Haber-Yorum

ABD’li General Michael’ın Planının Kanla İmzalandığı Nablus Katliamı!

Haber:

Amerikan Axios internet sitesi, ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken’in Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas’a, güvenlik güçlerinin işgal altındaki Batı Şeria’nın kuzeyindeki Cenin ve Nablus üzerinde kontrolünü yeniden sağlamayı amaçlayan ABD güvenlik planını kabul etmesi için baskı yaptığını ortaya çıkardı.Amerika’daki ve Yahudi varlığındaki yetkililere göre, Amerikan Güvenlik Koordinatörü General Michael Wenzel tarafından formüle edilen plan, Cenin ve Nablus’taki militanlara karşı koymak için Filistin kuvvetinin eğitilmesini ve Filistin güvenlik güçlerinin, özellikle Cenin ve Nablus olmak üzere kuzey Batı Şeria’nın kontrolünü nasıl yeniden kazanabileceğinin ana hatlarının belirlenmesini içeriyor.

Filistinli yetkililer, planın Filistin Yönetimi'nin böyle bir operasyon için halk desteği oluşturma ihtiyacını dikkate almadığını vurguladı.Filistin Yönetimi ise Amerikan generaline, Yahudi ordusunun Filistinlilerin şehit olmasıyla sonuçlanan gece saldırıları başlattığında gündüz saatlerinde faaliyet gösteremeyeceğini bildirdi.

Site, Blinken’in Abbas’tan Yahudi varlığıyla güvenlik koordinasyonunu sürdürmesini istediğini ve Mısır ve Ürdün’ün de Filistin Yönetimi’ni Batı Şeria’daki güvenlik durumunu iyileştirmek için adımlar atmaya çağırdığını belirtti. (Arabi 21, uyarlanmıştır)

Yorum:

Bu haber gösteriyor ki; mevcut Yahudi hükümetinin, ilhakın uygulanmasıyla bağlantılı olarak Mescid-i Aksa’daki statükoyu değiştirme ve iki devletli projeyi siyasi olarak baypas etme ve ardından Filistin halkını yerinden etmeye çalışma planları nedeniyle Amerika'nın gerilimi azaltma ve büyük bir tırmanışı önleme sürecinde olduğunu gösteriyor. Bu da Yahudi varlığını tatmin etmek, Nablus ve Cenin'de silahlı adamların bulunduğu gerekçesini geçiştirmek ve Filistin’deki durumu bir şekilde patlatma tehdidi oluşturan Batı Şeria’daki otoriteyi tırmanışa geçme çalışmalarında başarısız kılmak içindir. Bu ise Orta Doğu dosyasının, Çin, Rusya ve Avrupa gibi Amerika için öncelikli dosyalarla dolu bir masaya geçiş yapmasına neden olabilir. İşte tüm bunlardan dolayı Amerikalı General Michael, Filistin yönetiminin rolü ve güvenlik koordinasyonuna, Yahudi varlığının güvenliğini korumaya ve Filistin meselesini iki devletli projeye göre tasfiye etmek için çalışmaya dayalı güvenlik işleviyle orantılı kirli bir planla geldi.

Bu düzenlemelerin habis meyvelerinden biri de, Yahudi varlığının alışık olduğu üzere önümüzdeki dönemde planlandığı gibi kağıt üzerinde imzalanmadan önce bu tür kan dökme anlaşmalarının imzalanmasının aceleye gelmesi olmuştur! Nitekim Amerika, Mısır, Ürdün ve hatta otorite gibi onu koruyan ve destekleyenlerin zorda kalmasına hiç aldırış etmeden, otorite ile yapılan anlaşmaya göre eğitimleri General Michael tarafından denetlenecek olan otoritenin aygıtı tarafından tasfiye edilmesi ve ortadan kaldırılması gereken mücahitler de dahil olmak üzere on bir şehidin verildiği Nablus katliamı oldu. Ancak Yahudi varlığının nazarında zaman dardı ve iç krizlerden kurtulmak için acilen kan dökülmesine ihtiyacı vardı. Bu yüzden bunun uygulanması ve mücahitlerin tasfiyesi için bilgi, koordinasyon ve düzenleme, onları başkalarının eliyle bir an önce tasfiye etmek isteyen otorite tarafından olmuştur. Böylece o, kamuoyu önünde daha az mahcup olacaktır. Bu yüzden Michael’a “böyle bir operasyon için halk desteğinin oluşturulması” gerektiğini haber vermiştir. Peki gözlerinden akan yaşlarla şehitleri omuzlarında taşıyan, ihanete ve sahiplerine sabah akşam lanet okuyan şerefli Filistin halkı nasıl olur da böyle bir ihaneti ve ajanlığı kabul edebilir?

Amerika bu proje sayesinde, otoritenin Filistin halkına karşı koordinasyon, ihanet ve komplolarla dolu programına bir yenisini daha eklemek istiyor. Dolayısıyla bu yeni çalışma, mücahitlere karşı askeri bir harekât ve onların Yahudi varlığı adına savaşmaları olup otorite de bunu kabul etmiştir! Filistin halkı gerçek bir ıstırap içindedir ki onlar, büyük ülkeler ve onların uluslararası kurumları tarafından desteklenen ve korunan işgalin çekici ile Amerikalı efendinin yönlendirdiği ve başta Mısır ve Ürdün olmak üzere Müslüman ülkelerdeki ajan rejimlerle koordinasyon içinde olan otoritenin örsü arasında sıkışıp kalmışlardır. Bu ise Filistin halkının, Nebi Aleyhissalatu ve’s Selam’ın Mesrası’nın kurtulması, Yahudi varlığının kökünden sökülüp atılması ve ülkenin onun şerlerinden arınması için ümmetin ve ordularının acil ve ivedi bir şekilde askeri harekete geçmesinin önemini açığa çıkarmaktadır.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Dr. İbrahim et-Temimi - Mübarek Toprak (Filistin)