukukuna göre yaşamak istiyorlar. Kazakistanlı Müslümanlar İslam şeriatına göre yaşamıyorlar. Bundan dolayı Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev’e sesleniyoruz; Yukarıdaki ayetin vahyedilmesinden sonra İslami yasaların tam olarak uygulanması Müslümanlar için bir zorunluluktur. Bu, yürürlükteki laik anayasayı ve kanunları çöpe atıp, yerine İslami anayasa ve kanunları inşa etmekle olur.

İçerisinde İslam hükümleri tatbik edilen ve emanı/güvenliği İslam emanı altında olan beldeler, İslam devletidir. Aday kişi halife olabilmesi için gerekli tüm şartlara sahip olması vaciptir ve seçildiği takdirde hemen İslam'ı tatbik edip, İslam'ı dünyaya risalet olarak taşıması gerekir.

Kazakistan'lı Müslümanların mazisine bakarsak, orada tatbik edilen İslam olduğunu görürüz. Onlar Hilafet devletinde yüzyıllar boyunca kuzey bölgesini korudular. Bu nedenle Kazakistan'lı Müslümanların sorunları laik anayasanın bazı yasalarını düzenlemekle çözülmez. Fakat nübüvvet minhacı üzere Raşidi Hilafet devletini ihya ederek İslami hayatın başlamasıyla ancak Kazakistan'lı Müslümanların sorunları çözülür.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Adına

ELDAR HAMZİN