Haber-Yorum
ABD Ordusu, Amerikan Çıkarlarını Güvence Altına Aldığı İçin Pakistan Genel Kurmay Başkanı’na Övgüler Yağdırdı!
Haber:
ABD Merkez Komutanlığı’na bağlı halkla ilişkiler dergisi Unipath, 18 Ekim 2024 tarihinde Pakistan Genelkurmay Başkanı hakkında “Şiddet Yanlısı Aşırılıkçılara Karşı Güçlü Bir Ses” başlıklı bir makale yayınladı.
Yorum:
Makalede, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Asım Munir’in, görev yaptığı süre boyunca gösterdiği “başarıları” sunulmaktadır. Bu makalenin hedef kitlesi, başta ABD yönetimi olmak üzere, Pakistan Genelkurmay Başkanı’nın enerjisinden etkilenen Batılı elitlerin olduğu görülmektedir. Ayrıca makale, Munir'in otoritesine vurgu yapmak için Pakistan’da geniş çaplı propagandasını yaparken, Munir ise içeride güçlü bir muhalefetle karşı karşıyadır.
Unipath dergisi, merkezi Katar’da bulunan ABD Merkez Komutanlığı’nın yayınlarından biridir. Dergide, ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı’nın (CENTCOM) sorumluluk alanında ABD askeri liderliği ile yakın iş birliği içinde çalışan bölgesel ordu komutanları için övgü dolu ifadeler yer almaktadır.Bunlar arasında Irak, BAE, Katar, Mısır, Bahreyn ve Ürdün komutanları da bulunmaktadır.
Makalede Orgeneral Asım Munir türünün ilk örneğidir. Zira Unipath’ta bugüne kadar başka hiçbir Pakistan Genelkurmay Başkanı’nın makalesi yayınlanmamıştır.Makale, Pakistan Genelkurmay Başkanını “vazgeçilmez” ve “başarılı” kılan üç temel politikanın altını çiziyor:
Birincisi: Pakistan Taliban Hareketi’ne karşı askeri operasyon.Makale, bu durumun onu aşırıcılığa karşı güçlü bir ses haline getirdiğini iddia ediyor.Bu melodi, Amerikalıların kulağına bir müzik gibi geliyor. Zira onlar, Pakistan ordusunun, “terörle mücadele” bahanesiyle bölgede İslam’a karşı mücadeleye odaklanan NATO’nun yerini almasını istiyorlar. Nitekim Afgan mücahitlerinin NATO’ya karşı kazandığı zaferin ardından Pakistan’ın komşu Afganistan ile ilişkilerinin kötüleştiğine tanık olduk.Orgeneral Asım, Pakistan ordusunun ve aşiret bölgelerindeki mücahitlerin gücünü İslam uğruna birleştirmek yerine, Afganistan Müslümanlarına karşı nifak, nefret ve komplo tohumları ekmek için mevcut tüm araçları kullanmaktadır.
İkincisi: İran’la ilgili politika. Zira makalede şöyle geçmektedir: “16 Aralık 2024 tarihinde İran'ın bir dizi füze ve insansız hava aracı saldırısı gerçekleştirmesiyle Pakistan’ın egemenliğine meydan okunmuştur. Ancak kararlılığını ifade etmek ve itibarını yeniden tesis etmek için Pakistan, İran’ın Sistan-Belucistan eyaletindeki terörist sığınaklarına hassas saldırılar düzenlemiştir” Burada bir kez daha makale, ABD’deki politika yapıcılar için, Pakistan’ın mevcut kaynaklarının herhangi bir bahaneyle İran’ı hedef almaya hazır olduğu yönünde olumlu bir bağlantı oluşturmaya çalışıyor. Bu ise Gazze’deki soykırımı durdurmak için Müslüman orduların harekete geçmesi çağrısının Pakistan’da ve tüm İslam dünyasında zirveye ulaştığı bir dönemde olmuştur. Dolayısıyla İran ve Pakistan liderleri, milliyetçilik temelinde Müslümanlarla savaşırlarken mübarek topraklardaki Müslümanları terk etmektedirler.
