İngiltere ve Amerika’nın İç İşlerimize Yaptığı Bu Küstah Müdahaleler, Sadece ve Sadece Hilafet Devleti’nin Kuruluşuyla Durdurulabilir
- Kategori Sudan
- İlk yorumlayan ol!
- |
Britanya ve Avrupalı dostları Fransa ve Almanya, bölgedeki araçları Birleşik Arap Emirlikleri, Kenya ve Çad’ın katılımıyla, Sudan’daki savaşı görüşmek üzere 15 Nisan 2025 tarihinde Londra’da uluslararası bir konferans düzenlemeye çalışıyor. İngiltere’nin Sudan Özel Temsilcisi Crowder, bu konferansı 2024’teki Paris Konferansı’ndan sonra Sudan’ı desteklemek amacıyla düzenlenen en büyük uluslararası buluşma olarak nitelendirdi. Crowder’ın bu açıklamaları, 9 Nisan 2025 Çarşamba günü Sudan Askerî Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan ile yaptığı görüşmenin ardından geldi. El Burhan, Sudan Tribune haber sitesine göre, konferanstan ve Britanya ile diğer Avrupa ülkelerinin girişimlerinden duyduğu hoşnutsuzluğu İngiliz özel temsilci Crowder’a şu ifadelerle dile getirdi: “Sudan halkı, orada burada konferanslar düzenlenmesinden çok, Hızlı Destek Kuvvetleri ve destekçilerinin el-Faşir ve mülteci kamplarında gerçekleştirdikleri ihlaller sebebiyle yaşadığı acıların uluslararası toplum tarafından görülmesine ihtiyacı vardır.” El Burhan, ülkesinin iç işlerine yapılan bu küstah müdahaleyi görmesine rağmen, ne İngiliz elçiyi kovmak gibi bir adım attı ne de en azından görüşmeme gibi sembolik bir duruş sergiledi. Hükümetinin uluslararası aktörler nezdinde herhangi bir ciddiyete sahip olmadığını bizzat deneyimlemesine rağmen yine de böylesi bir duruş sergiledi. Aynı pasif ve teslimiyetçi tavır, konferans duyurusu sonrasında Dışişleri Bakanlığı tarafından yayımlanan zayıf açıklamada da görüldü. Bakanlık, ülke egemenliğinin ihlal edilmesini kınamak yerine, kırık dökük bir ifadeyle sözde bu ihlalden duyduğu üzüntüyü bildiren cılız bir açıklama yayımladı. Sudan Dışişleri Bakanlığı 6 Nisan 2025 tarihli açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Dışişleri Bakanı Dr. Ali Yusuf, İngiliz mevkidaşı David Lammy’ye bir mektup göndererek, İngiltere’nin Sudan hakkında bir konferans düzenlemesine itiraz ettiklerini iletti. Mektupta, Sudan hükümetine davet gönderilmemesine karşın, Sudan’a ve halkına karşı fiilen savaşan bazı ülkelere davetiye gönderilmiş olmasının kabul edilemez olduğu vurgulandı.” Dışişleri Bakanı, keşke sessiz kalsaydı, hiç konuşmasaydı! Zira kendi ülkesine ait bir iç mesele hakkında, sömürgeci İngiltere’nin hükümetini davet etmemesine sitem etmesi, aslında başlı başına bir zafiyettir.
İngiltere ve Avrupa’nın Sudan dosyasını ele geçirme ve kendi çıkarları doğrultusunda şekillendirme girişimlerine karşılık, yeni emperyal güç olan Amerika da harekete geçerek bu dosyayı elinde tutmaya çalıştı. Bu doğrultuda, Mayıs 2024’te başlattığı Cidde platformunu yeniden canlandırdı. Bu çerçevede ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan arasında Washington’da yapılan görüşmenin ardından ABD Dışişleri Sözcüsü Tammy Bruce şunları söyledi: “İki bakan, Sudan Silahlı Kuvvetleri ile Hızlı Destek Kuvvetleri’nin barış görüşmelerine yeniden başlamaları, sivilleri korumaları ve sivil yönetime dönüş sürecini başlatmaları gerektiği konusunda mutabık kaldı.” Bütün bu gelişmeler, kutsal sayılan ve hoyratça çiğnenen ülkemizin, Amerika, İngiltere ve onların Avrupa’daki işbirlikçileri arasındaki uluslararası kirli hesaplaşmanın bir arenası haline geldiğini açıkça ortaya koymaktadır. Hâl böyleyken, yöneticilerin, siyasetçilerin ve silahlı hareketlerin dış güçlerle olan bağlantılarına rağmen, egemenlikten söz etmek düpedüz bir ikiyüzlülüktür.
Toplumun tüm kesimindeki samimi ve duyarlı insanlar bilmelidir ki, Sykes-Picot antlaşmasıyla oluşturulan bu yapay mini devletçikler var oldukça gerçek bir egemenlikten söz edilemez. Zira bu devletçikler, sömürgeciler tarafından kurulan işlevsel yapılardır ve hâlâ onların nüfuzu altındadırlar. Eğer gerçekten egemenliğin, izzetin ve onurun tadını tatmak istiyorsak, İslam’ı saf ve arı bir şekilde yönetim makamına taşımak için çalışmalıyız. Kurulacak Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet, sömürgeci kafirlerin ülkemizdeki ve tüm dünyadaki nüfuzunu kökünden kazıyacak ve bütün insanlığa hayrı taşıyacaktır.
İbrâhîm Usmân [Ebu Halîl]
حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Sudan Vilayeti Resmi Sözcüsü