Üçüncüsü: Amerika ile ilişkileri genişletme çabalarıyla ilgili düşüş noktası. Zira Pakistan’ın askeri liderliği, ABD’nin Afganistan’dan çekilmesi ve Hindistan’a yönelik güçlü bağlılığının ardından kendisini terk edilmiş hissediyor. Bu yüzden liderlik, Amerika’nın bölgesel politikasıyla bağlantılı olarak kalabilmek için iş birliği yapmanın yollarını arıyor.Zaten makalede de Orgeneral Asım’ın Amerika ile ortaklığın pekiştirilmesindeki hayati rolüne ışık tutuyor.
ABD, Pakistan ordu komutanlığından şu beş temel konuda yeni taahhütler elde etmeye çalışıyor:Afganistan'daki, Taliban hükümetini baskı altında tutmak, Pakistan’ın Çin kampında olmadığını kanıtlamak için aşırı Çin nüfuzunu durdurması, Hindistan ile ilişkileri normalleştirmek, Yahudi varlığının tanınmasına yönelik bir zemin hazırlanması ve Pakistan’ın füze ve nükleer programının modernizasyonunu yavaşlatmak için garantiler vermesi.
Orgeneral Asım, bu yükümlülükleri yerine getirme sözüne dayalı olarak görev süresinin üç yıl daha uzatılması için dava açmaya hazırlanıyor.Bu makale, onun ABD politikaları için bir ajan olarak kalma kampanyasının bir parçasıdır.
Müslüman ordu komutanlarını yetiştirilmesi, ABD'nin Müslüman ülkelerdeki politikasının önemli bir unsurudur.Washington, ordu komutanlarının önemli bir unsur oluşturduğu yerel iktidar grupların desteği olmadan bölgesel planlarını uygulayamaz.Ayrıca Pakistan ve Mısır gibi bazı yerlerdeki ordu komutanının rolü çok önemlidir.Amerika’nın askeri liderliği etkilemek için kullandığı birçok taktikten biri de kişisel yansıtmadır.Bu nedenle Amerika, makaleler aracılığıyla ajanlarına övgüler yağdırıyor, onları ABD'nin en yüksek madalyalarıyla ödüllendiriyor ve onları yüksek profilli uluslararası konferanslara konuk konuşmacı olarak davet ediyor.
İslam beldelerindeki askeri liderlerin zayıflığının arkasındaki temel neden, fikri zayıflıktır.Batılı askeri eğitim, liderlerimizde bir aşağılık kompleksi oluşturuyor.Bu yüzden onlar, İslam ümmeti ve dini hakkında mütevazı düşünürlerken ABD’nin liderlik ettiği kapitalist medeniyete övgüler yağdırıyorlar. Dolayısıyla Müslüman askeri liderler, sömürgecilerin hoşnutluğunu aramaktadırlar. Bu ise ancak orduya İslami bir kültür aşılanarak düzeltilebilecek talihsiz bir durumdur.
Hizb-ut Tahrir tarafından hazırlanan Anayasa Mukaddimesi'nin 62. maddesinde şöyle geçmektedir: “Cihat Müslümanlara farzdır. Askerî eğitim de mecburidir. Bu nedenle on beş yaşına basan her Müslüman erkeğin, cihada hazırlanmak için askerî eğitim görmesi farzdır. Fakat asker olmak farz-ı kifayedir.”
Ey Pakistan silahlı kuvvetlerinin subayları: Allahu Teala şöyle buyurmaktadır: مَثَلُ الَّذِينَ اتَّخَذُوا مِنْ دُونِ اللهِ أَوْلِيَاءَ كَمَثَلِ الْعَنكَبُوتِ اتَّخَذَتْ بَيْتاً وَإِنَّ أَوْهَنَ الْبُيُوتِ لَبَيْتُ الْعَنْكَبُوتِ لَوْ كَانُوا يَعْلَمُونَ “Allah'tan başka dostlar edinenlerin durumu, örümceğin durumu gibidir. Örümcek bir yuva edinir; halbuki yuvaların en çürüğü şüphesiz örümcek yuvasıdır. Keşke bilselerdi!” [Ankebut 41]Amerikan ajanlarının sizlere liderlik etmesini daha ne zamana kadar kabul edeceksiniz? Haydi ajanların kökünü kazıyın ve Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafeti kurmak için Hizb-ut Tahrir’e nusret verin.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Muhammed Selçuk – Pakistan